Şafak Mahmutyazıcıoğlu cinayetinde yeni ayrıntılar

İstanbul Bakırköy’de balık restoranında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden, Beşiktaş’ın eski yöneticisi ve sunucu Ece Erken’in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun (42) cenazesi, memleketi Rize’nin Fındıklı ilçesine getirildi. Ece Erken, taziyelerin kabul edildiği sosyal tesise, elinde eşinin fotoğrafının yer aldığı çerçeve ile geldi, ‘Çok erken gitti. Onun yerine keşke ben ölseydim’ diyerek gözyaşı döktü. Cinayete dair yeni ayrıntılar da ortaya çıktı.

Dün gece saat 00.30 sıralarında Bakırköy Balıkçılar Çarşısı Çamözü Sokak’ta meydana gelen olayda BJK eski yöneticisi ve ünlü sunucu Ece Erken’in eşi Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti, Murat Bilmez ise yaralandı. Polis ekiplerinin çalışmaları sonucu, olayla ilgisi oldukları gerekçesiyle 6 kişi hakkında yakalama kararı çıkarıldı. 6 kişiden 2’si Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları sonucu yakalandı. Gözaltına alınan kişilerin Uğur Can Bilge ve Gökhan Karakan olduğu öğrenilirken, Ali Yasak, Kadir Yasak, Seccad Yeşil, Serkan Dakman’ı yakalamak için çalışmaların sürdüğü belirtildi.

EMNİYET’TEN AÇIKLAMA

Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, olayla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada olayın bazı detayları da ortaya çıktı. Suphi Malgaz emniyette bilgi sahibi olarak verdiği ifadede, gayrimenkul satışı nedeniyle Gökhan Karakan ile arasında 65 bin liralık alacak verecek meselesi yaşandığını belitti. Suphi Malgaz ifadesinde, Gökhan Karakan ile aralarında 1 milyon 480 bin liralık gayrimenkul satışı olduğu ve kendisinin aynı gayrimenkulü 1 milyon 600 bin liraya satması üzerine Gökhan Karakan’ın kendisinden 100 bin lira daha istediğini söyledi. Bunun üzerine aralarında yaşanan anlaşmazlık sonrası Karakan’ın kendisini, “O zaman ağabeylerimi gönderirim” dediğini kaydetti.

Hakkında gözaltı kararı bulunan kişilerden Seccad Yeşil’in de kendisini araştırdığını söyleyen Malgaz, kendisini Ali Yasak’ın (Drej Ali) yeğeni olarak tanıtan Kadir Yasak’ın çağırmasıyla Mahmutyazıcıoğlu ile kafeye gittiklerini söyledi. Yapılan görüşmede 65 bin liraya anlaştıklarını söyleyen Malgaz, Mahmutyazıcıoğlu’nun kendisine yazılı bir belge olmadan parayı vermemesini söylediğini ifade etti. Bunun üzerine Seccad Yeşil’in Mahmutyazıcıoğlu’nu arayarak tartıştıklarını söyledi. Malgaz, Gökhan Karakan’ın da kendisini aradığını belirterek, Karakan’a parayı Mahmutyazıcıoğlu’ndan alması gerektiğini söylediğini ifade etti. Malgaz, Mahmutyazıcıoğlu’nun öldüğünü dün öğrendiğini söyledi.

TETİĞİ ÇEKEN TESPİT EDİLDİ

Öte yandan açıklamada, “Olaya ilişkin olay yeri Cunda Balık Restaurant isimli iş yerinden temin edilen güvenlik kameralarının yapılan incelemesinde Ali Yasak, Kadir Yasak, Seccad Yeşil, Serkan Dakman ve Uğur Can Bilge isimli şahısların olay yerinde oldukları ve Kadir Yasak isimli şahsın ateşli silah kullanarak Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun Kasten Öldürülmesine ve Murat Bilmez isimli şahsın Kasten Yaralanması olayını gerçekleştirdiği tespit edilmiştir” denildi.

HAREKETLİLİK KAMERAYA YANSIDI

Öte yandan, Mahmutyazıcıoğlu’nun öldürüldüğü silahlı saldırı sırasında restoranın arka kapısı önündeki hareketlilik güvenlik kamerasına yansıdı.

Görüntülerde kapı önünde 3 kişinin beklediği görülüyor. Silahın defalarca ateşlenmesiyle birlikte bu kişilerin uzaklaşması dikkat çekiyor.

YAN MASADA OLAN ARKADAŞI KONUŞTU

Mahmutyazıcıoğlu öldürüldüğünde yan masada bulunan arkadaşı Serkan Yazıcıoğlu, o geceyi ve cinayet anını anlattı.

Yazıcıoğlu, “İki genç adam masaya bodoslama geldi. Oturup konuşmak istediler. Şafak, tanıyordu. “Karşıya oturun, beş dakika bekleyin, geliyorum” dedi. “Tanıdık” dedi. Şafak gitti. Beş dakika oturdular. Bir el hareketi gördüm. Biri elini Şafak’ın omzuna doğru kaldırdı. Şafak’ın şoförü ayağa kalktı, “Ne oluyor?” deyince şoföre ateş ettiler. Dizinden vurdular. Sonra Şafak’a sıktılar. Yanda masada biri, “Yat abi yere” dedi. Ben masanın altına girdim. İlk mermiyle son mermi arasında geçen zaman 10 saniyedir, bana bir ömür gibi geldi” diye konuştu.

Gazeteci İsmail Saymaz’ın sorularını yanıtlayan Yazıcıoğlu, şunları kaydetti:

Olay nasıl oldu?

İki genç adam masaya bodoslama geldi. Oturup konuşmak istediler. Şafak, tanıyordu. “Karşıya oturun, beş dakika bekleyin, geliyorum” dedi. “Tanıdık” dedi. Şafak gitti. Beş dakika oturdular. Bir el hareketi gördüm. Biri elini Şafak’ın omzuna doğru kaldırdı. Şafak’ın şoförü ayağa kalktı, “Ne oluyor?” deyince şoföre ateş ettiler. Dizinden vurdular. Sonra Şafak’a sıktılar. Yanda masada biri, “Yat abi yere” dedi. Ben masanın altına girdim. İlk mermiyle son mermi arasında geçen zaman 10 saniyedir, bana bir ömür gibi geldi.

Kaçtılar mı?

Oraları hatırlamıyorum. 30 saniye sonra ben çıktım, yoktu kimse. Ambulans çağırdık. Şoktayız. Ellerim titriyordu. Şafak kendindeydi bir ara. Hastaneye getirdiğimizde öldüğünü söylediler.

Şafak Bey, cinayetten önce bir sorundan söz etti mi?

İyiydi morali. Mutluydu. Gülüyorduk.

Ne hakkında konuşuyordunuz?

Mevzumuz da ne? Ben Sarıyer’de okul açıyorum. Altıncıyı yapıyorum, devlete bağışlıyorum. Onu konuşuyoruz. Bu ya, hayır işleri. Başkanımız (Orman’ı kastediyor) Amerika’ya gidecek. “Çocuklar sizi bir göreyim” dedi. Ondan buluştuk.

Olay sırasında Orman yanınızda mıydı?

Yoktu. Ben de kalkıyordum. Şafak, “Otur” dedi. Tweetlerini görüyordunuz. “Boşver, yazma, bize ne.” dedim. “Senin dediğini yapacağım, söz” dedi. Bir okuldan yazmışlar, 400 öğrencisi varmış, bir şeyler lazımmış. “Onlara yardım edeceğim” dedi. Kolilerin fotoğrafını gösterdi. Üzerinde “Şafak” yazan. Yardım paketi. “Sen yapıyorsun, ben de yapacağım” dedi.

Saymaz yazısında yaşananları şöyle özetledi:

Emniyet’e göre Suphi M. adlı kişi, Gürkan K. adlı emlakçıdan 1.480.000 TL’ye daire satın aldı. Bu daireyi 1.600.000 TL’ye üçüncü kişiye sattı. Satışı haber alan Gürkan K., Suphi M.’den 100 bin TL istedi. Suphi M., 60 bin TL teklif etti. Anlaşmazlık yaşandı. Gürkan K., “Ağabeylerimi gönderirim” dedi. Birkaç gün sonra ‘Drej Ali’ lakaplı Ali Yasak’ın yeğeni olarak kendisini tanıtan Kadir Yasak, Suphi M.’yi görüşmeye davet etti. Suphi M. de beraberinde avukatı Mahmutyazıcıoğlu ile gitti. İki grup 65 bin TL’de anlaştı. Ancak Mahmutyazıcıoğlu, Suphi M.’ye “Seni ararlarsa ‘Parayı Şafak’a verdim, ondan alın” demesini tembihledi. Yeşilköy Balıkçılar Çarşısı’nda yan masada bekleyen iki genç işte bu anlaşmazlık için gelmişti. Mahmutyazıcıoğlu, arkadaşlarının yanından kalkarak, saldırganların masasına oturdu. Birkaç dakika sonra tartışma çıktı. Saldırganlardan biri, “Ne oluyor?” diye ayağa kalkan Mahmutyazıcıoğlu’nun şoförü Murat B.’yi ayağından vurdu. Sonra da Mahmutyazıoğlu’na yedi el sıktılar. Mahmutyazıcıoğlu, hastanede öldü. Polis, iki şüpheliyi gözaltına aldı. Ali ve Kadir Yasak ile iki şüpheli aranıyor.

DREJ ALİ’DEN AÇIKLAMA 

Geçmişte adı bazı olaylara karışan Ali Yasak, Sözcü’den Saygı Öztürk’e açıklamalarda bulundu.

Yasak, şu ifadeleri kullandı:

Avukat Şafak Bey’i öldürdüğü gerekçesiyle iki yeğenimin arandığı doğrudur. Kardeşim Mehmet Yasak’ın oğulları. Ancak ben Mehmet Yasak’la 20 yıldır konuşmuyorum. Aynı şekilde yeğenlerimi de son olarak 4 yıl önce annemin cenazesinde gördüm. Onlarla da hiçbir irtibatım yok.

‘YEĞENİMİN ADININ ALİ OLMASI NEDENİYLE’

Çocuklarımı evlendirdiğimde de kardeşimi de yeğenlerimi de davet etmedim. Aynı şekilde o da kendi çocuklarını evlendirdiğinde beni ve çocuklarımı davet etmedi. Yani hiçbir ilgimiz, alakamız yok. Yeğenimin adının Ali olması nedeniyle, sanki olayı yapan benmişim gibi basında yer alıyorum. 

Ben aranan birisi değilim. Şu anda da işyerimdeyim. Polis beni aramıyor. Arıyorsa da adresim belli. Şu anda da işyerimdeyim. Aranan yeğenlerimin de babası tarafından bulunup teslim olmalarını istediğini öğrendim. Doğrusu da polise gidip teslim olmalarıdır. Avukat Şafak Beyi de tanımazdım.

ECE ERKEN: KEŞKE BEN ÖLSEYDİM

Mahmutyazıcıoğlu’nun cenazesi, memleketi Rize’nin Fındıklı ilçesine getirildi. 

Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun ailesi, sabah saatlerinde ilçedeki Tuncer Ergüven Sosyal Tesisleri’ne geldi. Mahmutyazıcıoğlu’nun babası Akif Mahmut, annesi Hacer ile ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu, burada taziyeleri kabul etti.

Ağabey Celal Mahmutyazıcıoğlu, “Acımız büyük. Böyle bir durumda ne söylenebilir ki söylenecek bir şey yok” diye konuştu. 

Taziyelerin kabul edildiği tesise gelen Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nun eşi Ece Erken de arkadaşlarına sarılarak, ağladı. Eşinin fotoğrafının yer aldığı çerçeveyi taşıyan Ece Erken, “Çok erken gitti. Onun yerine keşke ben ölseydim” diyerek gözyaşı döktü.

Şafak Mahmutyazıcıoğlu için ikindi vakti ilçede cenaze namazı kılınacak.