Habertürk yayınında Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtlayan Destici, “Kızılay’dan, yöneticilerinden beklenen nedir? Bu deprem olduktan sonra, depolarında kaç tane çadır varsa tamamını bir saniye bile bekletmeden bölgeye sevk etmeleri gerekirdi. Daha sonra imal ettikleri hepsini de hiçbir yere satmadan direkt bölgeye ücretsiz olarak göndermeleri gerekirdi. Burada akıl devre dışı kalmış, çok açık ve net söyleyeyim” dedi.
‘GEREĞİNİ YERİNE GETİRMESİ GEREKİR’
Açıklamasının devamında Kızılay yönetimini istifaya çağıran Destici, “Sorumluluk sahibi olanların gereğini yerine getirmesi gerekir. Herkes biliyor gereğinin ne olduğunu. Mutlaka, sorumluluklarının gereği neyse, görevini daha ehil, daha güzel şekilde yapabilecek kadrolara bırakmaları gerekir. Çünkü aynı zamanda burada bir vebal vardır. ‘Çadırı sattığımız dernek de zaten çadırı götürüp depremzedelere kuruyor’ gibi bir savunma olmaz. Burada önemli olan Kızılay’ın ne yaptığıdır, vatandaş ona bakıyor, sonrasının bir anlamı yok” şeklinde konuştu.
‘ŞİRKET KURMASINI DA DOĞRU BULMUYORUM’
Kızılay’ın bir hayır kurumu olduğunu ve bağışlarla yürüdüğünü ifade eden Destici, şöyle devam etti: “Gıda için de aynısı, elinde ne varsa tamamını deprem bölgesine sevk etmesi gerekir. Neticede bir hayır kurumu, bağışlarla yürüyor. Ben şirket kurmasını da doğru bulmuyorum, birileri doğru bulabilir. Geçmiş dönemlerde de kurulan şirketleri var. Kızılay ve benzeri kurumların şirket kurmalarını da doğru bulmuyorum. İşte kurdukları zaman bu tür tartışmaların içinde kalırlar.”
dernekler kamu yararına çalışır. belki konu dışı ama, bir görme engelli derneğinden beyaz baston istedim. ancak kargo parasını bana ödetti. yani Türkiye’de her şey bozulmuş, yozlaşmış.