Güller: SETA, ABD’den taşeronluk istiyor

featured

Hükümete yakın SETA’nın ‘ABD, Rusya’yı kuşatmada Türkiye’ye kullansın’ tezini yorumlayan yazar Mehmet Ali Güller, bunun ABD Başkanı Biden’dan bir ‘taşeronluk talebi’ olduğunu vurguladı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA), AKP’nin düşünce merkezi olarak 2006’da kuruldu. SETA’nın kurucu direktörü, şimdi Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın. Eski genel koordinatör yardımcısı, şimdi İletişim Başkanı Fahrettin Altun. SETA’yı bugün aynı ekipten Burhanettin Duran yönetiyor. Duran, Cumhurbaşkanı danışmanı ve Sabah gazetesi köşe yazarı.

SETA Suriye’de ABD’yi istiyor: Biden PYD ile değil Türkiye ile çalışsın!

SETA’cıların son dönemde sık sık gündeme getirdiği “ABD, Rusya’yı kuşatmada Türkiye’ye kullansın” şeklinde özetlenecek tezi tartışma konusu.

‘RUSYA’YI SINIRLAYABİLİRİZ’

SETA’nın analistlerinden Ömer Özkızılcık’ın TRTWorld’de yer alan analizi üzerinden değerlendirmelerde bulunan Cumhuriyet yazarı Mehmet Ali Güller, SETA’nın bu tezlerle ABD’den taşeronluk talep ettiğini yazdı.

Güller’in yazısının satır başları şöyle:

“SETA analisti Ömer Özkızılcık, 2 Haziran’da “Türk modeli Doğu Avrupa’da yankılanıyor ve Moskova endişeli” başlıklı bir makale yazdı.

Özkızılcık, “Türkiye’nin ABD ve Batı Avrupa güçlerinin yardımı olmadan Rusya’yı sınırlayabileceğini gösterdiğini” savunuyor ve bunun da ortaya bir “Türk modeli” çıkardığını belirtiyor.

Rusya kartını gösterdi: Bu NATO için fırsat

O modeli de şöyle tarif ediyor: “Türkiye’nin Rusya’yı Suriye’de durdurma yeteneği, Türkiye’nin Libya’daki askeri güç dengesini Rus destekli savaş ağası Halife Hafter’e karşı tersine çevirmedeki başarısı ve Türkiye’nin Dağlık Karabağ’da oynadığı önemli rol sadece askeri zaferler değildir; ABD’nin yardımı olmadan Rusya’yı sınırlamak için bir modeldir.”

SETA analisti Özkızılcık, Türkiye’nin “Ukrayna, Azerbaycan, Libya, Suriye Geçici Hükümeti ve Doğu Avrupa’daki ülkelerle ilişkilerini ve işbirliğini geliştirdiğini, bunu yaparak Rusya’yı sınırlamak için küçük bir ittifak kurduğunu” belirtiyor.

Özkızılcık, Doğu Avrupa ülkelerinden Ukrayna ve Polonya’nın, Rusya’yı sınırlandıran “Türk modeli” nedeniyle Ankara’nın Silahlı İnsansız Hava Araçlarına (SİHA) ilgi duyduğunu belirtiyor ve bu iki ülkeyi Macaristan, Romanya ve Baltık ülkelerinin izleyeceğini söylüyor.

BİDEN’DAN NE İSTİYORLAR?

SETA analisti Ömer Özkızılcık, Türkiye’nin bu modeli ihraç etmeye başladığını, Rusya’nın da bu nedenle Türkiye’ye yaptırım uyguladığını (uçuş yasağı, tarım vb.) belirtiyor.

Özkızılcık’a göre Moskova yaptırımların işe yaramadığını görecek ve “ya Ankara’yla karşı karşıya gelme riskini alacak, ya da Rusya-Türkiye sınırdaşlığını yöneten yazılı olmayan kurallara göre oynamaya devam etmek için zor bir karar vermek durumunda kalacak.”

Ve Özkızılcık, analizinin sonunda, buradan hareketle şu iki seçeneğe işaret ediyor: “Moskova’nın ikinci şıkkı seçmesi için Türkiye, Rusya’ya ortak proje gibi teşvikler sunabilir. Veya Biden yönetimi, Varşova Paktı’nın eski üyelerinin ve Sovyetler Birliği’nin Türkiye’de gördüklerini görür ve hesap tamamen değişir.”

DİKKAT ÇEKEN RUSYA KARŞITLIĞI

Erdoğan ile Biden arasında 14 Haziran’da yapılacak kritik görüşmeden önce bu fikirlerin, hem de TRTWorld’de yayımlanması, meseleyi kişisel bir görüşün ifadesinden öteye taşıyor.

Kaldı ki medyada yer alan SETA’cılar, bir süredir Türk-Rus işbirliğinin karşısına Türk-Amerikan işbirliğini oturtmaya çalışan görüşler yayımlıyorlar.

Örneğin Burhanettin Duran “ABD ve AB’nin Rusya’nın karşısında ve Türkiye’nin yanında İdlib’de devreye girmesini” istiyor; örneğin Kemal İnat, “Rusya’nın Türkiye için güvenilir ortak olmadığını” savunuyor. AKP’ye yakın medya, bu türden onlarca görüşle dolu ne yazık ki.

Kısacası Ömer Özkızılcık’ın Washington’a pazarlamaya çalıştığı “Rusya’ya karşı Türk modeli”, uzun bir süredir SETA mutfağında pişiriliyor.

ÜÇÜNCÜ TAŞERONLUK HEVESİ

Doğu Avrupa, Karadeniz, Ortadoğu ve Kafkasya’da Rusya’ya karşı bir model iddiası, haliyle kendisini ABD’nin yanında konumlandıran bir modeldir.

“Rusya’ya karşı Türk modeli” aslında AKP iktidarının SETA üzerinden ABD’den “üçüncü taşeronluk” talebidir. Biden yönetimindeki ABD’nin Çin’e ağırlık vereceği koşullarda, Ankara’nın bölgede kalan işleri ABD adına yüklenmek istemesinin ifadesidir.

Birinci taşeronluk; doğrudan Erdoğan’ın Büyük Ortadoğu Projesi eşbaşkanlığı yaptığı dönemdi.

İkinci taşeronluk; Davutoğlu’nun “Küresel düzenin altında alt bölgesel düzenler kurma” diye nitelediği taşeronluktu, komşularla düşmanlığa dönüştü.

Şimdi de Rusya’ya karşı dengeleyici rol üzerinden Washington’un desteğini almaya, ABD’nin bölgedeki işlerinin taşeronu olmaya hevesleniyorlar.

İlk iki taşeronluk gibi bu taşeronluğun hedefi de ham hayaldir; zira Asya çağı başladı, yeni bir dünya kuruluyor ve ayağı doğuda kafası batıda olanların tarihin akışını değiştirme şansı sıfırdır!”

Güller: SETA, ABD’den taşeronluk istiyor

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. akp içinde ka akp var? s400ü alanda akp rusyayı basalım diyende akp.

  2. 7 Haziran 2021, 21:23

    Amerika kalkınma partisi

  3. 7 Haziran 2021, 08:48

    Çok yerinde bir analiz. tüm abd uşaklarının moralleri bozulmuştur bunu okuyunca. ancak kaynaklar olduğu sürece inanmasalar da böyle devam edecekler gibi

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!