Çavuşoğlu’ndan ‘Ayşenur Arslan’ tepkisi: İnanamadım

featured

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Halk Tv programcısı Ayşenur Arslan’ın Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı’na yönelik tepki çeken, “İllegal ve suikastçı bir örgüt” ifadelerine tepki gösterdi. 

Halk Tv programcısı Ayşenur Arslan‘a hükümetten ilk tepki Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu‘ndan geldi. “Böyle bir söylemi görünce ben önce inanamadım” diyen Çavuşoğlu “Türk Mukavemet Teşkilatı, KKTC’nin Kuvayı Milliye’sidir” ifadelerini kullandı.

TRT Haber’e konuşan Çavuşoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

“Türkiye’nin pozisyonu gayet açık net biz her iki tarafla da ilişkileri iyi bir ülke olarak ve kendi bölgemizde zaten yeterince çatışma var ilave bir gerginlik olmasın diyen bir ülke olarak bu gerginliğin azaltılması için adımlar atıyoruz.

Temaslarımız devam ediyor; bunların bazıları görünen temaslar bazıları perde arkasında yürüttüğümüz diplomatik çalışmalar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde samimi bir şekilde iki tarafla da görüşmelerimiz devam ediyor.

En son Ukrayna ziyaretimizde Cumhurbaşkanımız bu tutumumuzu açıklamıştır. Burada önemli olan sorunun çözülmesi. Önce gerginliğin azaltılması sonra kalıcı bir istikrara ve huzura bu bölgenin kavuşturulması.

Sorunun kökten çözülmesi belli bir zaman alabilir ama güven alıcı adımların atılması lazım. Her çaba kıymetlidir ama bazıları ben de bu işin içinde varım diyebilmek için atılan adımlar. Burada samimiyetsizliği görüyoruz bazıları da iyilik yapacağım diye gerginliği artırıyor.

Bazıları da megafon diplomasisini tercih ediyor. Bu yeri geldiği zaman faydalı olabilir ama genelde bir faydası yok o nedenle gereksiz açıklamalardan da kaçınılması lazım.

Biz Ukrayna’ya gittiğimiz zaman da gördük işte Rusya bugün işgal edecek yarın işgal edecek, siber saldırı yapacak her gün buna benzer yapılan açıklamalar Ukrayna’da huzursuzluğa sebep oluyor.

Gerçek tablo bu değil, gerçek tabloda gerginlik var mı? Var. Kırılganlık var mı? Var. Bir çatışma olasılığı var mı? Var. Ama bunu bu şekilde bazı batılı ülkelerin açıkladığı gibi megafon diplomasisi ile söylemenin bir faydası yok. Ayrıca çok da abartıldığını düşünüyoruz.

Gerek NATO gerek AGİT düzeyinde uluslararası platformlarda Türkiye olarak bu çabalara katkı sağlıyoruz. İkili ve üçlü düzeyde de elimizden geleni yapıyoruz.”

‘BARIŞ İÇİN DENGELİ POLİTİKA İZLENMELİ’

“Türkiye’nin arabuluculuğundan bahsediliyor. Türkiye her iki ülke ile arası iyi olduğu için çabalarımız da herkes tarafından görülüyor ve takdir ile karşılanıyor. Geçen gün ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile telefon görüşmemizde de bunun önemine vurgu yaptı. Diğer müttefik ve muhataplarımız da aynı şekilde.

Şimdi iki ülke arasında bir arabuluculuk fikri ortaya çıktı. Ukrayna tarafı bunu istiyor hazır. Rusya tarafı ise henüz kapıyı kapatmış değil. Rusya’dan birkaç tarih önerisinde bulunmuştuk ocak ayında olmadı. Şimdi Ruslarda tarih önerisi istedik bu toplantıyı da gerçekleştireceğiz. Diğer kanallardan da bu çabayı sürdürüyoruz. Ruslarla da konuşacağız.

Biz burada çok iddialı davranmıyoruz. Arabuluculuk eş başkanlığını biz BM’de, AGiT’te İslam İşbirliği Teşkilatı’nda farklı ülkelere yürütüyoruz. Dolayısıyla buradaki sorumluluklarımızı biliyoruz. Burada çok iddialı olmadan elimizden gelen çabayı biraz da düşük profilden göstermemiz lazım.

Bu konuda iki tarafın bir araya gelmesi lazım. Bölgede denge politikasının önemi ortaya çıkmaya başladı. Ne Ukrayna ne Rusya ne de başka bir ülkenin tüm ilişkilerini tek tarafa angaje etmesi gerçekçi bir yaklaşım değil. Bölgede barış istiyorsak herkesin herkes ile dengeli bir politika izlemesi lazım.

Biz ne kadar sağlam bir NATO müttefiki olduğumuzu bu süreçte de gösterdik ama aynı zamanda Rusya ile ilişkilerimizin de iyi olması lazım. Diğer bölgedeki ülkelerle de ilişkilerimizin iyi olası lazım. Son zamanda zaten görece olarak ilişkilerimizin iyi olmadığı bazı diplomatik kanalların tam açık olmadığı ülkeler ile de attığımız adımlar bunu gösteriyor.

Batı medyasında çıktığı kadar, batıdaki bazı siyasetçilerin yaptığı açıklamalar kadar karamsar değilim. Ama naif de değiliz. Ciddi bir kriz var bu krizin üstesinden gelmek için herkesin elinden gelen samimi çabayı göstermesi lazım. ABD ve Rusya arasındaki görüşmelerin de kilit önemi olduğunu düşünüyorum.

Bir ülke olarak millet olarak biz bahsettiğiniz tüm konularda ilkesel bir politika izliyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde her zaman ilkesel politikalar izledik. Yanlış gördüğümüz şeyi açıkça söylüyoruz. Başka ülkeler ile de görüş ayrılığı içerisinde olabilirsiniz. Ancak görüş ayrılığı içerisinde olmak o ülke ile çalışmamak anlamına gelmez.

Bazen de bunun avantajı var farklı taraflar ile angajmandaysanız iki tarafı bir araya getirmek sorunu çözmek için adımlar atabilirsiniz. Suriye bunlardan bir tanesi. Biz Rusya ile olsun başka ülkeler ile olsun politikaları ile ilgili bir rahatsızlığımız varsa söylüyoruz. Bu aslında güvenin oluşması için önemli. Karşı tarafta sizin samimiyetinizi ilkesel duruşunuzu görüyor.”

‘İLİŞKİLERİ NORMALLEŞTİRMEK FİLİSTİN DAVASINDAN VAZGEÇMEK DEĞİL’

“İsrail ile bir diyalog başladı yeni hükümet ile birlikte. Yeni dışişleri bakanı iki ülkeli bir çözüme inandığını söylüyor. Şimdi Cumhurbaşkanımız Herzog ile 4 defa görüştü. Başbakan ile görüştü. Ben Dışişleri Bakanı ile görüştüm. Uzmanlar düzeyinde görüşmelerimiz var. İsrail ile ilişkilerimizi normalleştirmek demek Filistin davasındaki temel tutumlarımızdan vaz geçmek anlamına gelmez. Daha önce söylediğim gibi Filistin davası uğruna ilişkileri normalleştirmeyiz.

İki devletli çözüm yolunda her iki tarafla da ilişkisi olan bir ülke olarak geçmişte olduğu gibi katkı sağlayabiliriz.

İşte Rusya ile biz ilişkilerimizi bu düzeyde götürüyoruz. Kabul etmediğimiz şeylere hayır diyoruz. İki tarafında yararına olan ya da bizim yararına olan şeylere evet diyoruz. Ama Rusya bölgede bir aktör ise belli düzeyde Rusya ile çalışmanın önemli olduğuna inanıyoruz.”

TMT TEPKİSİ

“TMT’ye yönelik bir TV programında son derece üzüldüğümüz bir söylem gördük. Büyük bir yanılgının olduğuna inanmak isterim. Çünkü TMT KKTC’nin Kuva-i Milliye’sidir. TMT’nin mafya ve diper illegal faaliyetler ile birlikte anılması hepimizi üzer. Dün akşam böyle bir söylemi görünce ben önce inanamadım. Bir daha dinledim. Açıkça bir hanımefendi bir televizyon programında bu söylem içinde olduğunu gördük. Çok da üzüldük. Umarım bir düzeltici açıklama yaparlar. Gördüğüm kararı ile dün hem KKTC’de hem de Türkiye’de infial yarattı bu açıklama konusunda dikkatli olmak lazım.”

Çavuşoğlu’ndan ‘Ayşenur Arslan’ tepkisi: İnanamadım

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!