Gar katliamı davasında sanığın eşi: İHH’den gelen yardımları dağıtıyordum

featured

10 Ekim Katliamı’nın firari sanıklar yönünden devam eden davasında tanık olarak dinlenen sanık Ömer Deniz Dündar’ın kardeşinin eşi MD, İHH üzerinden gelen yardımları dağıttıklarını söyledi.

 Ankara Garı’nda, 10 Ekim 2015 tarihinde terör örgütü IŞİD’in saldırısı sonucu 100 kişinin yaşamını yitirdiği katliamla ilgili 16’sı firari 17 sanığın yargılandığı davada bazı sanıkların eşleri tanık olarak dinlendi.

Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu Erman Ekinci ile firari 16 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya müşteki avukatları, bazı milletvekilleri ile saldırıda yaşamını yitirenlerin yakınları katıldı. Tutuklu sanık Erman Ekici, duruşmaya cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla bağlandı. Müşteki avukatların talebi üzerine bir önceki celsede verilen ara karar gereği bazı firari sanıkların eşleri tanık olarak dinlendi.

‘EŞİMLE SOSYAL MEDYADAN TANIŞTIM’

Firari sanık Ömer Deniz Dündar’ın kardeşi Muhammet Gazi Dündar’ın eşi M.D., eşi Muhammed Gazi Dündar ile Almanya’da yaşarken sosyal medyadan tanıştığını söyledi. Almanya’da gittiği mescitte tanıdığı davanın firari sanıklarından Walentina Slobodjanjuk ile 2013 yılında Türkiye’ye geldiklerini, kendisinin Muhammet Gazi Dündar ile Slobodjanjuk’un da eşinin ağabeyi Ömer Deniz Dündar ile imam nikahı ile evlendiğini söyledi. Daha sonra hep beraber yardım dağıtmak amacıyla kaçak yollarla Suriye’ye gittiklerini anlatan M.D., “İlk gittiğimiz yıl IŞİD yoktu. Eşim El Kaide adına faaliyet gösteriyordu. Daha sonra IŞİD’e katıldı. Şu anda eşim YPG’nin elinde esir. ‘Rus Ayşe’ olarak bilinen Walentina Slobodjanjuk ve eşimden 2018’den beri haber alamıyorum” dedi.

‘EVDE EL BOMBALARI VE SİLAHLAR VARDI’

Evli olduğu Mahmut Gazi Dündar’la birlikte Suriye’de bulunduğu sürece İnsani Yardım Vakfı (İHH) üzerinden gelen yardımları dağıttıklarını söyleyen Dündar, “IŞİD bölgesinde kalıyorduk eşim Suriye’de bir iş yapmıyordu. Gelen erzakları ihtiyaç sahiplerine dağıtıyorduk. Eşim şu an YPG’de esir ve bildiğim kadarıyla sağ. Ömer Deniz Dündar’dan da yıllardır haber yok. En son 2017’nin sonlarında gördüm. Bizim eve gelmişti” diye konuştu.

Suriye’de eşiyle birlikteyken 3 şehir değiştirdiklerini anlatan M.D., kamplarda ya da kaldıkları yerlerde herkeste silah olup olmadığıyla ilgili, “Kamplarda kadınlarda silah yoktu. Ancak eşimle ilk kaldığımız evde el bombaları ve silahlar vardı” dedi. Eşi gittikten sonra bir süre çocuklarıyla yalnız kaldığını ve daha sonra PKK’lı teröristlerce yakalandığını anlatan M.D., “Eşin olmadığı zaman geçiminizi nasıl sağlıyordunuz” sorusuna, “IŞİD maaş veriyordu. Yetişkinlere 50, çocuklara 35 dolar veriyordu. Daha sonra kaldığım kamplarda ise çamaşır yıkayarak geçimimi sağladım” diye cevap verdi.

‘SALDIRIDAN BİLGİMİZ YOKTU’

10 Ekim 2015’teki Gar saldırısı sırasında Suriye’de olduğunu ve olaydan sonra Türkiye’nin listesine girdiklerini öğrendiğini anlatan M.D., saldırıdan bilgilerinin olmadığını ileri sürdü. Davanın diğer sanıkların isimleri tek tek sorulan M.D., sanıklardan bazılarını ‘kod’ isimleri söylenince tanıdığını ya da ismini duyduğunu söyledi. Tanık M.D., Türkiye’ye teslim olduktan sonra yaklaşık 10 gün sorgulandığını, daha sonra serbest bırakıldığını, üyelik suçundan yargılamasının sürdüğünü söyledi.  

Mahkeme, firari sanıklardan Savaş Yıldız’ın eşi H.Y. ile Kasım Dere’nin eşi S.D.’yi de tanık olarak dinledi. Her iki tanık da eşleri dışında hiçbir sanığı tanımadıklarını ve saldırı ile ilgili bir bilgilerinin olmadığını söyledi. H.Y., eşi Savaş Yıldız’ın Suriye’de YPG’nin elinde olduğunu, S.D. ise eşi Kasım Dere’nin bir hava saldırısı sırasında öldürüldüğü yönünde bilgi bulunduğunu kaydetti.

ANA DAVADA SANIKLARA CEZA YAĞMIŞTI

Katliamla ilgili görülen ana davada karar 3 Ağustos 2018’de çıkmış, sanıklar Abdülmubtalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakub Şahin, Hakan Şahin, Halil İbrahim Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz ve Hüseyin Tunç, ‘anayasal düzeni ihlal’ suçundan 1’er, ‘100 kişiyi kasten öldürme’ suçundan da 100’er kez olmak üzere toplam 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmıştı. Ayrıca bu sanıklar 20’si çocuk 391 kişiyi öldürmeye teşebbüs suçundan da ayrı ayrı 10 bin 557’şer yıl hapisle cezalandırılmıştı. Sanıklardan bazılarına ‘terör örgütü yöneticiliği’ ve ‘terör örgütü üyeliği’ suçlarından da ceza verilmişti.

FİRARİ SANIKLARI DOSYASI AYRILMIŞTI

Firari sanıklar İlhami Balı, Savaş Yıldız, Edremit Türe, Deniz Büyükçelebi, Yakup Selağzı, Kasım Dere, Nusret Yılmaz, Mustafa Delibaşlar, Walentina Slobodjanjuk, Muhammet Zana Alkan, Ömer Deniz Dündar, Cebrail Kaya, Ahmet Güneş, Kenan Kutval, Bayram Yıldız ve Hasan Hüseyin Uğur’un dosyaları ayrılmış ve bu sanıkların yargılanmasına daha sonra başlanmıştı. Örgüt üyeliğinden ceza alan sanık Erman Ekici hakkında da ayrıca ‘insanlığa karşı suç işlemek’ suçundan dava açılmış, bu dava da dosya ile birleştirilmişti.

Gar katliamı davasında sanığın eşi: İHH’den gelen yardımları dağıtıyordum

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!