Sözcü, Cumhuriyet, Korkusuz… İmamoğlu eksi bakiyeye geçti!

Karadeniz turu, otobüsteki gazeteciler ve “vız gelir tırıs gider” çıkışı Ekrem İmamoğlu'nu kendi mahallesinde sorgulanmasına neden oldu.

featured

CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayları arasında adı en çok anılan “yeni dönemin siyasetçisi” Ekrem İmamoğlunun havası iki günde dağıldı. Muhalif medyada ve köşe yazarlarında kredisi sonsuz olan İmamoğlu adeta eksi bakiyeye geçti. İmamoğlu’na yönelik her eleştiriyi “Şimdi sırası mı?” “Başka kim var!” diye savuşturan köşe yazarları, “Vız gelir tırıs gider” sözleri üzerine sert çıktı.

Bugün Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay, Sözcü yazarı Yılmaz Özdil ve Korkusuz yazarı Ümit Zileli, İmamoğlu’na tepki gösterdi.

Yazıların satır başları şöyle:

İMAMOĞLU’NUN YOLU

Mustafa Balbay (Cumhuriyet):

“Başta siyaset olmak üzere yaşamın her alanına uyarlanabilecek bir söz vardır: İnsanın en zayıf anı, kendisini en güçlü hissettiği andır!

İmamoğlu halen belediye başkanlığı yapan parti büyükleriyle de diyalog halinde. Düşünce alışverişi, çerçevesinde onlarla yaptığı değerlendirme üç madde halinde özetlenebilir:

1- Ben cumhurbaşkanı adayı olmak istemiyorum. Aday gösterilmek istiyorum.

2- Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu aday olursa, ondan daha çok çalışacağım.

3- 6’lı masanın adaylık konusunda alacağı karara sonuna kadar uyacağım. Saygı duyacağım.

Bize göre İmamoğlu’nun yol haritası bu.

ERDOĞAN SİİRT’E, İMAMOĞLU RİZE’YE

Erdoğan 1996’da Siirt’e niçin gittiyse İmamoğlu da 2022’de Rize’ye onun için gitti!

Şekli, nedenleri farklı olabilir ama özü benziyor!

Türkiye’de lider zor yetişiyor. Yetişirse de belediye başkanlığından yetişiyor. Genel merkezden yetişmesi zor. Çünkü genel başkanlar yanında güçlü kişi bulundurmuyor. Ya da o güçlü kişi tasfiye olmamak için olağanüstü özenle kendini ikincilleştiriyor.

Yükselen lider adaylarının bu anlamda kendini koruma ve geliştirme sorumluluğu var.

Son sözümüz de şu olsun:

Siyasette yükselen bir kişiyi kimse tasfiye edemez.

Kendisi hariç!”

İMAMOĞLU’NUN OTOBÜSÜ

Yılmaz Özdil (Sözcü):

“Balyoz sanıklarının eşleri maarif takvimine soyunsun diyenler orada. Yarbay Ali Tatar canına kıyarken, Kaşif Kozinoğlu hapiste öldürülürken, Kozmik Oda soyulurken alkışlayanlar orada. Ergenekon iftiralarını gerçekmiş gibi yazanlar orada. Profesör Türkan Saylan’ın evi basılırken, Yargıtay onursal başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun evi basılırken, kumpasların tetikçiliğini yapanlar… Ve sonra, rutubet gibi bağımsız medyaya sızarak, bunları unuttuğumuzu zanneden mutantlar orada.

Profesör Mehmet Haberal, Profesör Erol Manisalı, Profesör Fatih Hilmioğlu gibi, varlığıyla onur duyduğumuz biliminsanları “beton tabut”lara tıkılırken, Akp’nin adalet bakanıyla birlikte Silivri cezaevine “turistik tur” düzenleyip, hiç utanmadan, Silivri cezaevinin adeta tatil köyü gibi olduğunu yazanlar orada. Atatürk’e diktatör diyenler orada. Benim Atatürk diye atam filan yok diyenler orada. Hiçbir zaman Atatürkçü olmadım diyenler orada. Hukuku imha eden “yetmez ama evet”çiler orada. Pkk açılımının şakşakçıları orada. “Milletin orasına koyacağını” söyleyen yandaş müteahhite güzellemeler yapanlar orada. Ekmelettin İhsanoğlu’nun basın danışmanları orada. Mustafa Kemal ve Kuvayı Milliye hakkında idam fetvası veren şeyhülislam Mustafa Sabri’nin ayağının dibinde yatan adamın oğlunu, Chp adayı olarak, Atatürkçü diye bu millete kakalayanlar orada. Tayyip Erdoğan’ın peygamber soyundan geldiğini, kan bağı olmadığını ama peygamber karakterine sahip olduğunu yazanlar orada. Tayyip Erdoğan’ın basın danışmanıyken namuslu gazetecilere akredite uygulayanlar, yasaklayanlar orada.

15 yaşındaki Berkin Elvan kafasından biber gazı kapsülüyle vurularak öldürülürken, Ali İsmail dövüle dövüle öldürülürken, Ethem suratına tabancayla ateş edilerek öldürülürken, bu katledilen çocukları bile suçlu gösterebilmek için “başörtülü bacı”ya saldırıldığını iddia edenler, Gezi direnişine katılanların sırf başörtülü olduğu için kadıncağızın başörtüsüne işediklerini, cinsel organlarını başörtüsüne sürttüklerini söyleyenler, altı aylık bebeğini yaraladıklarını söyleyenler, Kabataş yalancıları orada. Levent Kırca’yı Tarık Akan’ı Müjdat Gezen’i Fazıl Say’ı “darbeci, militarist, islamafobik” gibi iftiralarla linç edenler orada.

Hepsi orada.

Ama gördüğüm kadarıyla vatandaş yok, belediyenin otobüsünde.”

‘AKILLI OLUN!’

Ümit Zileli (Korkusuz):

“Adam, bir ikisi dışında sağcı-iktidarcı, hayatı ipteki cambaz misali sağa sola “mavi boncuk” dağıtmakla geçmiş “gazeteci” sıfatlı muhteremleri toplayıp tüm haşmetiyle Karadeniz seferine çıktı…

–Çıkar; kime ne, size ne, bize ne!

Demeyi çok isterdim ancak ah o kibirli, can acıtan açıklamalar yok mu… Ah o oy çuvallarının üzerinde günler, geceler boyu nöbet tutanlar yok mu… O mitinglere katılan, hançeresini yırtan milyonlar yok mu… 806 bin oy farkıyla sonuçlanan ikinci İstanbul seçiminin ardından sevinç gözyaşları döken kadınlar, seçim otobüsünün ardından koşan gençler yok mu…

–Onların adına kederlendim hatta utanç duydum!

Hadi, İstanbul gibi bir mega kente başkan olmak çok yordu, çok başını döndürdü, kendini pek yükseklerde görme gibi bir psikolojik rahatsızlık içine girdin; Peki be arkadaş, etrafını saran onca adam arasında bir tane olsun soğukkanlı danışmanın, yol gösterecek, “yapma” diyecek bir yol arkadaşında mı yoktu?..

Diyeceğim ancak, sözcüsünün dahi yangına körükle gittiği, akıllara seza açıklamalar yaptığı bir başkandan böyle bir “akıl” beklemek, toplumla iletişiminde  harikalar yaratmasını beklemek çok fazla değil mi?

–İmamoğlu, iki gün içinde milyonları hayal kırıklığına uğrattığının bilincinde mi, ona bile o kadar emin değilim!

‘VIZ GELİR TIRIS GİDER!’

Biraz daha açmak lazım son cümleyi…

–İmamoğlu, İstanbul’u hangi kitlenin, onların hangi hayallerinin sonucu verdiği oylarla kazandığının farkında mı acaba?

Biat etmeyen, her türden baskıya, şantaja, orantısız güce, rüşvete karşı en başından bu yana direnen, seçimler boyu oy verdiği iktidar partisinden vazgeçip İstanbul’da, Ankara’da, Adana’da, Mersin’de ve daha bir çok yerde devrim yaratan milyonlarca insanın şimdilerde ne düşündüğünün farkında mı öncelikle?

–Hiç sanmıyorum!

Sanmıyorum, çünkü tepkiler başladıktan sonra yaptığı açıklamayla bir çuval inciri berbat eden, kibrin zirvelerinde dolaştığını gözünü kıpmadan gösteren, sözlerinin ne anlama geldiğini bile göremeyecek bir istihza ile paylaşan İBB Sözcüsü Murat Ongun’un söyledikleri her şeyi gayet açık ortaya koydu:

–Medyanın kendi içindeki tartışması. Topu topu 200-300 kişi, önemsemiyoruz!”

CAN ATAKLI: BALON PATLADI

Korkusuz yazarı Can Ataklı da sosyal medya hesabından yayınladığı paylaşımında İmamoğlu’nun Karadeniz gezisini eleştirdi. Ataklı, İmamoğlu’nun hatalarını sıralayarak, “Senin artık cumhurbaşkanlığı hayalin bitti, koruyabilirsen İBB Başkanlığını koru. Balon patladı arkadaş! Bundan sonra muhalif isimler, İstanbul’a çivi bile çakılmadığını ve İBB’nin hiçbir hizmet yapmadığını anlatmaya başlayacaktır” diye konuştu.

Can Ataklı paylaşımında şunları söyledi:

“Balon patladı. İstanbul’a çakılı bir çivi yok. Nereye gitsem Ulaştırma Bakanlığı’nın çalışması var. Şehir kötüleşiyor yeni bir şey yok. Yeni tek şey Erdoğan’ın camileri. Cumhurbaşkanlığı hayali bitti. Koruyabilirsen İBB başkanlığını koru. Yeniden aday gösterilmemeli.

Şimdi gelelim son olaya. Bir anlamda iyi oldu. Balon patladı arkadaş. Belki de İstanbul’a bundan sonra çivi bile çakılmadığının ve bu belediyenin İstanbul’a hiçbir hizmet vermediğini anlatmaya başlayacaktır muhalif isimler. Ben iki kez söyledim yoğun bir saldırıya uğradım. İstanbul’a bir şey yapılmadı ki. Bana söyleyin. Trafikte mi bir rahatlama var? Yeni bir bina mı yaptılar? Yeni bir yol mu açtılar? İstanbul giderek daha da eskileşen bir şehir….”

Sözcü, Cumhuriyet, Korkusuz… İmamoğlu eksi bakiyeye geçti!

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

8 Yorum

  1. ozdıller zılelıler turanlar pkk destekcılerının elcılerın arkasına almıs bu adamı 3. ataturk ekrem obama yapan hala aklı basına gelmemıs dıger tıpışlar daha cok dızınızı doveceksınız. bu bır sey degıl

  2. 10 Mayıs 2022, 12:49

    üç yazıya da imza atıyorum

  3. 10 Mayıs 2022, 13:00

    Seçimden sonra karşısındaki kitle “Mustafa Kemal’İn askerleriyiz” diye bağırdıklarını duyunca, suratındaki şaşırmayı ve tutukluğu gördüğümde, … bunu görmüştüm.

  4. Can Ataklı güzel söylemiş..”Senin artık cumhurbaşkanlığı hayalin bitti, koruyabilirsen İBB Başkanlığını koru. Balon patladı arkadaş!”

  5. Kılıçdaroğlu ile CHP’yi işgal edip, yeni CHP diyen hiç kimseye oy yok. Tıpış tıpış istifa edin. Kendinize yepyeni başka bir parti kurun!

  6. İmamın kayığına binmek… Allah taksiratınızı affetsin.

  7. 11 Mayıs 2022, 02:04

    ROK ‘çu İmam :(

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!