Erdem Atay / Veryansın Tv
Necip Hablemitoğlu’na suikast davasında mahkeme heyeti ara kararını açıkladı. Buna göre soruşturma sürecinde bilgi sahibi sıfatıyla ifade veren isimler, mahkeme huzurunda tanık olarak dinlenecek.
Sanık Enver Altaylı’nın daha önce FETÖ üyeliği ve casusluk suçlarından mahkum edildiği dosya ile sanık Ahmet Tarkan Mumcuoğlu’yla bir dönem Kazakistan’da görev yapan ve casusluk suçlamasıyla yargılanmasına devam edilen Metin Gürcan’ın dosyaları ilgili mahkemelerden istenecek.
Sanıkların HTS kayıtlarının karşılaştırılması için bilirkişi tayin edilecek, ayrıca sanık Mumcuoğlu’nun Kazakistan’dan Kıbrıs’a oradan Türkiye’ye gelerek cinayeti işlediği iddiasına ilişkin o tarihte Kıbrıs telefon numaralarından hangi sanıkların arandığının tespiti yapılacak.
Cinayet tarihinde sanıkların kullandıkları telefon hatlarının kimlerin adına kayıtlı olduğu araştırılacak, sanıklardan emekli asker olanların özlük dosyaları ilgili kuvvet komutanlığından istenecek.
“Delillerin tamamının toplanmamış olması”, “tanıkların daha dinlenmemiş olması” ve “kaçma şüphesi” nedeniyle bu aşamada adli kontrol şartının yetersiz kalacağı gerekçesiyle sanıklar Altaylı, Göktaş, Mumcuoğlu, Bozkır, Köstem ve Emek’in tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi.
Duruşma 15 Mayıs’a ertelendi.
NELER YAŞANDI?
18 Aralık 2002 tarihinde Ankara’da cinayete kurban giden Akademisyen Necip Hablemitoğlu davasında savcı Zafer Ergün mütalaasını verdi. Tüm tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamını talep eden savcı, gazeteci Zihni Çakır, eski bakan Halil Şıvgın, Enver Altaylı’nın yardımcısı Nizamettin Afşar, emekli ÖKK personeli Altan Bora ve yazar Ergün Poyraz’ın mahkemede dinlenme talebini kabul ettiği yönünde mütalaa verdi.
Savcı, Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun’un dinlenmesininde de ilerleyen aşamalarda mahkemenizin takdirine bıraktığını belirtti.
Savcı mütalaasında telefonların HTS kayıtlarının bilirkişi raporunun talep edilmesinin, Tarkan Mumcuoğlu’nun eşinin, Kazakistan’da 2002 tarihinde askeri ataşe olan Gürsel Tokmakoğlu’nun tanık olarak dinlenmesinin reddini istedi.
ALTAYLI’NIN AVUKATINA SUÇ DUYURUSU
Savcı aynı zamanda Enver Altaylı’nın kızı ve avukatı olan Dilara Yılmaz hakkında da savcıya ‘yalancı ve kötü niyetli’ dediği için suç duyurusunda bulunmasını talep etti. Enver Altaylı’nın 16. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyasında bulunan, içinde Hablemitoğlu adının geçtiği belge ve dökümanların dava dosyasına kazandırılmasını talep eden savcı Zafer Ergün, eski Bakan Halil Şıvgın’ın da HTS kayıtlarını talep etti.
‘HTS KAYITLARI HATALAR OLSA DA DOĞRU’
Savcı mütalaasında sanıkların ve sanık avukatlarının HTS ve baz kayıtlarına müdahale edildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını söylerken, “HTS kayıtlarında her ne kadar hatalar görünse de çoğunun doğru olduğu sabittir” ifadesini kullandı. HTS ve baz kayıtlarının en düzgün şekilde soruşturma dosyasına girdiğini, istenildiği takdirde GSM operatörlerinden ve MİT’ten sordurulabileceğini vurgulayan Savcı Ergün, mahkemede oldukça tartışma konusu olan tetikçi olduğu iddia edilen Ahmet Tarkan Mumcuoğlu’nun cinayet günü Türkiye’de olup olmadığı konusunda da çok dikkat çeken iddialar paylaştı.
KIBRIS’TAN MUSTAFA ÖZCAN DA ARANMIŞ!
Tarkan Mumcuoğlu’nun 5 Aralık 2002 ile 25 Aralık 2002 tarihleri arasında aile üyeleriyle görüşme yapmadığını hatırlatan Savcı Ergün, Kıbrıs’ta uluslararası çağrı taşımacılığı yapan bir hattan cinayet tarihlerinde hem Fikret Emek’in hem de Tarkan Mumcuoğlu’nun eşinin arandığını, cinayetten 2 saat sonra aynı numaranın sanıklardan, kaçak FETÖ’cü Mustafa Özcan’ı da aradığını açıkladı. İddianamede Kıbrıs’tan aranan kişinin tetikçi olduğu iddia edilen Tarkan Mumcuoğlu olduğu öne sürülmüştü.
ALTAYLI: TAHLİYEMİ İSTEMİYORUM
Savcının mütalaasını ardından sanık ve sanık avukatlarına söz verildi. Sanıklardan Enver Altaylı haricinde tüm sanıklar tahliyesini istedi. Altaylı, “Tahliyemi istemiyorum. İster terörist, ister casus, ister katil deyin” ifadesini kullandı.
GÖKTAŞ: BİZ HİÇ KATİLE BENZİYOR MUYUZ?
Azmettirici ve cinayeti organize ettiği iddia edilen kişi olan Mustafa Levent Göktaş da mütalaanın ardından gözyaşlarını tutamadı. “Biz hiç katile benziyor muyuz? Bir tane maddi delil göstersin, bizi Kızılay’da asın, yakın” diyen Göktaş, “Savcı Bey bizi niye sevmiyor, anlamıyorum, ailemle yaşamak istiyorum, öldük bittik ya! 5 buçuk yıl Ergenekon’da yattım şimdi de burada yatıyorum. Perişan haldeyiz, çoluğumuz çocuğumuz var” ifadesini kullandı.
‘ALTAN BORA AYAĞIMI ÖPTÜ’
Kendisi hakkında dikkat çeken ifade veren emekli ÖKK mensubu Altan Bora hakkında da Göktaş, “Altan Bora savcılığa çağırıldığında ayağımı öptü, yayımda gel, birlikte gidelim diye Kuran çarpsın ya. Altan Bora’nın FETÖ’den soruşturması vardı, ben gittim kefil oldum, kurtardım” diye konuştu.
LEVENT GÖKTAŞ GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Savcıya, “Armızda husumet varsa söyleyin, bana ne gıcıklığınız var söyleyin, ben subay çocuğuyum ya, ben Çerkez’im, hep ülkemizi sevdik, ben anlamıyorum ya” diyen Göktaş, gözyaşları içerisinde şunları söyledi:
“Bir günah işledik, gittik Bulgaristan’a kaçtık. 105 gün hücrede kaldım. Evde yatırın beni, 10 yıl yatarım, 20 yıl yatarım. Çocuklarımı özlüyorum, 2 buçuk yaşında ve 5 yaşında çocuğum var. Öleceğim valla ya! Bizim yaşamaya hakkımız yok mu ya! Gerçekten ağrıma gidiyor.”
