Ahmet Davutoğlu kontrolündeki Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, HDP’yi muhatap kabul etmemenin bir çıkar yol olmadığını iddia ederek, ‘Cumhurbaşkanı’nın HDP ile görüşmesi devlete ne kaybettirir?’ ifadelerini kullandı.
Karar gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, PKK’nın yasal partisi HDP’nin yeniden muhatap kabul edilmesi gerektiğini öne sürdü. Davutoğlu’na yakınlığıyla bilinen Taşgetiren’in “Anneler, HDP, dağ, devlet” başlıklı yazısının satırbaşları şöyle:
“(…) Şu anda HDP, adeta devlet tarafından dışlanmış durumda.
Buna rağmen, ilginç, mesela Beştepe’nin muhatap kabul etmediği HDP’nin iki üyesi her ay bir hafta süreyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni yönetiyor. Ne yapacaksınız? Meclis Başkanı Mustafa Şentop’un HDP’yi muhatap almama lüksü var mı?
Bir de işin, siyaseten kullanılma zemini oluştuğunda ortaya çıkan “pragmatizm” boyutu var. Terörist başına “elçi” gönderiliyor, mektubu Kürt seçmene sunuluyor, bir başka kırmızı bültenli terörist devletin tv’sine çıkarılıyor. İnsanın aklına “Acaba Kandil’den birisi ‘HDP’ye oy vermeyin’ çağrısı yapsa o da devlet televizyonundan yayınlanır mıydı?” sorusu gelmiyor değil.
Diyarbakır’daki annelerin isyanı sonuna kadar haklı. HDP dağa çıkışta sorumlu olmasaydı bile, annelerin eylemi devlet kurgusu olsaydı bile, bu sese ilgi göstermeli, anneleri dinlemeli, annelerle birlikte Dağ’ı sorgulamalı idi. HDP’ye “Terörle arana mesafe koy” noktasında her şey söylenmeli. Bunda şüphe yok.
Ama devletin de HDP’yi muhatap kabul etmemenin bir çıkar yol olmadığını, aksine bunun HDP’ye ilgiyi yok etmek yerine beslediğini, Kürt vatandaşlarda “dışlanma” duygusu oluşturduğunu, bunun da hiç istenmese bile Dağ’ın ekmeğine yağ sürdüğünü görmesi gerekir.
Şunu diyorum: Cumhurbaşkanı’nın HDP ile görüşmesi devlete ne kaybettirir? Meseleye parti gözüyle değil ülke gözüyle baktığımızda…”
AMERiKAN emperyalizminin hiçbir ülkeyi bölmediğini, fakat «emrindeki adam sayısı kadar memleket yaratmak» mecbûriyetinde olduğunu savunan MÜMTAZ SOYSAL hocayı mehaz gösterse idi, daha “impressive” (tr. etkileyici) bir çağrı yapmış olurdu [bkz: Mümtaz Soysal, «Ürdün’deki Temel Dâva» (3 sütun üzerine) başlıklı Haftanın Bıraktıkları köşesi yazısı, Yeni İstanbul gzt., Sahibi Yeni İstanbul Neşriyat Ltd. Şirketi Sahiplerinden Habib Edib – TÖREHAN, Neşriyatı fiilen idare eden Yazı İşleri Müdürü Metin Doğanalp, Yıl 8 ─ Sayı 2682, 05 Mayıs 1957 ─ Pazar, Basıldığı Yer Yeni İstanbul Neşriyat Limited Şirketi Matbaası Beyoğlu Müellif Caddesi 6-8, s.2].
Pkk ile hdp aynı. Erdoğanın asla kabul etmemesi gerekiyor. Hatta hdp nin kökten kapatılma zamanı geldi.
Davutoğlu başbakan olduğunda böyle demiyordu şu andaki hükumet hdp ye yaklaşımı neyse Ahmet Davutoğlu da aynısını düşünüyordu bu iki yüzlulük değlmi .Demekki hep kendi çıkarını düşünüyor
Yuh be yazıklar olsun sana davutoğlu bizde seni adam bilirdik vatanını seven efendi biri olarak tanimstik. Meğer siyasi çıkarları için devletle pkk yi masaya oturtmaya çalışacak kadar… karaktersizmissin.