Lanetli taç, korona

featured

Dr. Semih Dikkatli yazdı…

Bir beladır geldi dünyanın başına… Adı üstünde Korona, yani Taç… Daha yolun başındayız ve milyonun üstünde kişiye hastalık tanısı kondu ve bu virüs şimdiden 65.000 insanın ölümüne neden oldu ve belli ki çok daha fazla insanın ölümüne de neden olacak…

Biliminsanları hem hastalığa tedavi ararken hem de hastalık oluşmasın diye virüsü durduracak bir aşının peşindeler. Sağlık çalışanları canla başla hastaları iyileştirmeye uğraşırken kendileri de hastalanıyor ve maalesef ölenler arasında sayıları küçümsenmeyecek rakamlara ulaştı. Buna rağmen dünyanın dört bir yanından sağlık çalışanlarının türlü türlü kahramanlık öykülerini duymaya devam ediyoruz.

İnsanların bayıldığı mankenler, siyasetçiler, sporcular, dizi oyuncuları, yıldızlar ortalarda yokken ve korunaklarına çekilmişken, sağlık çalışanları en ön safta yerini almış ve ölmeyi göze alarak geleceğimizi kurtarmaya çalışıyorlar.

Komplo teorisyenleri, modern bilim düşmanları sütre gerisinde krizin bitmesini bekliyorlar. Kriz biter bitmez yine dökülecekler ortalık yere ve yalanlarıyla yine milyonlar götürmeye devam edecekler.

Hollywood, Bollywood, Cinecita, Yeşilçam hemen sağlık çalışanlarının kahramanlık öykülerinden filmler yapacak, yapımcılar, yönetmenler milyar dolarlık kazançlarıyla villalarında oturmaya devam edecekler. Yeni yeni yıldızlar doğacak, Oscar, Altın Ayı Altın Palmiye alacak ve kırmızı halı yürüyüşlerini yaparken gülümsemeye devam edecekler.

Futbolcular, formulacılar, basketbolcular; stadları, pistleri, salonları dolduracak ve binlerce kişinin omuzlarında yarışmaya devam edecekler. Milyon dolarlarıyla evlerine çekildiklerinde, huzur içinde uykularını sürdürecekler.

Siyasetçiler yine kısır çatışmalarına, çıkar ilişkilerine, ego yarışlarına, anketlere, seçimlere gömülecek elde ettikleri güç ve parayla iktidarı ve muhalefetiyle “aldım verdim oyunu”nu oynamaya devam edecekler.

Tüm bu kargaşanın içinden gemiyi çıkaracak olan bilim ve tıp ise yine kendi yerine çekilecek, yaralarını saracak, kayıpları için yas bile tutamadan bir sonraki günün sıkı çalışmasına hazırlanacak…

Sağlık çalışanları yaptıkları çok normal bir şeymiş gibi, evine gidecek, uzun süredir sarılamadığı sevdiklerine sarılacak ve sonraki gün görevinin başındaki yerini alacaklar.

Yine kısıtlı bütçelerle araştırma yapmaya çalışacak biliminsanları, üniversiteler yine özerk olamayacak, pıtrak gibi vakıf üniversiteleri kurulmaya devam edecek ve bilim düşmanı safsatacılar kafalarını saklandıkları bacak aralarından çıkaracak ve bilime, biliminsanlarına en ağır hakaretlerle saldırmaya devam edecekler.

Sağlık çalışanları çok değil, krizden bir sonraki gün şiddet görecek, hakarete uğrayacak ve yine performans sistemi denilen bir saçmalığın kıskacında ölümüne hasta görmeye zorlanacaklar.

Ne zamana kadar?

Bir sonraki sağlık faciasına kadar…

Eğer, yeni salgınlar olmasın istiyorsak, olsa bile ekonomik olarak ayakta durmak istiyorsak, bir sonraki olası salgında, topyekûn ölmek istemiyorsak köklü düzenlemeler yapılmalıdır.

Çevreyi korumak, bilime saygı ve üretim temel düsturumuz olmak üzere;

İlk olarak hemen şimdi, “sağlıkta şiddet yasası” çıkarılmalıdır.

Ardından gelen süreçte; eğitim sistemimiz kökten değiştirilmeli ve modern bilimin ışığında bir müfredat ivedilikle hazırlanmalıdır.

Üniversiteler özerk hale getirilmeli, YÖK kaldırılmalı, saçma vakıf üniversiteleri kapatılmalı, anaokulundan üniversiteye kadar eğitim ücretsiz hale getirilmelidir.

Devlet sosyal niteliklerini arttırmalı, sağlık parasız olmalıdır. Tüm sağlık çalışanlarına hak ettikleri ücretler verilmeli, performans sarmalından çıkarılarak hastalara kaliteli hizmet sunma konusunda önleri açılmalıdır.

Bilimsel çalışmalar bizzat devlet tarafından finanse edilmeli, TÜBİTAK ve devlet üniversiteleri eski güçlerine kavuşturulmalı, sağlık sisteminde yeni bir devrim yapılmalıdır. Her türlü ilaç, aşı bizzat ülkemizde üretilmeli, bu gibi durumlar için çok büyük araştırma bütçeleri olan laboratuvarlar kurulmalıdır. Yurtdışında bulunan değerli biliminsanlarımıza her türlü laboratuvar ve araştırma imkânları sağlanarak ülkemize geri dönmeleri sağlanmalıdır.

Devlet, gerçek sanat ve sanatçıyı desteklemeli, Opera, bale, senfoni orkestraları, tiyatrolar ve konservatuarlar eski özerk ve güçlü haline geri dönmeli ve kar amacı gütmeden halka inebilmeleri sağlanmalıdır.

Tarım ve hayvancılık yeniden canlandırılmalı, yerli tohum desteklenmeli, üretici ürettiğini satabilmelidir.

Orman Bakanlığı gerçek görevine dönmeli, ormanların korunması, ıslahı ve yeni orman alanlarının yaratılması konusunda güçlü bir tavır sergilemelidir.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı denilen saçma yapının iki unsuru ayrılmalı, çevre konusunda ciddi önlemler alacak bir bakanlık hızla kurulmalıdır.

Su ve su ürünleriyle ilgili politikaları belirleyen bir “Su Bakanlığı” kurulmalı ve göllerimiz, nehirlerimiz, denizlerimiz süratle koruma altına alınmalıdır.

Eğer koronavirüs belası bizi öldürmezse bu krizden ders çıkarmamız gerekir. Eğer bu dersi çıkarır ve üretim ekonomisine geçmiş, eğitim alanında bilimsel adımlar atan, bilimsel düşünceye yelken açmış, araştırmalara ciddi destek veren, sanat ve sanatçısıyla barışık bir sosyal devlet yaratabilirsek, işte o zaman korona bizim başımızın tacı olur.

Yoksa başımıza gelenleri ve gelecekleri hak ediyoruz demektir.

Lanetli taç, korona

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 7 Nisan 2020, 18:15

    Çok yerinde tespitler kesinlikle bu düzenin değişmesi lazım yoksa daha çok bedel öderiz

  2. 7 Nisan 2020, 06:18

    Bu dinci düzende ve bu hükumet sisteminde yazdıklarınız 1000 yıl sonra bile olamaz.Yerine gelebilecek lider ve düzen değişikliğinde bile böyle bir hayali gerçekleştirebilecek kalitede siyasetçi alt yapısı yok, koronolı günlerden sonra ortaya çıkar mı,bilinmez?Atatürk ruhu taşıyan bir lider biraz sertçe olsa da gerçekleştirebilir gibi ,özellikle eğitim sathında.Yazılanları hayal edince çok yaşanası düzen olur diyor insan.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!