Amiraller davası… Ergun Mengi: Organize çalışma yok

'104 Amiral'in imzasıyla yapılan Montrö ve sarıklı amiral ile ilgili duyuru üzerine açılan davada savunma yapan emekli amiral  Ergun Mengi, herhangi bir organize çalışma olmadığını vurguladı. Mengi, 'Montrö’yü araç olarak kullandık’ şeklindeki sözlerine ilişkin ise "Biraz haddini aşan bir ifade olmuş. Sarıklı amiral, Montrö’nün tartışmaya açılması bildirinin başlangıç noktası” dedi. Mengi'nin avukatı Hıfzı Çubuklu da “İddianamede Fetövari bir yazım görüyoruz” ifadelerini kullandı.

featured

VERYANSIN TV

104 emekli amiralinMontrö‘ duyurusu üzerine, ‘Devletin güvenliğine veya anayasal düzene karşı suç işlemek için anlaşma’ suçunun işlendiği iddiasıyla, 103 emekli amiral ile 1 emekli general hakkında 3 yıldan 12 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın ikinci duruşması görüldü.

Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada bugün emekli amiraller Ergun Mengi, Engin Heper, Erdem Caner Bener ve Osman Nadir Kınay savunma yaptı.

Duruşmaya Eski Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal da izleyici olarak katıldı.

‘HERHANGİ BİR ORGANİZE ÇALIŞMA YOK’

Emekli Amiral Ergun Mengi, eğitim hayatından bahsederek, yılların bilgi ve tecrübe birikimine sahip emekli amiraller olarak amaçlarının öncelikle Montrö’nün ülke egemenliği açısından son derece önemli olduğuna ilişkin fikirlerini vatandaşlık görevi olarak bir basın duyurusuyla açıklamak olduğunu belirtti. Mengi duyuru için “Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’nın 26. Maddesinin herkese sağladığı ‘düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti’nin kullanıldığı ortak bir duyurudur.” dedi.

İddianameye konu olan duyurunun 50-60 amiralin katkılarıyla WhatsApp gibi aleni bir iletişim kanalı kullanılarak hazırlandığını söyleyen Mengi, herhangi bir organize çalışma olmadığını ifade etti. Mengi, iddianameye bakıldığında sadece sanıklar aleyhine yazılar ile yine siyasilerin aleyhe olan beyanlarına yer verildiğini, eski darbe ve muhtıralara atıf yapılarak benzerlik algısı yaratılmaya çalışıldığını söyledi.

‘CUMHURBAŞKANI BU DUYURUDAKİ ENDİŞELERİ PAYLAŞMAKTA’

Kendilerinin Montrö’nün tartışmaya açılması ve sarıklı-cübbeli amiralle ilgili açıklama yaptıklarını aktaran Mengi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyuruya ilişkin değerlendirmesini okudu. Mengi, “Siyasilerin söylemlerinden bahsedilirken, Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasının sadece iki kısmı alınmış ama en önemlisi olan ifadeler iddianamede yer almamıştır. Görüldüğü üzere, “Sayın Cumhurbaşkanı tam da bu duyurudaki endişeleri paylaşmaktadır. 78 milletvekili Montrö tartışmaya açılamaz isimli duyuruyla amirallere destek vermiştir. Yine bunlar iddianamede yer almamıştır” diye konuştu.

Mengi, amiraller duyurusundan bir yıl önce emekli büyükelçilerin de ‘Montrö Sözleşmesi ve Kanal İstanbul’ konusunda basın açıklaması yaptığını anımsattı. Mengi, sanat ve siyaset camiasından, ABD’de emekli ve muvazzaf askerlerin yaptığı duyurular ve Başkana yazdığı mektuplardan, yine Fransa’da emekli askerlerin Macron’a yönelik basın duyurularına dikkat çekerek, bunların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirildiğini söyledi.

“Montrö bir egemenliğin geri alınmasıdır” diyerek Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin önemine vurgu yapan Mengi, “Şu anda yaşanan Ukrayna-Rusya krizinde, Sayın Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı ve MSB her platformda ‘Rusya-Ukrayna krizi kapsamında Montrö’nün statüsünün bozulmamasının her iki ülkenin de yararına olduğunu ve titizlikle uygulanacağını’ ifade etmişlerdir. Bu da yapılmış duyurunun ne kadar yerinde ve haklı olduğunu göstermektedir.” dedi.

‘YÜCE TÜRK MİLLETİ’ VE ‘AKSİ TAKDİRDE’ İFADELERİ

Mengi, mahkemeye sunduğu savunmasında da duyuruda yer alan ‘Yüce Türk Milleti’ ifadesine ilişkin “Halka yönelik bir açıklamadır. Bu nedenle en son taslakta gelen öneriye itiraz çıkmaması sonucu Yüce Türk Milleti’ ifadesi eklenmiştir. İlk taslaklarda yer almamıştır. Zaten hukukumuzda yer alan ‘Yüce Türk Adaleti’ söylemiyle paralel olarak Türk halkına ‘yüce’ denmemesi’ mümkün değildir” dedi. Duyurudaki ‘Aksi takdirde’ ifadesi için de Mengi şu savunmayı yaptı:

“Aksi takdirde diye başlayan cümle bir önceki cümleyi tamamlar. Bir önceki cümle sarıklı, cübbeli amiral yapılanmalarıdır. Aksi halde bu yapılanmanın FETÖ’cü subaylar tarafından devletimize karşı yapılan ve görevdeki 55 amiralin 33’ünün katıldığı 15 Temmuz 2016 darbe kalkışmasının başka sürümlerinin gündeme gelebileceği yönündeki tehlikeye dikkat çekmek için yazılmıştır.”

‘HADDİNİ AŞAN BİR İFADE OLMUŞ’

Emekli amirallerin avukatları, duruşmada Mengi’ye sorular yöneltti. “Emekli amirallere görevlendirme yapabilecek konumda mısınız?” sorusuna Mengi, “Hayır mümkün değil” şeklinde yanıt verdi. “Montrö’yü araç olarak kullandık’ ifadesini açar mısınız?” sorusuna ise Mengi, “Biraz haddini aşan bir ifade olmuş. Sarıklı amiral, Montrö’nün tartışmaya açılması bildirinin başlangıç noktası” dedi.

DUYURUNUN YAYINLANMA SAATİ İLE İLGİLİ İDDİALAR

Hatırlanacağı üzere emekli amirallerin duyurusunun yayınlanmasından sonra Veryansın Tv bazı kesimler tarafından hedef alınmış, hatta savcıları göreve çağıranlar dahi olmuştu. 104 emekli amiral duyurusunun yayınlanma saatine ile ilgili iddialara Ergun Mengi’nin avukatı Hıfzı Çubuklu savunmasında yer verdi.

“İlk olarak duyurunun ancak 5-6 günde tamamlanabileceği ve gönüllü katılımların ancak tamamlanabileceği düşünülerek, taslaklara 5 Nisan 2021 tarihi yayınlanma tarihi olarak öngörülmüştür. Ancak iddianamede yer alan WhatsApp mesajlarından anlaşılacağı gibi 3 Nisan 2021 günü öğle saatlerinden itibaren yeterli katılımın sağlandığı ve yayınlanması gerektiği görüşü ağırlık kazanınca akşam 19.14’de dağıtılmış, Halk Tv’de canlı yayında bulunan Fikret Bila 20.17 civarında dile getirmiş, Sözcü gazetesi 21.37’de internet sitesinde başlık atmış” diyen Avukat Çubuklu duyurunun tamamının saat 22.54’de Veryansın Tv’de yayınlandığına dikkat çekti.

“Muhtıra olsa böyle bir duyuru basına verilmez, yetkili kişiler tarafından televizyonlarda okunur veya resmi sitelerden yayınlanırdı” diyen Çubuklu, “Yayınlanma saati ile ilgili gece yarısı benzeri yaklaşımı ortaya koyabilecek tek tartışma veya yazışma yoktur. Artık basın duyurusu bitti, yeteri katılım var yayınlayalım anlayışı hakimdir” ifadelerini kullandı.

Çubuklu, “İddianamede Fetövari bir yazım görüyoruz” diye de vurguladı.

‘TÜRKİYE’NİN ALEYHİNE OLACAĞI İÇİN…’

Emekli amiral Engin Heper savunmasında, boğazlardan geçen yabancı gemilerin Montrö’nün şartlarına uyup uymadığını kontrol etme görevi yaptığını, ardından 3 yıl NATO karargahında görev aldığını belirterek, “Burada da bana hep ‘bizim gemilerimizi neden Karadeniz’e sokmuyorsunuz’ sorusu yöneltildi. İşte ben bu görevlerde bulundum. Montrö Boğazlar Sözleşmesinin önemini en iyi bilen, Montrö’nün feshi veya tadilinin Türkiye’nin aleyhinde olacağını bilen biri olarak, bu açıklamayı kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla imzalama ihtiyacı hissettim” dedi.

‘FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜM KAPSAMINDA İMZALADIM’

Balyoz kumpasından hapis yatan emekli amiral Erdem Caner Bener de, Montrö Boğazlar Sözleşmesinin Lozan ile birlikte ülkenin temel kurucu anlaşmalarından biri olduğunu söyleyerek, son dönemde bu sözleşmeye yönelik küçümseyici açıklamalara karşı, sözleşmenin önemini bilen biri olarak duyuruyu imzaladığını söyledi. Bener, “Ülkemizin hak ve çıkarlarına katkı sunmak amacıyla iyi niyetli bir duyuru olan metni, Balyoz davasından sonra katıldığım WhatsApp grubunda görünce fikir özgürlüğüm kapsamında imzaladım. Kamu yararına bulduğun söz konusu metinde devletimize, cumhuriyetimize, birlik ve beraberliğimize zarar verecek en küçük bir ifade görmedim” ifadelerini kullandı.

‘DARBECİ İMALARINI KABUL ETMİYORUM’

Bener, iddianamenin hukuki ve kanuni olmaktan çok ‘varsayımlara dayalı niyet okuması olduğunu’ belirterek, duyuruda anayasal düzene karşı tek bir vurgu olmadığını vurguladı.

Emekli diplomatlarında benzer açıklamalar yaptıklarını hatırlatan Bener, suçlama konusu WhatsApp mesajlarının suç içermediğini kaydetti. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün iddianamede yer alan HTS analiz raporuna atıfta bulunan Bener “Olmayan bir şeyin olmadığı iddianamede de ispat edilmektedir” dedi.

Bener, yaptıkları açıklamanın ardından kişilik haklarına saldıran ve masumiyet karinesini ihlal eden kişiler hakkında dava açacağını belirterek, “Darbeci imalarını hak etmiyor, kabul etmiyorum” dedi.

‘SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINA TABİYDİK’

Emekli Amiral Osman Nadir Kınay, ilk okuduğu taslak metnin ardından diğer emekli amirallerin katıldığını gördükten sonra kendisinin de metne imza attığını belirterek, Montrö’nün tartışmaya açılmamasının önemli olduğunu söyledi.

Kendisinin okuduğu ve imza attığı metinde “Yüce Türk milleti ve aksi halde” ifadelerinin yer almadığını belirten Kınay, “Grupta bulunan emekli amirallerin ortalama yaşı 70 civarındadır. Her birinin sağlık sorunu olduğunu biliyorum. Ben günde en az 12 adet farklı ilaç kullanıyorum. Ayrıca o gün 65 yaş üstü olduğumuz için sokağa çıkma yasağına tabiydik” dedi.

Avukatların savunmalarıyla devam eden duruşma yarın saat 9.30’da devam edecek.

Amiraller davası… Ergun Mengi: Organize çalışma yok

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Amirallere, siz milleti bilinçlendiriyorsunuz diye ceza vermek istiyorlar ama olmayacak.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!