ERAY ÇELEBİ/VERYANSIN TV
Son yıllarda Suriyeli sığınmacılara karşı nüfus yapısı kırılganlaşan bölgede 11 kenti vuran Kahramanmaraş merkezli depremin yaşanması sonrası, Türk kamuoyu demografik yapı tehlikesine odaklandı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘dedikodu’ dediği iç göçle ilgili Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın (USAID) hazırladığı rapor dikkat çekti.
‘Arap Baharı’ndan Ukrayna’ya, Suriye ve Irak’taki terör örgütlerinden Venezuela’daki protestolara verdiği finansal destekle kamuoyunun gündemine gelen USAID, ‘Türkiye ve Suriye Depremleri Afet Müdahale Arşivi’ni açtı.
ABD’NİN DEPREM ‘YARDIMLARI’NI USAID YÖNETMİŞ
9 ayrı bilgi notuyla yayınlanan raporda, depremle ilgili ABD ‘yardımları’nın USAID ekiplerince yönetildiği anlatıldı.
“Deneyimli acil durum yöneticileri, planlamacılar, arama-kurtarma uzmanları, tehlikeli madde teknisyenleri, lisanslı mühendisler ve inşaat ustaları, acil tıp doktorları ve sağlık görevlileri, bakıcıları olan arama-kurtarma köpekleri ve lojistikçilerden” oluşan 160 USAID personelinin 6 Şubat’ta deprem bölgesine geldiği, 20 Şubat’ta ise ‘terhis’ olduğu belirtildi.
34 PERSONEL BÖLGEDE
Ancak 34 DART (USAID’in Afet Yardım Müdahale Ekibi) personelinin halihazırda bölgede kaldığı dile getirildi.
ABD SAVUNMA BAKANLIĞI’NDAN 22 MİLYONLUK KAYNAK
USAID’in Türkiye’deki depremler için 41 milyon 43 bin 273 dolar, ABD Savunma Bakanlığı’nın ise ‘sağlık, ayni yardım malzemeleri ve lojistik destek’ten oluşan 22 milyon 484 bin 434 dolar kaynak ayırdığı belirtildi. Rapora göre yardımlar İncirlik’ten Adıyaman’ın Karagöl Köyü’ne; Hatay’ın Hassa ve Samandağ ilçelerine; Kahramanmaraş’ın Elbistan, Göksun ve Pazarcık ilçelerine depremden etkilenen bölgelere dağıtılmak üzere yapıldı.
ABD Savunma Bakanlığı’nın yardımlarını gösteren mali tablo
Özellikle Adıyaman kentinde yoğunlaşıldığı, arama-kurtarma araç ve ekipmanlarının bir bölümünü Türkiye’de AKUT’a Suriye’de ise ‘Beyaz Baretliler’e bağışladığı ifade edildi. Ayrıca bazı çadırların AFAD’a, bazı gıda yardımlarının ise Kızılay’a yapıldığı paylaşıldı.
‘2,7 MİLYON KİŞİ YERİNDEN EDİLDİ’
Rapordaki göze çarpan nokta ise Türkiye’deki demografik yapıyla ilgili verilen rakamlar. Depremin 1 Mart itibarıyla deprem bölgelerinde tahminen 14 milyon kişiyi olumsuz etkilediği, 2,7 milyon kişiyi yerinden ettiğine dikkat çekildi.
Ayrıca Hatay’da yaklaşık 774.500, Adıyaman’da 489.100, Kahramanmaraş’ta en az 252.300 kişinin yerinden edildiğine dair Uluslararası Göç Örgütü’nün(IOM) raporuna atıf yapıldı.
YENİ SINIR KAPILARI
Raporda terör tehdidi nedeniyle Türk kamuoyunda eleştiri alan Bab el-Selam (Öncüpınar) ve El Rae (Çobaney) kapılarının açılmasına da değinildi. Söz konusu kapılardan 104 kamyon, depremden önce açık olan Bab El Hava’dan ise 431 kamyonun Suriye’ye geçtiği raporlandı.
Yeni açılan sınır kapılarının haritası USAID raporunda
‘ÇOCUKLARI KORUMA DEĞERLENDİRMELERİ YAPMA…’
Raporda ABD Dışişleri Bakanlığı Nüfus, Mülteciler ve Göç Bürosu’nun (PRM) “UNICEF’in Türkiye’nin güneydoğusundaki barınaklarda bulunan çocukları daha güvenli yerlere tahliye etme, koruma değerlendirmeleri yapma ve gerektiğinde ek destek sağlama çabalarını da desteklediği”, UNICEF’in geçici barınaklara dönüştürülen 100’den fazla gençlik merkezindeki operasyonları desteklemek ve ailelerinden ayrı düşmüş ve refakatsiz çocuklara yardım etmek için yerel yetkililerle birlikte çalıştığı anlatıldı.
USAID’in yardım haritası
USAID KİMDİR?
USAID, ABD’nin “dış yardımını” yöneten kurumlardan biri. Bütçesi 30 milyarın üzerinde ve 100’e yakın ülkede faaliyet yürütüyor. Wikileaks belgelerine göre ABD’nin milyonlarca doları Ajans üzerinden dağıtılıyor. “CIA’nın finansal kolu” olarak da adlandırılan USAID’ın adı son olarak ABD’nin Ukrayna’ya verdiği silah desteğiyle de gündeme gelmişti. Silahlar, USAID fonları aracılığıyla gönderilmişti. Wikileaks ayrıca ‘Panama Belegeleri’nin arkasında da Soros’la birlikte USAID’in olduğunu açıklamıştı.
Bizim devlet artik milletine bilgi vermeyi kesti uzun suredir. Aci olan bunu ABD raporlarindan ogreniyoruz.
7,8 i (ilk deprem) (yer Nurdağı) yapıştırmışlar. demografı mevzusunda ise arapların asalak bir şekilde yaşadığını düşünürsek boşalan bölgedelerde arap varlığı yok olur zaten. ben geçici konutları araplara tahsis edileceğini, oralarda hızlı bir şekilde de nüfus yapacağını düşünüyorum. İyi haber Eray. eline sağlık.