Kanada’da bir grup hukukçu, ülke gündeminin yeniden bir numaralı maddesi haline gelen yatılı kilise okullarında kaybolan çocuklar konusunu Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) taşıdı.
Kanada resmi yayın kuruluşu CBC’nin haberine göre, ülke genelinde avukatlık yapan 15 kişi, British Columbia eyaletindeki Kamloops Kızılderili Yatılı Kilise Okulu’nun bahçesinde 215 çocuğun kalıntılarının bulunduğuna dair ön raporlardan yola çıkarak Uluslararası Ceza Mahkemesinden (ICC) Kanada hükümeti ve Vatikan’ın insanlığa karşı suç işlemekten soruşturulmasını resmen talep etti.
Avukatlar grubunun başkanlığını yapan Calgary kentinden Brendan Miller, konuya ilişkin resmi taleplerini Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Karim Khan’a iletti.
SORUŞTURMA SONUNDA KATOLİK KİLİSESİ VE KANADALI YETKİLİLER YARGILANABİLİR
CBC’ye konuşan Brendan Miller, soruşturmanın mezarlık alanlarının oluşturulmasında ve bu alanların örtbas edilmesinde yer alan Katolik Kilisesi ve Kanada Hükümeti’nin çalışanları, ajanları ve aktörlerinin yargılanmasına yol açabileceğini söyledi. Miller, hükümet ve kilise koruması altındaki çocukların ölümleri, mezarları ve maruz kaldıkları muamelelerin insanlık suçlarının kanıtı olduğunu ve UCM’nin “gerçekleri ortaya çıkarmak için ne gerekiyorsa yapmasını” istediklerini ifade etti.
Kanada genelindeki tüm hukuk insanlarını kendilerine destek vermeye çağıran Miller, “Şimdiye kadar ne federal hükümet ne de Vatikan beklentilere cevap vermek için gerekli adımları atmadı.” dedi.
Lahey’de bulunan UCM, biri insanlığa karşı suçlar olmak üzere “herhangi bir sivil halka karşı geniş çaplı bir saldırının parçası olarak işlenen ciddi ihlaller” olan dört tür suçu soruşturma ve kovuşturma yetkisine sahip. İnsanlığa karşı suçlar arasında özellikle kadın ve çocuklara yönelik cinayet, tecavüz, hapis, zorla kaybetme ve köleleştirme gibi suçlar yer alıyor.
KANADA, PAPA’YI ÖZÜR DİLEMEYE ÇAĞIRDI
Öte yandan Kanada Yerli Hizmetleri Bakanı Marc Miller, Katolik Hıristiyanların dini lideri olan Papa’nın yatılı kilise okulları konusunda özür dilemesi gerektiğini söyledi. Bakan Miller, “Bence bugüne kadar özür dilememiş olmaları, bugüne kadar bir özür açıklaması yapılmamış olması utanç verici.” diye konuştu.
ÜLKE GENELİNDEKİ TÜM YATILI KİLİSE OKULLARINDA ÇOCUK CESEDİ ARANIYOR
Bu arada Kamloops kentindeki Kızılderili Yatılı Kilise Okulu’nda 215 çocuğun ceset kalıntılarının bulunmasının ardından, Kanada genelinde faaliyet gösteren tüm yatılı kilise okullarının çevresinde arama başlatıldı. Kayıtlarda bulunan 139 yatılı kilise okuluna ait mezarlık ve bahçelik alanlarda, kayıtlarda olmayan çocuk mezarları için yer radarları ile tarama yapılıyor.
KANADA BAŞBAKANI TRUDEAU’NUN ÖZÜR TALEPLERİ KARŞILIKSIZ KALDI
Kamloops Kızılderili Yatılı Kilise Okulu, Kanada’daki en büyük yatılı kilise okullarından biriydi ve 1970’lerin sonlarında kapatılmadan önce 1890 ve 1969 yılları arasında Katolik Kilisesi tarafından işletiliyordu.
Ülkedeki yatılı kilise okullarında yaşanan trajediyi araştırmak üzere 2010 yılında kurulan Hakikat ve Uzlaşma Komisyonunun 2015 yılında açıkladığı raporu ile resmen gün yüzüne çıkan, bazı çocukların maruz kaldığı fiziksel, cinsel ve duygusal istismarlar ülkeyi derinden sarstı. Şahitler ve halen yaşayan mağdurların ayrıntılı ifadelerinin yer aldığı 4 bin sayfalık rapor üzerine, Kanada Başbakanı Justin Trudeau, 2017 yılında Papa’dan resmi olarak özür dilemesini şahsen istedi.
Trudeau’nun talebine 2018 yılında cevap veren Kanada Katolik Piskoposlar Konferansı, Papa’nın Katolik Kilisesi’nin yatılı okullardaki rolü için kişisel olarak özür dileyemeyeceğini açıkladı. Trudeau bunun üzerine yaptığı açıklamada, Katolik Kilisesinin ülkedeki yatılı okullarında fiziksel ve cinsel şiddete uğrayan, tıbbi denek olarak kullanılan binlerce yerli çocuktan özür dilemeyen Papa Franciscus’un kendisini hayal kırıklığına uğrattığını söyledi. Trudeau, “Açıkçası, Katolik Kilisesinin yatılı okullarında yaşananlardan ötürü özür dilememe kararından hayal kırıklığına uğradım. Biz uzlaşma yolunda bireylerle çalışmaya devam edeceğiz çünkü geçmişteki hataların sorumluluğunu üstleniyor ve af diliyoruz. Bu, Kanadalılar olarak temel değerlerimizde olan bir şeydir.” ifadelerini kullandı
Hukukçuları kutluyorum. Özelliklede çocukların haklarını savunanları. Geç olsada. Çünkü ne zaman bir çocuk vahşice katledilse ailesi başka çocukların başına gelmesin diye bazı şeyleri açıklar da Kanada nire Amerika nire Kızlderili çocuk katliamının Amerika’da olduğunu anlamamak için maldan öte birşey olmak lazım.
Bu sadece kilisenin suçu değil ki. Suçluları 107 yıl boyunca koruyan Kanada devleti ve hükümetlerinin ortak suçu
Bu daha büyük buz dağının ucunun ucu. Bu “ileri ve de yüksek derecede, medeni ve uygar” Batı’ nın insanlığa karşı işlediği korkunç suçların çok çok küçük bir kısmı. Bir bölgede değil, bir ülkede değil, bir coğrafyada değil, koskoca bir kıtada yerli insan kalmamış. Soykırımın büyüklüğünü korkunçluğunu düşünebiliyor musunuz ? Bu alçaklar kalkmış 1915 isyanında yaşananların hesabını sormaya kalkıyor, parlamentolarında, tarihçiler tarafından kanıtlanmamış suçlamaları utanmadan yapabiliyorlar. Nazi propaganda görevlisi goebbels’ sin “iddia ve tekrar, propagandanın esasıdır. Gerçekte olmasa bile bir konuda yapılan iddia ve tekrar kitlerin kafasına gerçekmiş gibi kazınır” propaganda taktiği ile Ermeni iddialarını abartarak iddia ve tekrar ile tüm Dünya’ ya kabul ettiriyorlar. Tüm yağmaladıkları ülkelerde yaptıkları (Özellikle 1940-60 lı yıllardan beri görsel ve yazınsal kayıtlı) akıl almaz vahşet ortada iken arsızca, hayasızca başka insanları diktatörlükle, katliamla, soykırımla suçlayarak ülkelerini talan ve yağma yapıyorlar.
Kızılderili’yi Kızıldereli yazan arkadaşın yorgunluğuna veriyorum. :)