‘Bilal Erdoğan’ yazısı hapis getirdi… Rifat Serdaroğlu cezaevine giriyor

VERYANSIN TV

Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu,  26.09.2018 tarihli yazısında ‘’Bilal Erdoğan’ın ‘’ doktora vermek için gittiği İtalya’dan, hakkında ‘’kara para’’ aklamaktan soruşturma açılmasına yönelik İtalyan Ansa ajansının haberini aktarmıştı.

Serdaroğlu, Erdoğan hakkında soruşturma açılınca bir bavul para ve Gürcistan pasaportu kullanarak İtalya’dan kaçtığını yazmıştı.

Serdaroğlu’nun yazısı önce soruşturmaya, ardından da davaya dönüştürüldü.

Dava sürecinde Serdaroğlu’na herhangi bir mahkeme evrakı ulaşmaması ise dikkat çekti. Tebligat yasası çiğnenerek Serdaroğlu’nun savunması alınmadı.

Perşembe günü İnfaz Savcılığı’na başvuracak olan Serdaroğlu, Aliağa/İzmir 4 No’lu Kapalı Cezaevi’ne konulacak. Cezası 5 yılın altında kaldığı için de aynı gün serbest bırakılacak.

‘BU YOBAZ ELLERİ KIRACAĞIZ’

Mahkeme kararıyla ilgili Veryansın Tv’ye konuşan Serdaroğlu,  “Bu olaylar bizi korkutmaz! Laik Cumhuriyeti savunmaya, Atatürk düşmanları ile her şartta mücadeleye devam edeceğiz. Bize bu zulmü yaşatan siyasetçi- bürokrat kim varsa, hesabını mutlaka bağımsız Türk yargısı önünde verecektir. Geçmişte sorduğumuz gibi korkması gerekenler, Bahçeli’nin dediği ‘’hazine soygunları”  ve ‘’Kandil uşakları’dır. Laik Cumhuriyeti, Atatürk ilke ve devrimlerini asla sahipsiz bırakmayacağız. Değerlerimize uzanan bu yobaz elleri kıracağız…” ifadelerini kullandı.

Serdaroğlu şu ifadeleri kullandı:

“2017 yılında ben Bilal Erdoğan İtalya’da doktora yapmaya gitmişti.  Orada hakkında para aklamadan dava açıldı.  Yabancı basın bunu yazdı. Sonra Bilal Erdoğan Gürcistan pasaportuyla kaçtı.

Ben de bunu yazı konusu yapmıştım o zaman. Benim haberim olmadan yargılama yapmışlar, mahkum etmişler, ceza kesinleşmiş.  2 ay 17 gün ceza vermişler.

‘HERHANGİ BİR BELGE ULAŞMADI’

Ne benim ne de avukatlarıma herhangi bir belge ulaşmadı ceza verildiğine dair. Benim 130’un üzerinde davam oldu. Biz özellikle takip ediyoruz. Bizim hukukçu olan genel başkan yardımcımız bu işin başında.

Her davaya koşuyoruz. Dün İzmir’de iki davaya girdik. Haftada iki gün mahkemeye gidiyoruz.

Benim üzüldüğüm şu; siz benim savunma hakkımı elimden alıyorsunuz. Bu bir…. Bunu yapamazsınız.

‘KİM BU ADAM?’

İki… Bilal Erdoğan’ın resmi bir kişiliği yok. Kim bu adam? Tayyip Erdoğan’ın oğlu olmaktan başka hiçbir özelliği yok. Bu adam devlet büyüğü değil… Ne olmuş yani?

Biz yabancı basının yazdığını aynen aktarmışız.

Bu konuda bizi doğrulayan beyanatlar var. Biz Türkiye’de tek adam yönetimi var diyorduk, meğerse sülale yönetimi varmış.

Hiçbirine dokunamazsın bunların. Yargının bu kadar köle olduğunu ilk defa görüyorum.

‘HERKES KAFASINI KALDIRMALI’

Türkiye’de hukuk kalmadığını, adaletin artık ne hallere düştüğünü görüyoruz. Bu karar inşallah haysiyetli, şerefli hakimlerimizi adalete sahip çıkmaya iter. Herkes kafasını kaldırmalı. Demokrasi, özgürlük, hürriyet, laik cumhuriyet bir tek bize mi lazım? Esas yargıya lazım.

Herkes üzerine düşen görevi yapsın. Herkes Cumhuriyet’e, Atatürk’e sahip çıksın. Ne oldu bu devletin anlı şanlı bürokratlarına? Hepsi iğdiş mi edildi?”

Serdaroğlu cezaevine gireceğini ve cezanın 5 yılın altında kalması nedeniyle aynı gün içinde yeniden serbest bırakılacağını söyledi.