İstanbul Çağlayan Adalet Sarayı’nın önünde yaşanan terör saldırısı gündemdeki yerini koruyor.
DHKP-C üyesi oldukları açıklanan iki saldırgan, adliyeye gitmek üzere metrobüsten indikten sonra, devriye atan ve kendilerine kimlik soran polislere biber gazı sıktı, ardından koşmaya başlayıp o esnada ateş açtı.
Emrah Yayla ve Pınar Birkoç isimli saldırganlar, olay yerinde etkisiz hale getirildi. Olayda Dilfıraz Karataş isimli kadın hayatını kaybederken, üçü polis 6 kişi yaralandı.
Saldırganların asıl planlarının ne olduğu ise hâlâ merak konusu. Adliyeye giderken polis tarafından durdurulmasalar nasıl bir eyleme imza atacakları sorusu henüz yanıt bulmadı ancak, saldırganların üzerinden çıkan bazı materyaller çeşitli tahminlere neden oldu. Öte yandan öldürülen saldırganlardan Pınar Birkoç’un yine DHKP-C’den yargılanan ablasının aynı gün Çağlayan Adliyesi’nde duruşmasının olması bir başka ayrıntı.
TUTUKLU KAÇIRMA PLANI MI REHİN ALMA MI?
Yeni Şafak’ın saldırıyla ilgili haberinde, teröristin ablasını kaçırma veya mahkeme heyetini rehin alma planı yapmış olabileceği iddiası ortaya atıldı.
Haberde şöyle denildi:
“Etkisiz hale getirilen örgüt üyelerinin çantasından ve üzerlerinden de 48 mermi, çok sayıda plastik kelepçe, biber gazı ve niteliği henüz belli olmayan bir düzenek çıktı.
Teröristlerin, adliyenin yerleşkesine adı verilen ve 2015 yılında öldürülen şehit savcı Mehmet Selim Kiraz olayının bir benzerini devreye koymaya çalıştıkları değerlendiriliyor.
Diğer yandan teröristlerden Pınar Birkoç’un ablası Necmiye Birkoç’un, Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşmasının olduğu güne rastlayan saldırıya ilişkin, teröristlerin adliyeye girip tutukluyu kaçırma veya mahkeme heyetini rehin alma planı üzerinde duruluyor.”
‘MAHKEME HEYETİNİ REHİN ALIP CANLI YAYIN YAPACAKTI’
Sabah Gazetesi Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek ise “Hiçbir yerde yayınlanmayan bir fotoğrafa ulaştık” diyerek bazı iddialarda bulundu.
Şimşek, teröristlerin gelmeden önce hazırlık yaptıklarını belirterek, “Gelmeden önce hazırlık yaptılar. Pınar Birçok, eyleme gelmeden önce telefonuna canlı yayın düzeneği yüklemiş.
O programla muhtemelen; mahkeme heyeti bir başkan, iki üye veya üç üye de olabilir, kürsüdeki cumhuriyet savcısı olmak üzere yaklaşık 5 kişiyi etkisiz hale getirip orada derdest ettikten sonra canlı yayını açacaklardı. Dünyaya ve sosyal medyadan yayın yapacaklardı” iddiasında bulundu.
