AKP’li eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Ekopolitik Düşünce Merkezi’nin düzenlediği “Demokrasiyi Yaşatmak ve Güçlendirmek” konferansına katıldı.
Burada bir konuşma yapan Arınç, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’a ağır ifadelerle seslendi.
“Eski marksist yeni faşist” olarak tanımladığı Uçum için “fırıldak” ifadelerini kullanan Arınç, “Nasıl döndün sen, nasıl fırıldak oldun böyle?” diye konuştu.
Arınç’ın etkinlikteki konuşmasından öne çıkanlar:
“Çok sekülerleştik biz, sekülerleşmek kötü bir şey değil ama inançlı olmaktan, dindar olmaktan, ölçüsünü ona göre korumaktan sekülerleşmeye gidince birden, iki yüz kilometre hızla giden arabanın sert bir virajda tepetaklak gitmesine döndük. Türkiye’de bunu başkaları da yaşıyor. Adam geçmişte marksist; komünist partisi ile ilişkisi var. Onların avukatlığını yapmış vesaire…
Ama şimdi bakıyoruz devletten daha fazla devletçi, faşistten daha fazla faşist, bilmem neden daha fazla bilmem ne… Sen kimin yarisin yavrum, her yanın oynak? Nasıl döndün sen, nasıl fırıldak oldun böyle? Kimseyi eleştiremiyoruz. Çünkü 22 senedir biz varız. İlk 10 senesi altın dönemdi. Sonrası başka bir şey. Liberal demek özgürlükçü demektir. Liberalliğin de bir ahlakı vardır.
‘CÜBBELİ-CÜBBESİZ PALYAÇOLAR…’
Bir toplumsal çöküş var. İnançlarda da çöküş var. Müslümanlık anlayışında bile bir gerileme-yok olma var. İslam’a ait güzel örneklerin kaybolduğu, birtakım cübbeli-cübbesiz palyaçoların ortalıkta endam ettiği bir dönemdeyiz.
‘AÇILIM’ MESAJI: BİZZAT MHP YÖNETMELİ
Kart kurttan bahsederek herkesin Türk olduğunu düşünen, hatta dünya Türk olsun diye dernekler teşkilatı bile kuran bir anlayış nasıl olur da bunu söyler? Şaşırdım, ikinci olarak da sevindim. Tabii DEM’liler geliyorlar, partilerle görüşüyorlar. Ne olacak diye bakıyoruz, süreci okumaya çalışıyorum. Bir şekilde çıksın, örgütün silah bıraktığını açıklasın ve örgüt silah bıraksın. Bu işin belki yüzde onu. Yüzde doksan ne olacak? Çünkü süreç içerisinde karşımıza çıkanlar anadilinde resmi eğitim istiyorlar, Amerikan vatandaşlığı istiyorlar. Demek ki bunlar söz konusu değil. Yani bu kadarının bile bir faydası olacaksa hiç kimse set çekemez.
‘SOYLU’NUN YALANCISIYIM’
Amerika’nın direkt kontrolünde olan gruplar buna ne der? İçeride benim bildiğim terörist kalmamış, ben Soylu’nun yalancısıyım. Ayakkabı numarası bile belli olan birkaç yüz kişiden bahsediliyor. Demek hedef onlar değil, hedef dışarıda. Bir rivayete göre 100 binin üzerinde, bir rivayete de göre de en az 40 bin civarında silahlı gruplar.
Bunları ne kadar etkileyecek, hep deneme yanılmalarla gidiyoruz. Ümit ediyorum, kesinlikle hafife almıyorum ama tecrübeme dayanarak söylüyorum DEM Parti’nin inisiyatifinde bir gidiş kesinlikle eksik olur. Düşünebiliyor musunuz içlerinde bir belediye başkanı var ama 3 defa görevden alınmış, yerine kayyım atanmış.
‘TOPAL ÖRDEK GİBİ…’
Meclis Başkan Vekili var, hala mahkemelerinden birkaç tanesi devam ediyor, cezaevine girdi-çıktı. Onları seviyorum ve takdir ediyorum yanlış anlaşılmasın. Ama DEM Parti bu heyetle bir partinin karşısına gittiği zaman… Topal ördek gibi afedersiniz. Yahu sen gelmişsin, cezaevine gireceksin, sen neyi temsil ediyorsun? Siyaseti hakkıyla temsil eden, içimizden başka bir ekip de olabilir diye düşünebilirler. Yarın orada ne yapacağını kimse kestiremez.”
Ama daha neler!Söyleyen kim?Fetönün Nato’nun işbirlikçiliğin yari fırıldak dönek diğer fırıldak döneğe ağıt dökmüş.Peh!