Balbay: Bahçeli’den gelecek tazminatla Kızılay’dan çadır alacağım

MHP lideri Bahçeli, 23 Şubat tarihli yazısını işaret ederek, Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay'a “sapık”, “edepsiz”, “kemiksiz” sözleriyle hakaret etti. Balbay, Bahçeli'nin hakaretlerine sosyal medyadan yanıt verdi. Mahkeme yolunu işaret eden Balbay, Bahçeli'den alacağı tazminatla, Kızılay'dan çadır satın alıp deprem bölgesine göndereceğini söyledi. Balbay, Bahçeli'yi kızdıran o yazısında, “Depremin üzerinden iki hafta geçti. İnsanlar hâlâ başını sokacak çadıra muhtaç. Gördük ki çadır devleti bile değiliz” ifadelerini kullanmıştı.

featured

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında isim vermeden Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay’a hakaretler yağdırdı.

Balbay’ın 23 Şubat Perşembe günkü “Haykırmak istiyorum!” başlıklı köşe yazısına işaret eden Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

“Geçmişte CHP’den milletvekili seçilen bir kalem sahibi işgal ettiği bir gazete köşesinde 23 Şubat’ta şöyle yazmıştır: ‘Depremin üzerinden iki hafta geçti. İnsanlar hala başını sokacak çadıra muhtaç. Gördük ki çadır devleti bile değiliz’. Türkiye’yi çadır devletinin bile aşağısına çekmeye çalışan bu sapık milletvekili ve çürük köşe yazarı edepsizdir, kemiksizdir, ciğersizdir, vicdanını da kin ve nefret sarmıştır. Utanması, ar etmesi gereken bu utanmaz devlet ve millet karşıtlarıdır.”

Bahçeli’nin hakaretlerine Balbay, sosyal medyadan yanıt verdi.

Balbay, “Sayın Bahçeli’nin bana yönelik sözlerini reddediyorum. Yargının bir karar vereceğini düşünüyorum. Ola ki tazminata hükmederse, bu parayla Kızılay’dan çadır satın alıp deprem bölgesine göndereceğim” dedi.

BALBAY NE YAZMIŞTI?

Bahçeli’yi kızdıran o yazıda Balbay şöyle yazmıştı:

“Depremin üzerinden iki hafta geçti. İnsanlar hâlâ başını sokacak çadıra muhtaç. Gördük ki çadır devleti bile değiliz!

30 kişi 15 metrekarelik yerde yaşamaya çalışıyor. Depremden kurtulup hayatta kalanlar ayakta kalmış, oturacak yeri yok. Kardan, soğuktan korunacak yer bulan şükrediyor. Kamyon kasaları ev, tahta sandalyeler yatak olmuş…

Kabile devletlerinde kabile reisi bu durumu görse ar eder…

Haykırmak istiyorum:

Görmüyor musun?

Enkazdan kurtulanlar yaşadığına pişman. Ailesinin yarısını kaybeden bir kadın, kalan yarısını nasıl hayatta tutacağını düşünüyor kara kara. Güçlükle bulabildiği çadırda çocuklar nöbetleşe uyuyor. Nasılsın diye soranlara, dolu gözlerle bakıp sesleniyor:

– Her gün ölüyorum!

Kadının sesi insanın kulaklarını deliyor.

Haykırmak istiyorum:

Duymuyor musun?

***

İnsan evini kaybeder, işini kaybeder… Bunlara yeniden kavuşabileceğini düşünür. Ama insanlar, “Çocukluğumu kaybettim”, “Şehrimi kaybettim” diyor. Sen, “Daha iyi olacağız” diyorsun.

Haykırmak istiyorum:

Kılın kıpırdamıyor mu?

Kalkınmayı, büyümeyi, yatırımı her şeyi beton olarak gördün. Şimdi depremin getirdiği bu büyük yıkımı da sadece beton olarak görüyorsun. Bir yılda yeniden şehirler inşa etmekten söz ediyorsun. Oysa deprem bölgesindekiler önce insanlığın inşa edilmesini istiyor. “Bize hemen ev yapın”, “Burada yeniden binalar yükselsin” diyen yok. “Güven istiyoruz” diyen var. İnsanlar bu en zor günlerinde devlet kurumlarının yanında olduğunu hissetmek istiyor.

Gel gör ki ortada kurallarıyla işleyen, koordineli kurumlar yok. Her kurum kendi başına, adeta başı kesik tavuk gibi…

Haykırmak istiyorum:

Anlamıyor musun?

Milyonlarca üniversite öğrencisinin yaşamını allak bullak ettin. Öğrenci yurtlarını apar topar boşalttırdın, kampusları boşalttırdın… Tüm üniversite öğrencilerini de depremzede yaptın. Şimdi herkes bundaki amacını sorguluyor.

“Gençlerin hayrına değil ama acaba kimin hayrına” diye soruyor. Zaten gelecekten ümidini kesmiş olan gençlerin bugününü de kararttın.

Haykırmak istiyorum:

Hissetmiyor musun?

Depremin merkez üssü belli. Kahramanmaraş, Hatay… Ama bu büyük doğa olayının, afete nasıl dönüştüğü ortada. Enkaz altında kalan canların yanında bir de enkaz altında kalan ruhlar var. Şimdi o ruhları düşünemez hale getirmek istiyorsun. Âlem sersem millet kör mü?

Devleti çökerten depremin merkez üssü de Ankara!

Depremden günler sonra, “Sorumluları tek tek bulup hesap soracağız” diyorsun. Tek tek aramana gerek yok, sorumlu tek!

Haykırmak istiyorum:

Aynaya bakmıyor musun?

***

Bütün bunların üstüne defter tutuyoruz diyorsun. Günü gelince açacakmışsın… Senin defterin ne olacak? Millete hizmet edeceğine, milleti tehdit ettin…

İstifa müessesesini harekete geçireceğine, istifadenin temellerini attın…

Devlet kurumlarını bir hizmet aracı haline getireceğine, tam bir hezimet görüntüsü yarattın…

Enkaz altından günlerce ses geldi, senden ses gelmedi…

Deprem olmasaydı, bugünlerde imar affındaki genişlemeyi anlatıyor olacaktın. Uzata uzata çıkardığın imar affı, imar afeti oldu… Haykırmak istiyorum:

Görmüyor musun?

İşitmiyor musun?

Anlamıyor musun?

Hissetmiyor musun?

İnsan mısın?”

Balbay: Bahçeli’den gelecek tazminatla Kızılay’dan çadır alacağım

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. kızılaya para ödersen gene düzeni beslemiş olursun balbay git bizzat depremzedeye ver.

  2. 28 Şubat 2023, 16:30

    Erdoğan kötü olabilir ama kimse Türk devletine çadır devleti diyemez. Çünkü Balbayın bu hakareti Erdoğana değil, türk devletinedir. Sayın Balbay belkide türk devletine karşı yaptığın hakaretten dolayı ödeyeceğin tazminat ile bahçeli çadır alıp deprem bölgesine götürür.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!