Bilim kurgunun dahi yazarı Stephen King şu ara yazdığı İnstitute adlı kitabıyla ve IT (O) kitabının ikinci serisi olan filmiyle gündemde.
Özlem Kalkan
Emperyalizmin acımasız ırkçı politikalarını eleştirdiği son yapıtı ile Trump’un da hedefi olan King, ABD Başkanını ”beceriksiz ve ahmak” diye niteleyerek, filmini izlemeyi yasaklattı ve sosyal medyada da takipten çıkarttı.
İlk kitabı Göz‘ü 1974 yılında yazan yazar 1982 yılında başlayıp 2005 yılında bitirdiği “Kara Kule” serisi ile ciddi bir popülarite ve saygınlık kazandı.
Tüm kitapları ülkemizde yayımlanan ve dilimize çevrilen Stephen King’i benim için sıra dışı kılan başyapıtı IT oldu.
1986 yılında çıkardığı korku romanlarından biri olan ”O” (IT) ‘nun baş karakteri ve kötülüğün alamet-i farikalarından biri olan palyaço Pennywise, çocukları palyaçodan soğuttuğu gerekçesiyle tepkiler almıştı.
Karakter Main’deki Derry kasabasında yaşayan çocukları 27 yılda bir öldürüyor. Çocuklar aileleri tarafından kayıp ilanlarıyla aranıyorlar ve asla bulunamıyorlardı.
Kasabaya gizem getiren bu olaylar dizisi heyecanın ve korkunun iç içe geçip doruk yaptığı anlardı.. Palyaço yetişkinler tarafından görülemiyor. Balonlar mekanda korkunun başladığını anlatmaya yetiyordu. Kanalizasyondan fırlayan tehlike ”Biz aşağıda uçuyoruz” sloganı ile hepimizi karanlık lağım sularında bir ava ve heyecana götürüyordu.
İtiraf etmeliyim ki bir kitabı okurken aldığım keyif, kitabın filme dönüşmesi ile bütün büyüsünü yitirir.
Ancak usta yönetmen Andres Muschietti’nin elinden çıkan O ve Pennywise kitabın tüm görkemini filme aktarıyor. Sinema tarihinde Chucky, Michael Myers, Freddy Krueger ve Joker gibi korku deyince aklımıza gelen ilk karakterlerin içine giren Palyaço Pennwise hayatımıza ilk olarak 1990 yılında 2 bölümlük bir televizyon dizisi olarak girmişti.
Ünlü seri katil John Wayne Gacy’den ilham alındığı söyleniyordu. Katil kurbanlarını palyaço kılığına girerek öldürüyordu; ancak Pennywise’ın müritlerinin fazlaca olduğu ve “sosyal medya”da bu kötülüğe bulaşanların sayısının da arttığı söyleniyor.
2017 yılında Andres Muschietti’nin elinden çıkan IT‘in ilk uzun metrajlı filmini izlediğimde çok beğenmiştim ve bende bıraktığı tad Pal Sokağı Çocukları kadar etkili olmuştu; kaldı ki Pennywİse’ı yok etmek için uğraşan çocuklar 13-14 yaşında kahramanlardı.
Kasabanın ezikleri olarak nitelendirilen bu orta halli ve sorunlu ailelere mensup biri kız, altısı erkek 7 çocuk oyunculuk anlamında inanılmaz bir iş çıkarmışlardı.
Bu muhteşem yapımın ortaya çıkmasında Kİng kadar büyük paya sahip olan yönetmen Andres Muschietti 1973 Arjantin doğumlu.
Esas şöhretini 2008 yılında çektiği kısa metrajlı Mama filmi ile yapmış; ancak Guillermo del Toro’nun dikkatini çekince 2013 yılında filmi uzun metraja dönüştürmüşler. Bu kez IT’in ikinci versiyonu ile sinemaya geri döndü ve Pennywise ile 27 yıl sonra ikinci randevu başladı.
Babadan ve şimdi de eşinden şiddet gören Beverly, ünlü bir stand-up’çı olan Richie, iyi bir senarist olarak tanınan Bill, şişko çocuk ve şimdinin yakışıklısı Ben, yatırımcılık yapan korkak Eddie, ailesini yangında kaybeden ve halen Derry’de yaşamakta olan Mike, artık 40’lı yaşlardadır.
27 yıl öncenin ”ezikleri” olan bu çocuklar Mike tarafından tekrar kasabaya çağrılırlar; artık Pennywise’ın tamamen ortadan kaldırılması ve bu kabusun bitmesi gerekmektedir çünkü.
Macera ve korku yeniden başlayacaktır ama önce geçmişle ve kasaba ile yüzleşmek zorundadırlar.
Pennywise’dan bu kadar bahsetmişken onu canlandıran İsveç’li genç oyuncu Bill Skarsgard’dan da bahsedelim; çünkü 2013 yılından bu yana Hemlock Grove dizisinde Roman Godfrey karakterini canlandırıyor. Aşkın Formülü Yok filminde de Simon olarak görmüşüz kendisini. Sinema ve tiyatro konusunda akademik bir eğitimi olmayan alaylı bir aktör olan genç oyuncu Pennywİse’ı canlandırırken zaman zaman çok korktuğunu da itiraf etmiş.
Ama mükemmel ötesi bir oyunculuk sergilediğini söylemek istiyorum. Kurgu, oyunculuk, senaryo ve çekimi ile sinemada uzun yıllar konuşulacak bir gizem-korku filmi olduğunu söyleyebilirim. Çocukların 40’lı yaşlardaki hallerine olan benzerliklerine şapka çıkarmamak mümkün değil. Hele Pennywise’ı finalde yok etmek için buldukları yöntem olağanüstü!
Bu haftanın en iyi seyirliği IT.
Kaçırmayın derim.
Özlem Kalkan
Veryansintv.com
