VERYANSIN TV
11 ilde etkili olan Kahramanmaraş depremlerinin en fazla yıkım yarattığı Hatay’da Antakya ve Defne’yi kapsayan ve kamuoyunda “rezerv alan düzenlemesi” olarak bilinen 6306 Sayılı Yasanın 6/A uygulamasına ilişkin tartışmalar sürerken, Samandağ’da da benzer bir rezerv alan düzenlemesi başlatıldığı ortaya çıkmıştı.
Samandağlılar dün bir kez daha toplanarak rezerv alan gaspına tepki göstermişti.
ATAL’DAN HUKUK DERSİ
Cumhuriyetçi Vatanseverler Partisi adına etkinliğe katılan avukat İsmail Hakkı Atal, burada bir konuşma yaptı.
Abdullah Cömert Meydanı’ndaki etkinlikte İsmail Hakkı Atal, muhalefet partilerinin rezerv alan düzenlemesi oylamasına katılmaması sebebiyle yasanın Meclis’ten geçtiğini hatırlatarak konuşmasına başladı.
Dikmece’deki köylülerin zeytinliklerine el konulduğunu hatırlatan Atal, bunun Atatürkçü ve cumhuriyetçilere karşı bir “mülksüzleştirme” süreci olduğunu belirterek “Buna karşı sesimizi yükseltmek zorundayız” mesajını verdi.
Yasada konulan kavramın “uygulama bütünlüğü” olduğunu anımsatan avukat Atal, “uygulama bütünlüğü” kapsamında bu kanunun hukuken uygulanmasının mümkün olmadığını söyledi.
Atal, yasanın uygulanmasının mümkün olmamasını normlar hiyerarşisine dayandırdı. Uygulamanın Anayasa ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu bildirerek; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı Danıştay’da bir dava açma hazırlığında olduklarını duyurdu.
‘ANAYASA’YA AYKIRI’
Rezerv alan gaspının Anayasa’nın 17. Maddesine (Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.) aykırı olduğunu bildiren Atal, yine Anayasa’nın 10. Maddesine (Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.) de atıf yaptı.
Söz konusu düzenlemenin Anayasa’nın 56. Maddesine (Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.) de aykırı olduğunu belirten Atal, 35. Maddeye (Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir.) de vurgu yaptı.
Konunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne Ek 1 Numaralı Protokol’ün mülkiyet hakkını güvence altına aldığından ve yine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin konut ve iş yerine saygıyı güvence altına aldığından bahseden Atal, AKP’nin 2007’de uluslararası sözleşmeleri Anayasa’ya denk hale getirdiğini ve kendi kazdığı kuyuya düştüğünü vurguladı.
Muhalefet partilerinin görevi yapmaması nedeniyle Meclis’ten geçen düzenlemenin Anayasa ve uluslararası sözleşmelere aykırı olması sebebiyle “yok hükmünde” olduğunu ifade eden Atal, Hatay’ın ve demografik yapısının Türkiye Cumhuriyeti için “milli güvenlik meselesi” olduğunun altını çizdi.
Avukat İsmail Hakkı Atal, yurttaşlardan yoğun alkış alan konuşmasını Ulu Önder Atatürk’e atıfla “Hatay bizim şahsi meselemizdir” sözleriyle bitirdi.
İşte Atal’ın Samandağ’da yaptığı konuşma: