1. Haberler
  2. Analiz
  3. Enver Altaylı ve Mümtazer Türköne ‘paralel’liği

Enver Altaylı ve Mümtazer Türköne ‘paralel’liği

featured

Fatih Şahintürk yazdı…

15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra tutuklanan ve 2020 yılında tahliye olan Prof. Dr. Mümtazer Türköne, son dönemde yaptığı açıklamalarla uzun bir aradan sonra gündeme geldi.

Türköne son olarak T24’ten Cansu Çamlıbel ile röportajda yeni dönem çözüm sürecinin ulus devlet projesi olduğunu ifade ederek bu sürecin mimarının MHP lideri Bahçeli olduğunu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu süreci sonlandırdığı takdirde MHP lideri Bahçeli’nin inisiyatif alarak CHP ile işbirliği yaparak erken seçim çağrısı yapacağını ifade etti.

Türköne’nin yazılı görsel ve sosyal medyada gündeme gelmesinden sonra MHP lideri Devlet Bahçeli de MHP’nin sosyal medya hesabından uzun bir açıklama yaparak isim vermeden Türköne’ye “çürük” dedi;

“Erken seçim yalan ve yaygarasıyla partimizi tartışmaya yeltenen, küçücük akıllarıyla niyet okuyuculuğuna teşebbüs eden çürüklerin hevesleri boşunadır.

Milliyetçi Hareket Partisi’nin ve Cumhur İttifakı’nın kararı kesindir, seçimler zamanında yapılacak ve bundan da asla taviz verilmeyecektir.”

Mümtazer Türköne ise sosyal medya hesabından “Bahçeli’nin sözlerini alınmıyorum. Benim analizim Çözüm Süreci’ne dairdi. “Çözüm Süreci yürümezse erken seçim kaçınılmaz olur” dedim. Hukuka dönülmezse Çözüm Süreci yürümez. Hala aynı görüşteyim” diyerek Bahçeli’ye cevap verdi ve dilinin altındaki baklayı da çıkarmış oldu.

Mümtazer Türköne, analiz adı altında ortaya koyduğu temenniye göre çözüm sürecini hukuk ve demokrasiye dönülmesinin ön şartı olarak kabul ediyor. Haliyle bu sürecin başarıyla sonuçlanmasından sonra cezaevinde olan birçok insanın da tahliye edilmesi anlamına geliyor.

Mümtazer Türköne’nin bu açıklamasının ardından aklıma eski akrabası olan Enver Altaylı geldi. Enver Altaylı da Mümtazer Türköne gibi 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra tutuklandı ve halen cezaevinde hapis yatıyor…

Mümtazer isim vermese de acaba bu analiz adıyla servis ettiği temennilerini Enver Altaylı’nın tahliyesini sağlamak için mi yapıyor?

Enver Altaylı ile eski akrabası Mümtazer Türköne’nin geçmişlerine bakıldığında iki ismin de “paralel” hayatları dikkat çekiyor. Altaylı ve Türköne, ülkücülükle başlayan siyasi hayatlarında önce liberal daha sonra FETÖ’cü oldular…

İki ismin geçmişlerini ve akrabalık bağını tekrar hatırlayalım…

Enver Altaylı’dan başlayalım…

Enver Altaylı’nın babası Şakir Han, 1933 yılında Özbekistan’dan Türkiye’ye göç ederek Adana’ya yerleşti.

Enver Altaylı da 1944’te Adana’da doğdu. İlköğretimini Adana’da tamamlayan Enver Altaylı Bursa Işıklar Askeri Lisesi’nden mezun oldu.

1963 yılında Harp Okulu öğrencisiyken Talat Aydemir’in darbe girişimine katılan Altaylı, 1963 yılında 1459 Harp Okulu öğrencisiyle birlikte Harp Okulu’ndan ihraç edildi.

Ardından İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1968 yılında mezun olan Altaylı, Ruzi Nazar ve Alpaslan Türkeş’in referansıyla MİT’e girdi.

1973 yılında MİT’ten uzaklaştırılan Altaylı, MHP lideri Alpaslan Türkeş’in talimatıyla MHP’nin Avrupa müfettişi olarak atandı.

1977-1980 yılları arasında MHP’nin yayın organı Hergün Gazetesi’nin genel yayın yönetmenliği görevini yerine getiren Enver Altaylı, 12 Eylül 1980 darbesinden 48 gün sonra 1 Kasım 1980’de Almanya’ya kaçtı.

Prof. Dr. Mümtazer Türköne ise 1956 yılında İstanbul’da doğdu.

1978 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun olan Türköne 1978-1980 yılları arasında Ülkü Ocakları Derneği ve Ülkücü Gençlik Derneği yönetim kurulunda görev aldı.

12 Eylül 1980 darbesi sonrası tutuklanan Mümtazer Türköne ülkücü kuruluşlar davasında yargılandı ve 3 yıl hapis cezası aldı…

Enver Altaylı ile Mümtazer Türköne tanışıklığı da bu dönemde 1976-1979 yılları arasında yayınlanan ÜGD’nin yayın organı Genç Arkadaş Dergisi ve Burhan Kavuncu’ya dayanıyor…

1976-1978 yılları arasında ÜGD’nin yayın organı olarak yayınlanan Genç Arkadaş Dergisi’nin sahibi ÜGD başkanı Ali Batman, yazı işleri müdürü ise Burhan Kavuncu’ydu.

Bu dönemde 13 sayı yayınlanan Genç Arkadaş dergisi yazar kadrosunda Muhsin Yazıcıoğlu, Lütfü Şehsuvaroğlu, Taha Akyol, Şefkat Çetin, Enver Altaylı gibi isimler vardı.

Genç Arkadaş dergisi yazı işleri müdürü Burhan Kavuncu, Enver Altaylı’nın dayısı Hamit Kavuncu’nun oğluydu.

Ayrıca Burhan Kavuncu’nun ağabeyi Orhan Kavuncu da Enver Altaylı’nın kız kardeşi Fazilet Altaylı ile evliydi.

Enver Altaylı da kısa süre sonra MHP’nin yayın organı Hergün gazetesinin genel yayın yönetmeni oldu.

Genç Arkadaş Dergisi 13 sayı yayınlandıktan sonra kapatıldı ve ardından 1978-1979 yıllarında 5 sayı olarak yeniden yayınlandı. Genç Arkadaş Dergisi ikinci döneminde derginin imtiyaz sahibi Ali Batman, yazı işleri müdürü ise Mümtazer Türköne’ydi.

Genç Arkadaş Dergisi ikinci dönem yazar kadrosunda ise Alpaslan Türkeş, Şefkat Çetin, Ahmet Arvasi, Taha Akyol, Burhan Kavuncu gibi ÜGD’li isimler yer aldı.

12 Eylül 1980 darbesinden 48 gün sonra 1 Kasım 1980 tarihinde Almanya’ya kaçan Enver Altaylı, 1989 yılında Berlin Duvarı’nın dağılmasından sonra 1990-1994 yılları arasında Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov’un danışmanlığını yaptı.

1994-2003 yılları arasında Kazakistan’da yaşayan Enver Altaylı, Kazakistan’da yaşayan ve kardeşi Taha Altaylı’nın Kazakistan’da kurduğu TA Grup şirketlerinde yöneticilik yaptı.

Mümtazer Türköne ise 12 Eylül 1980 darbesinden sonra yaklaşık 3 yıl Ankara Mamak Cezaevinde hapis yattıktan sonra 1983 yılında tahliye oldu ve Ankara Üniversitesi öğretim üyesi oldu…

1985 yılında Mümtazer Türköne, Enver Altaylı’nın kuzeni ve Burhan Kavuncu’nun kız kardeşi Mualla Gülnaz Kavuncu ile evlenerek Kavuncu ailesinin damadı oldu.

1990’lardan itibaren MHP’den uzaklaşan Mümtazer Türköne 1995-1999 yılları arasında DYP Genel Başkanı Tansu Çiller’in danışmanlığını yaptı. Türköne, bu dönemde “devlet için kurşun atan da yiyen de şereflidir” sözüyle çok konuşuldu.

3 Kasım 2002 tarihinde gerçekleşen milletvekili genel seçimleriyle birlikte AK Parti’nin tek başına iktidara gelmesiyle 28 Şubat süreci sona erdi ve yeni bir dönem başladı.

Enver Altaylı ve Mümtazer Türköne bu dönemde ülkücü fikirlerden ayrılarak liberal fikirleri benimserken FETÖ’ye yakınlaştı…

2003 yılında Türkiye’ye dönen Enver Altaylı Antalya Manavgat’a yerleşti ve bu dönemde FETÖ’nün üst düzey yöneticilerinden ABD’de yaşayan firari FETÖ’cü Mustafa Özcan ile yakınlaştı.

2005 yılında kızı Enver Altaylı’nın kızı Dilara Altaylı, Mustafa Özcan’ın referansıyla FETÖ üyesi Metin Can Yılmaz ile evlendi.

2001 yılında 16 yıllık eşi Mualla Gülnaz Kavuncu’dan boşanan Mümtazer Türköne ise aynı yıl kendisinden 20 yaş küçük Özlem Piltanoğlu ile evlendi. Türköne ile Piltanoğlu çifti, 2011 yılında boşandı.

Özlem Piltanoğlu da AK Parti İstanbul (2007-2011) milletvekili olarak bir dönem TBMM’de yer aldı.

Türköne bu dönemde Altaylı gibi FETÖ ile yakınlaştı ve FETÖ’nün Gazeteci ve Yazarlar Vakfı’na bağlı Abant Platformu toplantılarının müdavimi oldu. Türköne daha sonra Abant Platformu yönetim kurulu üyesi, Fatih Üniversitesi öğretim üyesi ve Zaman gazetesi köşe yazarı oldu…

Enver Altaylı ve Mümtazer Türköne, 2011 yılından sonra AK Parti ile FETÖ arasında mücadele başlayınca FETÖ tarafında yer aldı ve AK Parti iktidarına karşı muhalif bir tutum benimsedi.

Enver Altaylı, 15 Temmuz 2016 darbesinden sonra firari FETÖ’cü Mustafa Özcan’ın talebiyle emekli MİT mensubu Mehmet Barıner’i ABD’de görülen Halkbank davasını manipüle etmek için yurtdışına kaçırmaya teşebbüs ederken yakalandı ve 20 Ağustos 2017 tarihinde damadı Metin Can Yılmaz ile birlikte tutuklandı ve yapılan yargılama sonunda “siyasi ve askeri casusluk” ile “silahlı terör örgütüne üyelik” suçundan 23 yıl 4 ay hapis cezası aldı.

Mümtazer Türköne ise 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra 5 Ağustos 2016 tarihinde FETÖ’ye üye olmak suçundan tutuklandı. Kapatılan Zaman gazetesinin yazarlarının yargılandığı davada Ali Bulaç ve Şahin Alpay ile birlikte yargılanan Mümtazer Türköne 2018 yılında 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı ancak yargıtayın kararı bozmasıyla birlikte 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı ve 4 yıl tutuklu kaldıktan sonra 2020 yılında tahliye edildi.

Mümtazer Türköne’nin son dönemde yaptığı açıklamaların eski akrabası Enver Altaylı’nın tahliye edilmesine yönelik bir algı çalışması olup olmadığı da merak konusu olarak akıllara takıldı…

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!