Sincar’da ‘PKK’ testi… Süleymaniye’den Ankara’ya gelen teklif

Eray Çelebi yazdı…

Türkiye’nin Irak hattındaki başat gündemi son 5 aydan bu yana Sincar… 

Süreç, Erbil ile Bağdat arasında 9 Ekim 2020’de Birleşmiş Milletler gözetiminde yapılan anlaşma ile başladı. 

Anlaşma kapsamında 1 Aralık’tan itibaren PKK’nın da dahil olduğu her türlü terörist oluşumun bölgeden çıkması istendi. 

30 Aralık’a kadar süre verildi ve teröristlerin terk etmemesi halinde bölgeye operasyon yapılacağı belirtildi.

Ancak YBŞ adı altında PKK’nın kurduğu paravan örgüt Sincar merkezinde varlığını sürdürmeye devam etti. Verilen sözler tutulmadı. 

AKAR’IN IRAK TEMASLARI

Fırat’ın doğusunda olduğu gibi benzer başarısız mutabakatlarla karşılaşmamak için Türkiye, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler’in 18 Ocak’taki Irak temaslarıyla üst perdeden kararlılık mesajı verdi. 

36 saat süren temaslarda Bağdat ve Erbil’le sekiz görüşme yapıldı. Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi’nin beraberindeki kalabalık heyetle Ankara’ya yaptığı ziyaretten yaklaşık bir ay sonra….

Ziyaret, Akar’ın verdiği mesajlarla Sincar operasyonunun öncü adımları olarak yorumlandı.

SİNCAR STATÜSÜ NASIL ŞEKİLLENECEK?

Temaslardaki kritik konu, operasyonun hangi kuvvetlerle yapılacağı ve operasyon sonrasında bölgede oluşacak statüydü. 

Bu noktada Bağdat’ı sarsan saldırı, Irak Ordusu’ndaki üst düzey görevden almalar ve Barzani ile yakın ilişkiler, KDP Peşmergeleri’nin merkezinde olacağı bir operasyonun ihtimalini artırdı. 

Bu, aynı zamanda Sincar’da Perşmerge’nin esas güç olacağı bir statüye işaret ediyordu.

Statü kaygılarının ardından Sincar’ın çevresinde kontrol sağlayan, İran’a yakınlığıyla bilinen Haşdi Şabi sahada ses yükseltti. 

Örgütün doğrudan İran bağlantılı kanadı olduğu belirtilen Harakat al-Nujaba sert bir açıklama yaptı. Türkiye, “işgal güçleri” ifadeleriyle suçlandı. 

Haşdi Şabi’ye bağlı diğer bir örgüt Ashabı Kehf örgütünün yayımladığı bildiride de “Türk faaliyetlerinin artması devam ederse bir sonraki mesaj daha güçlü ve kuvvetli olacak. Mesut (Barzani) ve tebaası oradan çıkamayacak” denildi.

ERBİL’DE PATLAYAN FÜZELER

Açıklamadan kısa bir süre sonra Erbil’de füzeler patladı. 5 roket atıldı. Roketlerden ikisi Erbil havaalanındaki ABD üssüne isabet etti. 

Saldırıyı 10-15 kişinin katıldığı, Türk elçiliği önünde yapılan cılız protesto izledi.

Gelişmeler “İran Sincar operasyonuna karşı” şeklinde yorumlandı. İranlı diplomatik kaynaklardan aldığım bilgiler de bunu teyit ediyor.

Kaynaklara göre Tahran’ın temel çekincesinin nedeni, KDP’nin Irak’ın kuzeyinde nüfus alanını genişletmesi.

Bu noktada Sincar sahasının Türkiye ve İran ilişkilerinde yeni bir gerilim alanı öne çıktığını söylemek gerekiyor.

Terörle mücadele konusundaki farklılık, “Perşmerge” ile de sınırlı değil… İran’a yakınlığıyla bilinen KYB ile PKK arasındaki iş birliği de iki ülke hattında “PKK” gerilimi olarak uzun zamandan bu yana masada. 

Ancak bu sorunlu alanı çözmeye yönelik sahadan önemli bilgiler geliyor!

KYB-PKK İLİŞKİSİ

Önce hatırlayalım… 

KYB-PKK ilişkisi daha önce Süleymaniye’de Cemil Bayık’a yönelik 2017’de yapılan MİT operasyonu sırasında da gündeme gelmişti.

ABD operasyonu önceden KYB’ye sızdırmış, KYB de terör örgütüne iletmişti. Bu iş birliği, bölücü terör örgütünün 2 MİT mensubunu yakalamasıyla sonuçlanmıştı. 

Ankara haklı bir karşılık vermiş, hızla KYB’nin Türkiye ofisini kapatmıştı. 

O günden bu yana KYB’nin merkezi Süleymaniye’de PKK’nın hakimiyet alanı artmaya devam etti. Sahadan gelen son bilgilere göre PKK mensupları, KYB’nin teşkilatlarına kadar sızmış… 

Bu, KYB’nin bir kesiminde rahatsızlığı artırmış. 

KYB TÜRKİYE İLE İLİŞKİ KURMAK İSTİYOR

Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgiye göre KYB, Türkiye ile kurumsal düzeyde yeniden ilişki kurma kararı aldı. Ankara’ya gelen bir yetkili yakın bir zamanda görüşme talebini iletti. Türkiye ise kırmızı çizgilerini şart koştu. Önce Süleymaniye’deki PKK karargahlarının kapatılması istendi. 

Görüşmeler devam edecek, ancak gelişme KYB’nin PKK tavrı konusunda oldukça önemli. Zira, Türkiye ve İran arasındaki gerginliğin ABD’ye sahada alan açtığı bir gerçek. 

Sahadaki son bilgiler de buna işaret ediyor…

RABİA’DA PKK HAREKETLİLİĞİ 

Önemli bir iddia konuşuluyor: 

Özellikle son 1 aylık dönemde, Rabia sınır kapısında PKK hareketliliği var! 

Kapı ABD’nin terör koridoru hedefinde oldukça kritik…

Suriye, Irak ve Türkiye’yi birbirine bağlıyor. 

Terör örgütü PKK/PYD Ekim 2014’ten bu yana sınır kapısının iki tarafını da elinde bulunduruyordu.

Ancak 2017’nin kasım ayında Irak Ordusu bölgede kontrolü ele geçirdi. PYD Suriye tarafına geçti. Teröristlerin bir kısmı da Rabia’ya 80 kilometre mesafedeki Sincar Dağı’na konuşlandı. 

Şimdi o teröristler, TSK’nın Sincar operasyonu öncesinde Rabia kentinde 2015 yılında Yezidiler için kurulan kampta kontrol sağlamaya çalışıyor! Çevredeki bazı noktalar işgal edilmiş bile…

Sahada PKK kritik bölgelerde yoğunlaşırken, Türkiye ve İran’daki sinir merkezlerinin masasında yanıt bekleyen kritik sorular ise şunlar: 

“Bölünme referandumu”nu cebinde taşıyan, ABD denetiminde PYD ile bir araya gelerek müzakereler yürüten Barzani’yle planlanan operasyonun maliyeti iyi hesaplandı mı? 

Haşdi Şabi’nin tutumu ve KYB’nin PKK ile girift ilişkileri kimin elini yükseltiyor? 

Esas tehdit nereden geliyor? 

Çok güncel bir bilgi…

NATO 18 Şubat’taki toplantıda Irak’taki personel sayısını 500’den 5000’e çıkarma kararı aldı!

Açıklama daha da dikkat çekici:

 “IŞİD’in saldırılarının arttığını görüyoruz. Bu da Irak güçlerinin kuvvetlendirilmesinin önemine işaret ediyor.”

Irak sahasında IŞİD bahanesi…

Çok tanıdık…

Sahi…

PKK Sincar’da hangi bahaneyle kontrol sağladı?

Hatırlayanınız var mı!