Avatar
Ceyhun Balcı

Sir Bob Geldof

featured

Ceyhun Balcı yazdı…

Müzisyen Bob Geldof’u müziğinin yanı sıra yardım etkinlikleriyle tanımayan olmasa gerektir. Bu yanıyla haklı bir ün edindiği tartışılmazdır..

Bob Geldof, yaşadığımız son deprem yıkımı sonrasında da “yardımseverliğiyle” öne çıktı. İmzalı gitarını depremzedeler için bağışladı. Elde edilecek gelir evsiz, barksız ve umarsız depremzedelere biraz olsun destek olacaktır.

Geldof, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği “Yeniyüzyılın İktisat Kongresi”nde konuşmacıydı.

Yaptığı konuşmanın tümünü değil ama bir bölümünü paylaşmakta yarar görüyorum.

“Türkiye’ye her zaman hayranlık duydum. Türkiye her zaman yüzlerce nedenden dolayı benim ilgimi çekti. Her zaman önemli olmaya devam edecek. Coğrafi konumu çok önemli. Durmaksızın siyasal kasırganın içinde kapana kısıldığını söylemek mümkün. Avrupa Birliği’nin dev ekonomisi, Orta Doğu’nun kışkırtıcı siyaseti ve Rusya’nın gangsterliğini düşündüğümüzde Türkiye çalkantılı bir siyaset ve ekonominin arasında kalıyor. Dünya bazı ülkeleri görmezden gelebilir ama Türkiye’yi asla görmezden gelemez” diye konuştu.

Bir de, dünyanın dört bir yanındaki ülkelere egemen olan otokratlardan yakınmış Geldof. Putin, Orban, Maduro ve onlara eklenebilecek diğerleri Geldof’un listesindekiler. Az önce paylaştığım bölümceye değinmeden önce Geldof’un sonuçta bir Batılı olduğunun altını çizmekte yarar var. Tam da şu günlerde parlamentoyu yok sayarak emeklilik yasasını yürürlüğe sokmaya çalışan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un da otokrat olup olmadığını sormuş olalım kendisine.

Konuşmasının paylaştığım bölümündeki bir tümceyi yadırgadım.

Ortadoğunun kışkırtıcı siyaseti ve Rusya’nın gangsterliği” sözlerini irdelememek olmaz.

Hem Ortadoğu’da yüzyılı aşan süredir yaşananlarda hem de Rusya’ya yüklenen gangsterlik nitelemesinde Batı emperyalizminin hiç mi payı yoktur?

Ortadoğu haritasına bakılsa da cetvelle çizilmiş sınırlar mercek altına alınsa iyi olmaz mı? Geldof’un atalarının bu sınırları neden cetvelle çizmiş olduğu sorusuyla başlansa sorun daha iyi anlaşılmaz mı?

Diğer yandan, Rusya’nın gangsterliğinin de durduk yere ortaya çıkmış olduğu gibi bir izlenim vermek doğru muydu diye de sormaktan alamadım kendimi.

Bugün Ukrayna’da yaşananların bir vekalet savaşının sonucu olduğunu sağır sultan duymuşken Geldof’un bundan habersiz gibi davranması ve konuşması yadırgatıcı sayılmaz mı?

Sir Geldof, Atlantik’in karşı kıyısındaki baş gangsterin bir işaretiyle tüm kişiliğini ona teslim edebilen ve enerjiye öncesine göre 6-7 kat daha fazla harcayan yaşlı anakara Avrupa’nın budalalığını görmezden gelmeyi içine nasıl sindirebilir?

Kırk milyonluk nüfusuyla, Türkiye’nin yarıdan fazlasına denk düşen yüzölçümüyle hatırı sayılır büyüklükteki Ukrayna’yı Rusya’yı oyalamakla görevlendirme vahşetini görmezden gelmenin önemli olduğu tartışılmaz olsa gerektir.

Düşünürken işin sırrının “sir”unvanında aranabileceğini akıl ettim. Bilindiği gibi “sir” kazanılan değil verilen bir unvandır.

Unvanı alana ayrıcalıklar sağlayacağı, onur ve gurur vereceği kuşkusuzdur.

Bu türden unvanların “susturucu” etkisi yaratma olasılığı hesaba katılmazsa sorun yoktur. Ama, sonuçta unvanı verenler batı emperyalizminin bir parçası olduğuna göre verilen kişide yaratabileceği suskunluk hiç de şaşırtıcı olmamalıdır.

Ortadoğu’yu, Rusya’yı ve AB’yi aklına getirmeyi başaran ama buna karşılık tüm kötülüklerin anası sayabileceğimiz emperyalizmi es geçmeyi başka nasıl açıklayabiliriz?

Turnusol kâğıdımızın emperyalizme bakış olması gerek.

Emperyalizmin adını anmaktan kaçınmanın sıradan bir göz ardı ediş olmadığını kavramakta yarar var.

Bu arada, yazıyı bağlamadan önce bir konuyu belirtmekte yarar görüyorum. Her ne kadar yazı Sir Bob Geldof üzerine yazılmış olsa da bir özeleştiri yazısı olarak okunmalıdır.

Sir Bob Geldof ve eşdeğerlerinin bu ve benzeri söylemlerine şaşırmamak gerekir.

Şaşırılması gereken 100. yılında Türkiye İktisat Kongresi’ne çağrılı adlar arasında Geldof’un varlığı olmalı. Hiç kuşkusuz, son derece önemli ve değerli bir kişiliktir Geldof. Ancak, içinden geçtiğimiz zorlu dönemde Sir Geldof rehberlik alacaklarımızdan birisi değildir.

At sahibine göre kişner. Geldof da öyle doğal olarak.

Konu Türkiye’de bir şeyleri düzeltmekse işin başında ekonominin olacağı kesindir. Başkalarına değil de kendisine uyarlı ekonomi modeli için iktisat kongresine çağrılacak kişileri uzaklarda aramaya hiç gerek yoktu.

Gitar için teşekkürler Sir Geldof!

Kendisini gözden geçirmesi gereken bizleriz…

 

Sir Bob Geldof

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!