Ercan Küçük yazdı…
Sinan Ateş cinayetinde 1 hafta geride kalmak üzere. Cinayetle ilgili tutuklamalar var. Tutuklanma haberlerini bakanlık, emniyet ya da valiliklerden değil gazetecilerden öğreniyoruz. Bu yazıyı yazarken Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan açıklama yeni gelmişti. Bu manzara nedeniyle Ülkücülerin cinayetle ilgili içleri soğumuş görünmüyor. Herkes bu cinayetin adi bir cinayet olmadığını düşünüyor. Eğer bu olayın arkasındakiler ortaya çıkartılmazsa son dönemin en karanlık olaylarından birisi olarak anılacak.
Cinayetin ilk saatlerinden beri, olayın siyasi boyutlarını düşünüyorum, soruyorum sorguluyorum. Çünkü Ülkü Ocakları içinde karşılıklı bir gerginlik ortamı söz konusuyken, böyle bir cinayetin işlenmesi ister istemez büyük tartışma yaratır ve siyasi sonuçları olur. “Kim neden yaptırdı? Kime yaradı?” soruları bugün olmazsa yarın sorulur ve cevapları da aranır.
MHP ve Ülkü Ocakları’nın sessiz kalması bu tartışmayı daha da büyüttü. Ancak özellikle partiye yakın bazı kesimlerde olayın siyasileştirilmemesi gerektiği söylemlerini görüyorum. Görmezden geldikleri bir şey var ki Ülkü Ocakları’nda genel başkanlık yapmış birisi Ankara’nın göbeğinde gündüz vakti pusu kurularak öldürülüyor. Bu siyasi cinayet olarak değerlendirilir.
Sinan Ateş cinayeti sonrasında Ülkücülerin gündemini araştırmaya, dinlemeye devam ediyorum. Günlerdir twitterda TT listesinde üst sıralarda Sinan Ateş yer alırken bir yandan da space odalarında sabahlara kadar bu cinayet tartışılıyor. Ben de, yıllarca ocaklarda ve MHP’de görev almış bir isimle görüştüm. Kendisi Ocak raconuyla “1. derece hainmiş”. Yani affedilmeyecek hainler statüsündeymiş. Olayın siyasi bir cinayet olduğunu vurgulayarak, MHP’deki iktidar mücadelesine dikkat çekiyor.
SİNAN ATEŞ’İN GÖZÜ GENEL BAŞKANLIKTA MIYDI?
1997’den beri MHP’de genel başkanlık yapan Devlet Bahçeli hiç tartışmasız Türk siyasetinin en önemli isimlerinin başında geliyor. Ancak artık MHP’de Bahçeli sonrasının tartışıldığı sır değil. Özellikle Bahçeli’nin geçen yıl yaşadığı rahatsızlık ve kameralara yansıyan bitkin hali kulisleri bir hayli hareketlendirmişti. Hatta Bahçeli’nin hayatını kaybettiği haberleri bile yapılmıştı. Görüştüğüm Ülkücü isimler Sinan Ateş cinayetini bir liderlik mücadelesine bağlıyor. Yani Bahçeli sonrası MHP liderliğine… Söylediklerine göre Bahçeli sonrası için iddialı isimlerden birisi de Ankara’da öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş. Hatta Ateş, genel başkanlık için ismi geçen 3 kişiden birisi. Babası da 80 döneminde vurulan Ateş, Bahçeli gibi akademisyenlik kariyeri olan bir kişi. Bir de özellikle son 10 yılda Ülkücü camianın birçok önemli isminin ihraç ya da istifa gibi nedenlerle MHP’den ayrılması sonucunda Sinan Ateş bir yıldız gibi parlamış.
‘SİYASİ CİNAYET’
Bir kere en başta bu olay Ülkücüler arasında asla adi bir cinayet vakası olarak görülmüyor, yapılan tek tanımlama var: Siyasi cinayet.
Bu konuda kurulan cümleler şu şekilde:
“Amacın öldürme olduğuna inanmıyoruz. Tehdit ve mesaj amaçlı vuracaklardı ancak beceremediler, öldürdüler. Amaç cinayet olsa bir kişi para vs karşılığı üstlenir. Ama burada onlarca kişi araştırılıyor. Sadece emniyet kısmına odaklanılırsa bu cinayet aydınlatılmaz. Bahçeli olayın içinde değil. Bahçeli sonrası MHP Genel Başkanlığına oynayanlar arasında bir mücadele. Bu olay sonrasında İstanbul Anadolu yakasında hakimiyeti olan bir isim, iki rakibini birden tasfiye etmiş olmuş oldu.”
Bunu duyunca bir an duraklıyorum. Aklımdan, cinayet zanlılarıyla adı anılan siyasetçiler geliyor. Ve girdikleri derin suskunluk… Bunları söyleyince, “Süreci yönetemediler. Biz de bir açıklama bekledik ama gelmedi. Artık açıklama yapacak, cenazeye katılacak kadar insani yönleri kalmadığını gösterdiler. Bir insan sürekli yanında olan birisinin yanında yakalandığı haberini nasıl yalanlayabilir ki? Yalanlasa fotoğraflar var” cevabını alıyorum.
DUYGUSAL KOPUŞ
Ülkücüler arasında daha soğukkanlı yaklaşım gösteren bir kesim de var. Yine de duygusal olarak büyük bir yıkım yaşadıkları anlaşılıyor. Bu duygusal ve belirsiz ortamdan yararlanmak isteyenler de olacaktır. Daha şimdiden bazı Ülkü Ocakları başkanlarını, kim olduğu belirsiz hesaplar tarafından cinayetle ilişkilendirip hedef göstermeler başladı. Elbette tetikçiler kim olursa olsun bu cinayetin sonuçları siyasi ve duygusal olur.
Biriken öfkenin sandıkta gösterileceğini belirtiyorlar. Ancak, şu uyarıları da yapmayı ihmal etmiyorlar:
“Memleketin dört bir yanında toplanmalar var. Artık kimse saldıranı boş beklemez. ‘Ülkücü Ülkücüye kurşun sıkmaz’ kültürünü yıktılar. Sinan asıl şimdi onların peşinden gelecek. Asıl şimdi bir simge haline geldi. ‘FETÖ’cü’ diyorlar. 12 yıl İsmet Büyükataman’ın danışmanlığını yaparken anlamamışlar mı? Ülkücüler MHP’den kolay kopamazlar. Üyelikten istifa etmek çok zor bir karar. Hatta İyi Parti’ye giden Ülkücülerin bile aklında MHP vardır. Ama bu olay duygusal kopuş yaşattı. Ülkücüleri bu şekilde MHP’den kopartıyorlar. Artık aileler çocuklarını Ülkü Ocaklarına kolay kolay göndermeyecek…”
VEKİLLER DE ŞAŞKIN
Edindiğim bilgiye göre cinayete Oktay Vural, Atilla Kaya gibi dışlanmış isimlerin haricinde MHP’li milletvekillerinde de aslında büyük tepki var. Milletvekilleri de olaya çok üzülmüş. İçlerinde ağlayan bile varmış. Yeniden aday olurlar mı merak konusu. Bu tepki gelecek seçimlerde MHP’nin milletvekili aday listelerine yansıyabilirmiş.
Teşkilatta Sinan Ateş krizi…
Ülkücüler ne konuşuyor?Ercan Küçük yazdı…https://t.co/U24IXT1shv pic.twitter.com/LK6qZVoHMY
— Veryansıntv.com (@veryansintvcom) January 3, 2023
