Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Orta Doğu ve Suriye politikası hakkında yazılı açıklama yayımladı.
Türk dış politikasının devletin ve milletin çıkarlarını esas aldığı belirtilen açıklamada, Türkiye’nin bu anlayışla güçlü tarihi ve kültürel bağlarının bulunduğu Orta Doğu’da barış, istikrar ve refahın tesisini hedeflediği aktarıldı.
‘TEHDİTLERE KARŞI GEREKLİ ÖNLEMLERİ ALMAKTAN ÇEKİNMEYİZ’
Açıklamada, bu siyasetin oluşturulmasında temel prensiplerin uluslararası hukuk, insani değerler ve küresel adalet arayışının olduğu kaydedilerek, “Türkiye, Suriye’deki iç kargaşa neticesinde yaşanan insani trajedi karşısında da başlangıçtan bu yana ilkeli bir tutum sergilemiştir. Dış politikasını milli menfaatleri doğrultusunda güncelleyen ülkemiz, ulusal güvenliğimize yönelik tehditlere karşı gerekli önlemleri almaktan da çekinmemektedir” ifadelerine yer verildi.
“Demokrasilerde yapıcı eleştirilerle dış politikaya katkı sağlamanın mümkün olduğu” kaydedilen açıklamada, bununla birlikte, “siyasi rant uğruna gerçeklerin çarpıtılması ve ideolojik bağnazlığa dayalı ithamlarda bulunulmasının” bu kapsamda değerlendirilemeyeceğinin altı çizildi.
Açıklamada, “Orta Doğu ve Suriye politikamıza yönelik ortaya atılan iddialar, herhangi bir analitik nitelik taşımadığı gibi temel tarih bilgisinden dahi yoksundur” değerlendirmesinde bulunuldu.
‘DIŞ POLİTİKADAKİ ADIMLARIMIZI MİLLETİMİZİN ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA ATMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
Türkiye’nin yıllardır “taammüden ateş çemberine dönüştürülmüş bir coğrafyada huzur ve istikrar adası olmayı” başardığı kaydedilen açıklamada, Türkiye’nin bölgede yaşanan savaşların dışında kaldığı gibi milletin huzur ve güvenliğini perçinlediği, refahını artırdığı belirtildi.
Açıklamada, Türkiye’nin bu süreçte savunma yeteneklerini de geliştirdiğine, kendi coğrafyasında akamete uğrattığı terörle sınır ötesinde de mücadele edebilir hale geldiğine işaret edilerek, şunlar kaydedildi:
“Tüm bu gerçekleri görmezden gelerek salt siyasi rant amacıyla mesnetsiz ithamlarda bulunan kesimlerin, bölgemize nüfuz etmeye çalışan egemen güçlerin vekilleri haline geldikleri de gözden kaçırılmamalıdır. Dış politikadaki adımlarımızı, devletimizin ve milletimizin çıkarları doğrultusunda atmaya devam edeceğiz.”