Avatar
Murat Bölükbaşı

AKP’nin ’19 Mayıs’ sicili

featured

Murat Bölükbaşı yazdı…

Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluş ve kuruluşunun ilk adımı olan, Atatürk’ün Bandırma vapuru ile 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a çıkması ve milli mücadeleyi başlatmasının önemine atfen bayram olarak kutlandığı gündür. Kutlamaya başlandığı ilk günden itibaren törenlerin ana teması gençlik ve spor oldu. 1924 yılında Samsun halkınca kutlanan ve daha sonra tüm yurt sathına yayılan kutlamalar 21 Haziran 1938 tarihinde resmi bayram günü olarak kabul edilerek stadyumlarda kutlanmaya başladı.

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Türk milletinin zorlu ve çetin kurtuluş mücadelesinin en önemli hafıza kayıtlarından biridir. Okulum adına bu törenlerde bayraktarlığını yaptığım, okul ve gençlik yıllarımızda özel bir yer tutan Gençlik ve Spor Bayramının 2012 yılından itibaren stadyumlarda kutlanması yasaklandı. 2019 yılında Danıştay kararıyla kutlamaları kısıtlayan genelge iptal edilse de bayramları geçmişte olduğu gibi coşku ve heyecanla stadyumlarda kutlamamıza müsaade edilmedi.

AKP iktidarı 21 yıllık iktidar döneminde Cumhuriyetin hafızasını silmek için her türlü çabayı göstermekten geri durmadı. Ülkemizin kurtarıcısı ve kurucusu Atatürk’ü anma günü olarak da ifade edilen bayramda dönemin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı milli kutlama veya yas günlerinde ya kulak iltihabından hastanede, ya da o güne denk gelen yurt dışı gezilerinde oluyor, “çok istemelerine rağmen bir türlü bu törenlere icabet edemiyordu!” Yoklaştırma bu kadarla da kalmıyordu. Bir Türk doğru, çalışkan olamazdı, olmamalıydı. Küçüklerini korumamalıydı.

Yurdunu, milletini özünden çok seven, ülküsü ileri gitmek olan ve varlığını Türk varlığına armağan eden bir çocuk bu ülke için adeta büyük bir tehditti. Öyle ya! Biz varlığımızı Suriyeliye Afganlıya adamalıydık. Onlar yaşasın diye bizim çocuklarımız onların yerine ölmeliydi. Onlar tüp bebek sahibi olmaktan çocuk mamasına varıncaya kadar desteklenmeli en az beş çocuk yapmalı, Türk çocukları yoksullukla boğuşurken bırakın yuva kurmayı asgari bir yaşam imkanına bile sahip olmamalıydı. Suriyeli hayatı Türk devletinin imkanlarıyla keyfe keder yaşarken, Türk çocukları gelecek ve yaşam kaygısıyla mutsuzluk, çaresizlik içinde çırpınmalı, ya sevmeli ya da terk etmeliydi…

Tüm bunlar olurken, bu ahval ve şerait içinde “tehdit” derhal ortadan kaldırılmalı ve andımız okullarda okutulmamalıydı!.. 2013 yılında andımızın okullarda okunması da yasaklandı. Danıştay 2018 yılında yürürlükten kaldırılan düzenlemenin iptaline karar verdi. Ancak iktidar bu kararı da umursamadı ve yasak devam etti. Nasıl bir kin, nasıl bir hınçsa, karar Milli Eğitim Bakanlığı tarafından temyiz edildi. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Danıştay 8. dairesinin yönetmeliği iptal eden kararını kaldırdı.

Yetmedi, bitmedi, Devlet kurumlarının tabelalarından TC ibaresi kaldırıldı. Arabasında Türk Bayrağı, Atatürk imzalı yapıştırmalar olanların arabası bağlandı. Vatandaşı bu sebeple cezalandıramayacakları için mevzuata uygun olsun diye emniyet kemerinden, hatalı sollamadan cezalar kesildi. AKP iktidarında çocuk olmak, genç olmak kolay değildi. Önce devlet kurumlarının spora ve sporcuya destek vermesi engellendi. DSİ, Köy Hizmetleri, Petrol Ofisi, YSE, TEK, PTT gibi her şehirde binlerce çocuğa spor yapma imkanı sağlayan kurum kulüplerine kilit vuruldu. Çocuk, Anayasa ile kendisine tanınan spor yapma ve spora ulaşma hakkına bir ücret karşılığında sahip olabilir duruma geldi.

İlk öğretimde beden eğitimi dersi kaldırılırken, orta öğretimde seçmeli ve az zamanlı olarak programlandı. Beden eğitimi öğretmeni kendi mesleğini yapamaz hale gelip, inşaat işçisi, kurye, güvenlikçi olurken, ilahiyat mezunu Spor Bakanı, mahalle imamı ise Gençlik Spor İlçe Müdürü yapıldı. AKP iktidara gelmeden futbol ligimizde 3 yabancıyla oynama sınırı varken, şimdi 3 yerli oynatma sınırı var! Emin olun onu da kaldırmak için çok uğraşıyorlar. AKP’den önce devletin Spor Toto’su varken, şimdi devletten aldığı 850 milyon dolar krediyi ödemeyen Yıldırım Demirören’in iddiası var…

Yazmakla bitmez! Yazacak söylenecek çok şey var; ama bunları düzeltebilecek yönetme iradesine sahip değiliz. Muhalefetin de yardımıyla 14 Mayıs’ta yapılan seçimlerde yukarıda ifade ettiğim planlı ve organize bir çalışmayla Türk milletini etnik bir kuşatma altına alan iktidar “aşık olduğu” Suriyelilerin ve ‘’celladına aşık olmuş, benliğini kimliğini kaybetmiş bir toplumun blok oyunu alarak milletvekili seçimi sonuçlarına göre Meclis çoğunluğunu tekrar ele geçirdi. Her ne olursa olsun değişim isteyen %50+1 kesim ise cumhurbaşkanlığı seçimini ikinci tura taşıdı.

Şimdi önümüzde 9 günlük bir süre var. Bu dokuz günde milli bilincin ve inancın en yukarıya taşınarak coşkuyla BANDIRMA VAPURUNA binmesi sağlanmalıdır. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nın Türk milletine ve Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışır bir şekilde coşkuyla, sevinçle ve ümitle kutlanmasının başka bir yolu yoktur. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE…

AKP’nin ’19 Mayıs’ sicili

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. Bu yazıyı okuyan herhangi biri çarenin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu kabul eder.
    Veryansın’ ın, Mehmet Ali Çelebi eleştirisi yerinde değildir.

  2. 19 Mayıs 2023, 22:22

    Tebrikler,ülkemizin içinde bulunduğu durumu çok güzel ifade etmişsiniz.Kaleminiz okuyuculara model ve motivasyon veriyor.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!