Kazakistan’da Suriye konulu 16. Astana görüşmelerinin 2. gününde yapılan açıklamada, ‘El Nusra Cephesi ve El Kaide gibi IŞİD bağlantılı tüm kişilere, gruplara karşı iş birliğinin sürdürülmesi kabul edildi’ denildi.
16’ncısı düzenlenen Suriye konulu Astana görüşmelerinin ana oturumu sona erdi.
Kazakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Erlan Alimbayev, Astana sürecinin garantörleri Türkiye, Rusya ve İran’ın ortak sonuç bildirisini okudu.
Bildiride, Suriye’nin toprak bütünlüğüne bağlı olduklarını teyit eden taraflar, özellikle ülke egemenliğini ve komşu ülkelerin ulusal güvenliğini tehdit eden ayrılıkçı eylemlere karşı etkileşimi sürdüreceklerini bildirdi.
Suriye’nin çeşitli bölgelerinde sivil kayıplara yol açan terör faaliyetlerinin kınandığı bildiride, “IŞİD’in nihai olarak ortadan kaldırılması için iş birliğine devam edilmesi konusunda mutabık kalındı. Bu bağlamda, uluslararası insani hukuk çerçevesinde, sivil altyapının korunmasını sağlamak için El Nusra Cephesi ve El Kaide gibi IŞİD bağlantılı tüm kişilere, gruplara karşı iş birliğinin sürdürülmesi kabul edildi.” denildi.
SURİYE’DEKİ PETROL GELİRLERİNİN YASADIŞI ELE GEÇİRİLMESİ
İsrail’in Suriye’de devam eden ve uluslararası hukuku ihlal eden saldırılarını kınayan Türkiye, Rusya ve İran, Suriye’ye ait olması gereken petrol gelirlerinin yasadışı olarak ele geçirilmesine de karşı çıktı.
Bildiride, Suriye krizinin askeri yolla çözülmeyeceğine olan inançlarını dile getiren taraflar, “Bu kapsamda Cenevre’deki Anayasa Komitesi’nin önemli rolü vurgulandı. Komite’nin 6. toplantısının en kısa sürede yapılması gerektiği kaydedildi.” ifadeleri yer aldı.
ULUSLARARASI TOPLUMA İNSANİ YARDIM ÇAĞRISI
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Suriye’deki insani durumun yanı sıra sağlık sistemini de kötü etkilediği ve bu durumdan tarafların derin endişe duydukları aktarılan bildiride, “Ayrımcılık, siyasallaştırma ve önkoşul olmaksızın ülke genelinde tüm Suriyelilere insani yardımın artırılması gerektiği vurgulandı. Bu konuda BM başta olmak üzere uluslararası topluma Suriye’ye insani yardımı artırma çağrısı yapıldı.” denildi.
Bildiride, mültecilerin geri dönüşünü kolaylaştırma, tutukluların serbest bırakılması, kayıp kişilerin aranması gibi güven artırıcı önlemler alanında son dönemde atılan başarılı adımlardan duyulan memnuniyet dile getirildi.
Bir sonraki Suriye konulu Astana görüşmelerinin, salgın durumunu dikkate alarak yıl sonuna kadar Nur Sultan’da yapılması kararlaştırıldı.
“….Suriye’nin toprak bütünlüğüne bağlı olduklarını teyit eden taraflar,….” Cümlenin bu kısmı içimi parçaladı. Bu görüşmelerin garantörleri, Türkiye, İran, Rusya. Ulan çatır çatır bu ülke bölünürken, meydanlar kan gölüne dönerken, insanlar HD kameralar önünde koyun gibi boğazlanırken neredeydiniz? O ülkenin toprak bütünlüğü zaten vardı. Bir eşkıya ülke gelip oraları dağıtırken biriniz kılını kıpırdatmadı. Hatta bir kısmınız, o ülkenin başkanına diktatör deyip durdu ki halen demeye devam ediyor. Hele ki bizim yönetici tayfası. Ya hu siz değil miydiniz ailece tatillere giden, sıkı fıkı dolanan. Ah ulan ah! El birliğiyle yaktınız Orta Doğu’yu. Canım kadim topraklar sizi de yutar elbet.