Şehidin silah arkadaşı son telefon görüşmesini anlattı: İçime doğuyor…

25 yaşındaki İstihkam Uzman Çavuş İbrahim Han’ın acı haberi 22 Ekim 2022’de gelmişti. Uzman Çavuş İbrahim Han, Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde, PKK terör örgütü mensuplarınca yerleştirilen EYP’nin patlaması sonucu yaralanmış ve kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak şehit olmuştu.

‘BİR BAKTIM SAPASAĞLAM ABİ KARDEŞ OLMUŞUZ’

Şehit Han’ın silah arkadaşı İstihdam Uzman Çavuş Mustafa Arslan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla yürekleri dağladı. Arslan, şehit Han’la tanışma anını şu sözlerle anlattı:

“Hakkari dağ ve komando tugayında 3. yılımdaydım. Şehidimiz İbrahim o zamanlar daha yeni mesleğe başlamış yeni atanmıştı bölüğümüze. Geldi konuştuk tanıştık baya kanım ısındı kendisine. Görevlere çıkmaya başladık birbirimizi tanımaya başladık derken bir baktım sapasağlam abi kardeş olmuşuz, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez olmuştu.”

‘GECEMİZ GÜNDÜZÜMÜZ BERABER GEÇİYORDU’

“Sonrasında İbo’yu ev arkadaşı olarak yanıma aldım ben. Gecemiz gündüzümüz beraber geçiyordu, gülüyor, eğleniyorduk. Hüzünlendiğimiz anlarda da beraber ağlıyorduk. Arada ‘Sen şehit olacaksın, ben şehit olacağım, yok senin bacak kopacak, yok benim kopacak, sen gazi olacaksın’ diye birbirimizle şakalaşır gülüşürdük.” diyen Arslan, sözlerine şöyle devam etti:

‘O GÜN İBRAHİM’İ SON GÖRÜŞÜM OLACAKMIŞ’

“Pençe Kilit operasyonuna giderken ben ondan önce ayrıldım evden. Ben farklı mevkiye gidecektim o farklı yere gidecekti. Benim gidişim erken oldu. Helalleştik yine. Her zamanki gibi gülüştük, eğlendik. O gün İbrahim’i son kez görüşüm olacakmış. Ne ben bilebilirdim bunu ne de o bile bilirdi. Operasyon başladı, sürekli telefon trafiğimiz devam ediyor kendisiyle. ‘Dayım dikkat et’ diyor, ben ona diyorum ‘Sen dikkat et.’

Derken ben operasyonun 11. gününde EYP patlaması sonrası yaralandım. Çok üzülmüş rahmetli haberimi alınca çok kişi söyledi. Kendisinin aklı gitmiş benim patlama haberimi alınca. GATA’da tedavi olmaya başladım ben. Şehidimiz her gün beni görüntülü arıyor, en kısa zamanda geleceğini söylüyor. Ben de ona dikkat et sağsalim gel de ne zaman gelirsen gel, diyorum. Hasbihal ediyoruz.

‘GİTTİĞİMİZ O YERDE ŞEHİT OLACAĞIM’

İbo’m o zaman bile gene kardeşliğini yaptı bana hep aradı sordu. Ta ki o kara güne kadar. Şehit olmadan 2 gün önce aradı, sabah saatleriydi. Sesi bir garip geliyordu. İlk defa İbo’mun sesini öyle duydum. Gece farklı bir mevkiye gideceklerini söyledi. Ve sözlerine şöyle devam etti, hiç unutamıyorum o cümlesini, ‘Dayım o gittiğimiz yerde ya şehit olacağım ya da Ankara’ya yaralanıp geleceğim, içime doğuyor’ dedi. Ben de ‘Oğlum saçma sapan konuşma, deme öyle şeyler sapasağlam yanıma geleceksin’ dedim. Ama sesinden belliydi, doğmuştu içine bir şeyler biliyordum bu sesi. Aynısını yaşamıştım, yaralandığım gün. Aynı hissi yaşıyordum o gün tekrar. Yine her zamanki gibi gülüştük, ettik ama ne onun gülüşü ne benim gülüşüm benzemiyordu o eski gülüşlerimize. Vardı bir şeyler. Kapattık telefonu.

‘2 GÜN SONRA ŞEHİT HABERİ GELDİ’

Velhasıl kelam tam 2 gün sonra İbo’mun şehit haberi geldi bana. Kahpe Zap’ta şehit düştü aslan kardeşim. İlk duyduğumda inanmadım, elim ayağım boşalmıştı ama inanamadım, sığdıramadım kendime bu haberi.

Ama sonrasında gerçekle yüzleştim, uçup gitti kardeşim benden. Beraber güldüğüm, beraber ağladığım, beraber yiyip içtiğim ev arkadaşım, asker arkadaşım, can dostum bir kuş misali göçüp gitti bu dünyadan.

Rabbim Pençe Kilit operasyonunda şehit olanların ailesine geride bıraktıklarına sabır ihsan eylesin. Yarım kalan gazi olanlara da bir ömür boyu mutluluk sağlık şifa versin. Yaaa İbo’m ben hastanede yatarken aradığında hep derdim ya sana ‘Gidene mi zor kalana mı zor?’ diye… İnan hala bulamadım cevabını.”

‘TAŞIYACAĞIM DEDİĞİN KAREYE NASIL SIĞDIN’

Arslan, bir diğer paylaşımında ise “Fotoğraf evimizdeki benim çalışma masamdı. Resmimi yaptırmış masama koymuştum. Şehit olursam bir de resmim ile uğraşmayın diye. Rahmetli İbo’m sürekli dalgaya vururdu ‘Bu resmi ben taşıyacağım’ diye. Taşıyacağım dediğin kareye nasıl sığdın be aslanım.” ifadelerini kullandı.