Altındağ ilçesinde yabancı uyruklu grup ile çıkan kavgada yaralanan Emirhan Yalçın’ın (18) tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmesinin ardından mahallede yaşanan gerginlikle ilgili AKP’den açıklama geldi.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Bu çok üzücü hadise üzerinden bazı provokasyonlar tertip edilmeye çalışılıyor” dedi. Çelik, “Sığınmacı düşmanlığı yapan provokatörler ile sığınmacı kılığındaki provokatörler aynı şeyi hedefliyorlar. Hepsi aynı madalyonun iki yüzüdür. Ülkemize ve insanımıza zarar vermek istiyorlar” ifadelerini kullandı.
Ömer Çelik’in açıklaması şöyle:
Emirhan Yalçın kardeşimizin hayatını kaybettiği hadise hepimizi derinden üzmüştür. Emirhan kardeşimize Yüce Allah’tan rahmet, ailesine ve milletimize başsağlığı diliyoruz.
Güvenlik güçlerimiz Emirhan’ı katleden failleri yakalamıştır, yargı adaleti tesis edecektir.
Bu çok üzücü hadise üzerinden bazı provokasyonlar tertip edilmeye çalışılıyor. Bu provokasyonların hedefi ülkemize ve insanımıza zarar vermektir.
Suç bireyseldir. Suçlular adalet önünde hesap verecek ve hakettikleri cezayı alacaklardır.
Sığınmacı düşmanlığı yapan provokatörler ile sığınmacı kılığındaki provokatörler aynı şeyi hedefliyorlar. Hepsi aynı madalyonun iki yüzüdür. Ülkemize ve insanımıza zarar vermek istiyorlar.
Failleri etnik kimliği üzerinden tanımlayan ve toplulukları hedef gösterenler
ülkemize zarar vermeye çalışan bir atmosfer oluşturmaya çalışıyorlar.
Adaleti tesis etme yükümlülüğüne sahip yargı kurumları görevlerini yapacaktır. İnsan canına kastedenler gereken cezayı alacaktır.
‘PROVOKASYONLARA KARŞI SAĞDUYULU OLMALIYIZ’
Kendilerini emniyet ve yargının yerine koymaya çalışarak insanları hedef gösterenler, bu ülkeye kötülük yapmak isteyenlerdir.
Millet olarak birliğimizi ve dirliğimizi hedef alan provokasyonlara karşı sağduyulu olmalıyız. Sosyal medya üzerinden yapılan yalan haber ve dezenformasyonlara dikkat etmeliyiz.
Büyük milletimiz sahip olduğu yüksek ahlaki değerler ve tarihten süzülen tecrübesiyle tüm provokasyonları boşa çıkaracaktır.
Tarih boyunca mazlumların sığınağı olan devletimiz hem mazlumları koruyacak hem de tüm provokatörlerle mücadele edecektir.
Siyasette rekabet tabii ki gereklidir. Ancak ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı nefret dili asla muhalefet olarak değerlendirilemez.
Bazı siyasilerin sığınmacılara yönelik uzun süredir kullandığı nefret dilinin yol açabileceği tehlikelerin ne kadar büyük olduğu ortadadır.
Bırakın laf üretmeyi de sorunu çözecek adımı atın: Beşar ESAD ile oturup konuşarak işbirliği yapın.
Sayın sözcü, tamamen haklısın da, bunun net çözümü, misafirlere akşam oldu, yatak sayımız sınırlı, buyrun sizi uğurlayalım, evinize yol paranız yoksa verelim, demek değilmi..
Pansuman niyetine beylik laflarla geçiştirilecek bir konu mudur bu? Ne sığınmacısı, ne mazlumu? Bizzat iktidarınız tarafından uygulanan emperyalizmin planlarıyla on yıldır ülkemize doldurularak bütün büyük şehirlerine dağılmış, kendi işyerlerini açmış, bir kısmı ucuz iş gücü olarak kullanılan, hızla çoğalan çok büyük bir nüfus. Bir de üstüne tüy diker gibi Amerikan işbirlikçisi Afganlar. ABD’nin yediği haltların cezasını Türk milletine çektirenler; bağırıp çağırarak, hapse atarak, sorumluluğu başkalarının üzerine yıkarak hesap ödemekten kurtulacağınızı mı sanıyorsunuz?