Erdoğan: Gıda güvenliği milli güvenlik meselesi

featured

3. Türkiye Tarım Orman Şurası’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Tarımsal üretimi ekonomik boyutunun üzerinde stratejik bir konu olarak görüyoruz. Türk tarımını küresel şirketlerin kar odaklı çalışan çarkı içinde ezdirmeyeceğiz’ dedi. Erdoğan, ‘Milletimizin gıda güvenliğini garanti altına almak, her ülke gibi Türkiye için de bir milli güvenlik meselesi haline gelmiştir’ ifadelerini kullandı. 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 3. Türkiye Tarım Orman Şurası’na katıldı. Erdoğan, “Dün akşam Ziraat Bankası ile görüştüm. Ziraat Bankamız inşallah çiftçilerimizle, çok daha etraflıca, geniş kapsamlı ve kredide bugüne kadar alışılmışın dışında bir dayanışmayı sürdürecektir” dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarından satırlar başları:

“15 yıl aradan sonra toplanan şurada sektörün tüm paydaşları önerilerini özgürce dile getirme şansı buldu. Sektörle ilgili 7 bini aşkın insan şuraya katıldı. Tarihinin en büyük katılımlı şurasını gerçekleştirmiş olduk.

Şura sırasında sektör temsilcilerinin gerekse dijital platformlarda dile getirilen görüşlerin başımızın üzerinde yeri var. Biz istişare kültürüne dayanışmaya daime önem veren bir kadroyuz. Bizim için değişmez hüküm her işinizde istişare edininiz. Katılım sağlayan herkese şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.

Alınan kararlar tarım ve ormancılık sektörünün önümüzdeki 5 yılına şekil verecektir. Karar almak önemli ama asıl mesele alınan kararları takip edip hayata geçmesini sağlamak. Uygulamaya geçmeyen her karar ne kadar ufuk açıcı olursa olsun havada kalmaya mahkumdur. Cumhurbaşkanı olarak Türk tarımını geliştirecek tüm kararların yakından takipçisi olacağım.

‘HAYVAN İTHALİ İSTEMİYORUZ’

Dün Ziraat Bankası genel müdürümüzle de etraflıca görüştüm. Ziraat Bankamız inşallah çiftçilerimizle, çok daha etraflıca, geniş kapsamlı ve kredide bugüne kadar alışılmışın dışında bir dayanışmayı sürdürecektir. Belki de sizlerle ortaklığa girecek. Biz artık dışardan hayvan ithali yapmak istemiyoruz. Bu konuda atılmış kararlı adımlarımız var.

15-20 yıl öncesine kadar üzerinde durmadığımız obezite, iklim değişikliği, küresel ısınma gibi meseleler insanlığın ana gündem maddesi.  İklim değişikliği sadece gelişmiş ülkeleri etkilemiyor. Su kaynaklarının kıtlaştığı, hava olaylarının öngörülemez haline geldiği ürkütücü bir dönemdeyiz. Geçtiğimiz asırda yeraltı kaynakları için yürütülen mücadele tarım alanları ev su kaynaklarının kontrolü için veriliyor.

‘TARIMSAL ÜRETİM STRATEJİK BİR KONU’

Ülkemiz için güvenlik riski oluşturacak hiçbir adıma müsaade etmedik etmeyeceğiz. İktidara geldiğimiz günden beri tarım alanlarımızın geliştirilmesine su kaynaklarımızın korunmasına özel önem veriyoruz. Tarımsal üretimi ekonomik boyutunun üzerinde stratejik bir konu olarak görüyoruz. Türk tarımını küresel gıda şirketlerin güdümüne sokacak her türlü girişimin karşısındayız.

Temel tarım ürünlerinde dışa bağımlı olmak, en az savunma sanayisinde dışa bağımlılık kadar tehlikelidir. Milletimizin gıda güvenliğini garanti altına almak, her ülke gibi Türkiye için de bir milli güvenlik meselesi haline gelmiştir.

Tarım topraklarımızın miras yoluyla bölünmesini engelleyelim. Özellikle tarımda bu parçalanmayı bölünmeyi engellediğimiz zaman ailece de milletçe de güç kazanırız. Ürünlerin en iyi şekilde değerlendirilmesini sağlayalım. Türk tarımını küresel şirketlerin kar odaklı çalışan çarkı içinde ezdirmeyeceğiz.

’20 YIL ÖNCE NEREDE TOHUM BULURUZ DİYE KOŞTURUYORDUK’

Çiftçilerimize 137,7 milyar lira tarımsal destek sağladık. Ana muhalefetin başı çıkıyor saçma sapan konuşuyor. Benim verdiğim bilgiler gazete küpürlerinden toplanmıyor. Tarımsal hasılada dünyada yedinci, Avrupa’da ise birinci sıradayız. Fındık, kiraz, kayısı ve ayva üretimde dünya lideriyiz. Dünyanın 195 farklı ülkesine bin 690 tarım ürünü ihraç ediyoruz. CHP Genel Başkanı’na buğdayı göster tanımaz. Tarımsal üretim ihracatımızı 17,7 milyar dolara çıkardık. Tarımda dış ticaret fazlamız 4,8 milyar dolara çıktı. Organik ürün sayımızı 150’den 213’e çıkardık. Bu ürünleri ihraç ederek 361 milyon dolar gelir elde ettik. Tohum üretim miktarı bir milyon tona çıktı. 20 yıl önce Avrupa’da Amerika’da nerede tohum buluruz da çiftçimize dağıtırız diye koşturuyorduk.

‘TERÖR ÖRGÜTÜ ORMANLARIMIZI YAKTI’

Ata tohumu projesiyle ülkemiz gen kaynaklarını oluşturan bitki çeşitlerinin koruma altına alınmasını sağlıyoruz. Dünyanın üçüncü büyük tohum gen bankasını Ankara’da hizmete açtık. Gen bankasında 3 bin 400 türe ait 121 bin örnek muhafaza altındadır. Tarımsal nüfusun artması için köye dönüş projesini başlattık. Tarım ve hayvancılıkta bu adımları atarken ormancılığı da ihmal etmedik. Çevreyi korumak için ciddi adımlar attık. Bu yıl bölücü terör örgütü ormanlarımızı yaktığını ifa etti. 11’inci ayın 11’inde saat 11.00’de 11 milyon fidanı toprakla buluşturduk. Bu böyle devam edecek. Ülkemizin 81 vilayetinde 2023 ayrı noktada 11 milyonu ‘Geleceğe Nefes’ adı altında diktik. Ormanlarımız varsa nefes var. Yoksa nefes yok. 11 Kasım’ı Milli Ağaçlandırma Günü ilan ettik. Gelecek nesillere daha yeşil ve güzel daha yaşanabilir bir ülke bırakmış olacağız.

Ülkemizde öyle bir muhalefet var ki böyle hayırlı bir işi bile karalamak istedi. 11 Kasım’da milletin heyecanına ortak olmak varken kasım ayında fidan mı dikilir diyerek yapılan işe çamur atmaya çalıştılar. Yalanları ortaya çıkınca 11 milyon fidanın 9 milyonu kurur dediler. Milletimiz bu olup bitenleri hafızasına kaydediyor. Bunların hepsinin hesabını milletimiz soracak.

‘SU KANUNU ÇIKARACAĞIZ’

40 yıllık siyasi hayatımızda hedeflerimize baktık. İş yapmanın eser üretmenin peşinde koştuk. Şura kararlarından öne çıkanları sizlerle paylaşacağım. Arazi sınıflandırma işlemlerini hızlandırarak bu projeyi 10 yıl içinde tamamlayacağız. Toprak bilgi sistemine dayalı tarımsal arazi kullanma planı hazırlayacağız. Atıl arazilerin tarıma kazandırılması için alternatif modelleri devreye alacağız. Miras mevzuatını geliştirerek tarım arazilerinin bölünmesi sorununa kalıcı çözüm getireceğiz. Kırmızı et sektöründe küçükbaş hayvan eti tüketimini özendireceğiz. Pazardaki payını artıracağız. Küçük ve büyük baş hayvancılıkta yerli ırkların ıslahına yönelik çalışmalara ağırlık vereceğiz. Süt ürünlerinde ve balık işlemede yerli tüketimin artırılmasına gayret göstereceğiz. Üretimde çok daha etkin denetim sistemini kuracağız. Su kaynaklarının korunması için su kanununu çıkaracağız.”

Erdoğan: Gıda güvenliği milli güvenlik meselesi

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. Tarim ve hayvancilikta kendi kendine yetebilen bir ulkeyi kimse kolay kolay dis geciremez.Bir de icraata gecilse

  2. 21 Kasım 2019, 16:39

    Âcil kütüphânecilik servisi: T.i.S.K başkanı Sn. Tuğrul Kutadgobilik, Gıda Teknolojisi dergisine verdiği demeçte, üstad Abdülkadir Duru hazretlerinin «(…) sermayedarlar üreticiliğe koydukları sermayeyi o kuruluş yoluna girdikten sonra isterlerse (geri) çekerler» iznine karşın, “firmalarınızı (zinhar) yabancılara satmayın!” demiş, dergi bu demeci kapaktan duyurmuştur [bkz: (—1—) Abdülkadir Duru, “Ekonomi Örgünöz”, 2.Basım, Özden Yayınları, Dizgi – Baskı Özden Gazetesi Ofset Tesisleri İstanbul-1977, s.133 ve (—2—) Gıda Teknolojisi dergisi, ESM Yayıncılık Adına İmtiyaz Sahibi Cem Kaçmaz, Genel Yayın Yönetmeni Burcu Gürses Kaçmaz, ISSN 1301-1782, Yıl 11, Sayı 12, Aralık 2007, Baskı Özgün Ofset Otosanayi – Seyrantepe – İstanbul].

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!