Boşanılan eşe karşı işlenen suçlarda ceza artırılıyor

featured

AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, ‘Teklifle 4 kanunda değişiklik yapıyoruz, kanun 27 maddeden oluşuyor. Boşanılan eşe karşı işlenen suçlarda da ceza artırılacak’ dedi.

Akbaşoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, hem Yargı Reformu Strateji Belgesi hem de İnsan Hakları Eylem Planı hazırlanma sürecinde katılımcı bir anlayış benimsendiğini anımsatarak geniş tabanlı görüş alışverişinde bulunularak bu tekliflerin hazırlandığını söyledi.

Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin açıklandığı günden bugüne, önemli reformların hayata geçirildiğini anlatan Akbaşoğlu, “1. Yargı Paketi’yle ifade özgürlüğü ve onarıcı adalet kapsamında mağdur hakları güçlendirilmiş, hak arama yolları genişletilmiş, soruşturma evresinde tutuklama süreleri sınırlandırılmış, seri muhakeme ve basit yargılama gibi alternatif usuller ceza muhakememizde yerini almıştır. 2. Yargı Paketi’yle de koşullu salıverilme oranları yeniden belirlenmiş, özel infaz usulleri geliştirilmiş ve infaz hakimliği müessesi güçlendirilmiştir. 3. Yargı Paketi’yle de hukuk yargılamalarının daha hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesine imkan sağlayan düzenlemelere yer verilmiştir.” diye konuştu.

Akbaşoğlu, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı’ndaki amaç ve hedefler doğrultusunda faaliyetlerin yürütüleceğini, bunların yol haritası olarak esas alınacağını bildirdi. Bu doğrultuda 4. Yargı Paketi’ni hazırladıklarını belirten Akbaşoğlu, 4. Yargı Paketi ile Ceza Muhakemesi, Türk Ceza, İdari Yargılama Usulü ve Anayasa Mahkemesi kanunları olmak üzere 4 kanunda değişiklik yapıldığını ifade etti. Kanun teklifinin 27 maddeden oluştuğuna işaret eden Akbaşoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Teklifle yargı bağımsızlığı ve adil yargılama hakkının güçlendirilmesi, hukuki öngörülebilirlik ve şeffaflığın geliştirilmesi, kişinin maddi ve manevi bütünlüğü, özgürlüğü ve güvenliği ile özel hayatının korunmasında daha etkin adımların atılması, insan hakları konusunda üst düzey idari ve toplumsal farkındalığın artırılması amaçlarına yönelik öncelikli faaliyetlerin gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Böylece İnsan Hakları Eylem Planı’nda yer alan amaçları gerçekleştirmek noktasında önemli bir adımı daha atmış oluyoruz.”

Akbaşoğlu, Teklifte yapılması öngörülen değişiklikleri şöyle sıraladı:

“Kadına yönelik şiddete karşı mücadelemizi çok yönlü ve bütüncül bir yaklaşımla ve sıfır tolerans ilkesiyle yürütüyoruz. Ülkemizde tek bir kadının dahi şiddete uğramasına asla ve kata tahammülümüzün olmadığını bir kez daha yineleyerek bunu Ceza Kanunundaki düzenlememizle somut bir hale dönüştürüyoruz. Türk Ceza Kanunu’nda yer alan kasten öldürme, yaralama, eziyet ve kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarıyla ilgili boşanılan eşe karşı, bu suçların işlenmesi durumunda nitelikli hal olarak ceza artırımına neden olacağı somut bir düzenlemeye bağlanıyor.”

İdarenin 60 günde cevap verme süresini, 30 güne indireceklerini açıklayan Akbaşoğlu, idari yargıya başvurma süresinin ise vatandaş yönünden aynen devam ettiğini, 60 günlük hak süresinin de korunduğunu söyledi.

Bilişim suçları ile banka ve kredi kartlarına ilişkin suçlarda mağdurun oturduğu yer mahkemesinin de yetkili olacağını dile getiren Akbaşoğlu, kolaylaştırıcı bir düzenleme getirdiklerini dile getirdi.

Akbaşoğlu, tebligatlar, dosyada varsa tüm taraflara ayrıca telefon, telgraf, e-posta gibi yollarla da bildirilmesini ilave bir düzenleme olarak sunduklarını kaydetti.

TUTUKLANABİLME KOŞULLARI

Akbaşoğlu, ifadesi alınmak amacıyla yakalan kişi mesai saatleri dışında ve tatil günlerinde belirtilen tarihte, ilgili yargı merciinde olacağını taahhüt ederse her yakalama emri için bir kez geçerli olmak üzere Cumhuriyet Savcısı tarafından serbest bırakılmasının emredilebileceğini, yargı merciine gitmemesi halinde 1000 TL idari para cezası verileceğini bildirdi.

Katalog suçlarda bir kişinin tutuklanabilmesi için kuvvetli suç şüphesinin somut delillere dayanması gerektiğine ilişkin bir düzenlemeyi de getirdiklerini ifade eden Akbaşoğlu, “Tutuklama kararlarında adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağını gösteren delillerle ilgili de eğer adli kontrole değil de tutuklamaya karar verilecekse niçin adli kontrol kararı verilmediğinin gerekçesinin de bu kararlarda yer alması gerektiğine ilişkin bir düzenlemeyi getiriyoruz.” dedi.

‘KONUTTA GEÇEN İKİ GÜN CEZANIN MAHSUBUNDA BİR GÜN OLACAK’

Akbaşoğlu, konutunda bulunmayı gerektiren adli kontrol uygulamasında, konutta geçen iki gün, cezanın mahsubunda bir gün olarak hesaplanacağını dile getirerek “Şüpheli veya sanığın adli kontrol yükümlülüğünün devam edip etmemesine en geç 4 ayda bir soruşturma evresinde Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine sulh ceza hakimi, kovuşturma evresinde ise resen mahkemece karar verileceği hüküm altına alınıyor.” diye konuştu.

Adli kontrol altında geçecek süre, ağır ceza mahkemesinin görev alanına girmeyen işlerde en çok 2 yıl olarak belirleneceğini, bu sürenin zorunlu hallerde gerekçesi gösterilerek bir yıl daha uzatılabileceğini anlatan Akbaşoğlu, “Ağır Ceza Mahkemesinin görev alanına giren işlerde ise adli kontrol süresi en fazla 3 yıl. Bu süre zorunlu hallerde gerekçesi de gösterilerek 3 yıl daha uzatılabilecek. Terör suçlarında ise bu uzatma süresi en fazla 4 yıl olacak.” ifadelerini kullandı.

Boşanılan eşe karşı işlenen suçlarda ceza artırılıyor

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!