Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Konya Ticaret Odası’nda düzenlenen programda Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe ile temmuz ayı dış ticaret verilerini açıkladı.
Bakan Muş, yılın ilk 7 ayında 144,4 milyar dolar ihracat gerçekleştiğini belirterek, “Bildiğiniz üzere Türkiye, ihracatta 2021 yılında yakaladığı başarıyı 2022 yılının ilk 7 ayında da devam ettirmiştir. Geride bıraktığımız temmuz ayında ihracatımız, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 13,4 artışla 18,6 milyar dolar olmuştur. Bu değer şimdiye kadar ölçülmüş en yüksek temmuz ayı ihracat rakamıdır.” dedi.
Bakan Muş, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye, 2022 yılının ilk 6 ayında olduğu gibi 7’nci ayda da en yüksek aylık ihracat değerini yakalamış, 7’de 7 yaparak rekorlar serisini sürdürmüştür. Yılın ilk 7 ayında ülkemiz toplamda 144,4 milyar dolar ihracat gerçekleştirmiştir. Temmuz ayında dış ticaret hacmimiz, geçtiğimiz yıla göre yüzde 28,7 oranında artışla 47,7 milyar dolara yükselmiştir. Temmuz ayı ithalatımız ise 29,1 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.”
‘KÜRESEL ENFLASYON REKOR SEVİYELERE ÇIKMIŞTIR’
Küresel ticaret rakamları ile ilgili de bilgiler veren Bakan Muş, “Küresel ekonomide Covid-19 salgını ile baş gösteren dengesizlik, 2 yıldır devam etmekte ve gelen yeni şoklarla daha da artmaktadır. Küresel tedarik zincirlerindeki bozulmalar ve arz-talep dengesizliklerine Ukrayna’daki savaş da eklenmiş, bu durum gerek enerji gerekse tarım ürünleri fiyatlarında ciddi artışlara neden olarak küresel enflasyonu rekor seviyelere çıkarmıştır. Buna karşın enflasyonla mücadele kapsamında alınan önlemler küresel bir yavaşlamayı da beraberinde getirmeye başlamıştır. IMF’nin ‘Kasvetli ve Daha Belirsiz’ başlığıyla geçtiğimiz hafta yayımladığı Küresel Ekonomik Görünüm Raporu, küresel ekonomideki risk ve oynaklıkların arttığını ortaya koymaktadır. Raporda 2022 yılı küresel ekonomik büyüme tahmini yüzde 3,6’dan yüzde 3,2’ye indirilmiştir. Benzer şekilde önemli ticaret ortağımız olan avro bölgesinin büyüme oranı da 0,2 puan aşağı yönlü güncellenmiştir” diye konuştu.
‘ABD TEKNİK OLARAK RESESYONA GİRMİŞTİR’
ABD’nin teknik olarak resesyona girdiğini aktaran Bakan Muş, “Küresel ticaret bakımından ise IMF, 2021 yılında yüzde 10,1 düzeyinde olan küresel ticaret hacmi büyümesinin 2022 yılında yüzde 4,1’e gerileyeceğini öngörmüştür. Açıklanan veriler, ilk yavaşlama sinyallerini ortaya koymaktadır. Örneğin 2022 yılının ilk çeyreğinde yıllık yüzde 1,6 oranında küçülen Amerikan ekonomisi, ikinci çeyrekte de yıllık yaklaşık yüzde 1 oranında daralmış ve teknik olarak resesyona girmiştir” dedi.
’25 MİLYON TON TAHIL DÜNYA PAZARINA ULAŞACAK’
Türkiye’nin küresel ve bölgesel sorunlarda diplomatik yollarla elini taşın altına koyduğunu da anlatan Bakan Muş, şöyle konuştu:
“Ticari diplomasi kanallarını etkin biçimde kullanarak, bir yandan ihracatçılarımızın önündeki engelleri tek tek kaldırıyor; diğer yandan da savaşın -başta gıda krizi olmak üzere- küresel etkilerini en aza indirmek için paydaşlarımız ve muhataplarımız ile yoğun bir mesai harcıyoruz. Bu çabalarımızın meyvelerini almaktan büyük memnuniyet duymaktayız. 22 Temmuz tarihinde İstanbul’da Sayın Cumhurbaşkanı’mızın önderliğinde Türkiye, Rusya Federasyonu, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler arasında imzalanan ‘Tahıl Koridoru Anlaşması’, küresel gıda krizinin çözümüne yönelik son derece kritik bir adımdır. Anlaşma kapsamında Ukrayna limanlarından çıkamayan 25 milyon ton tahıl, dünya pazarlarına güvenli biçimde ulaştırılabilecektir.”
‘MİLYONLARCA İNSANI BEKLEYEN AÇLIK KRİZİNİ ÖNLEDİ’
‘Tahıl Koridoru Anlaşması’nın milyonlarca insanı bekleyen açlık krizini önlediğini kaydeden Bakan Muş, “Bu anlaşma, sadece ticaretin önündeki bir engeli kaldırmamış, özellikle az gelişmiş ülkelerdeki milyonlarca insanı bekleyen açlık tehlikesini bertaraf ederek bir gıda krizini önlemiştir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin ifadesiyle ‘Karadeniz’de bir umut ışığı’ niteliğinde olan ve tüm dünyanın takdirle karşıladığı bu anlaşma, hiç şüphesiz Türkiye için büyük bir diplomatik başarıdır. Küresel tedarik zincirleri çatırdarken; verdiği taahhütleri layıkıyla yerine getiren iş dünyasıyla güvenilir bir ticari ortak olduğunu kanıtlayan ülkemiz, jeopolitik konumu ve diplomatik ağırlığını en iyi şekilde kullanarak, bölgesindeki istikrara da anlamlı katkılar sunmaya devam etmektedir” dedi.
