1. Haberler
  2. Gündem
  3. Erdoğan şikayet etmişti: Serkan Öz’ün tarihi konuşması hakkında iddianame hazırlandı

Erdoğan şikayet etmişti: Serkan Öz’ün tarihi konuşması hakkında iddianame hazırlandı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Atatürk ve İnönü dönemlerine "tek parti faşizmi" diyen Erdoğan'a "Faşistin kralı da sensin Allah'ı da sensin" sözleriyle yanıt veren CVP Genel Başkan Yardımcısı Serkan Öz hakkında iddianame hazırladı. Serkan Öz, iddianameye ilişkin olarak Veryansın Tv'ye açıklama yaptı.

featured

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Mart 2024’te Şırnak’ta düzenlediği mitingde Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Şef İsmet İnönü’yü “Bölücü terör örgütü tek parti faşizmi ile bu topraklarda kurulmaya çalışılan zulüm düzeninin sürmesi için ülkemizin başına bela edilen bir araçtır. Devletin hataları elbette olmuştur.” sözleriyle hedef almıştı.

CVP Genel Başkan Yardımcısı Serkan Öz, Erdoğan’ın sözlerine, “Şimdi ben de şöyle bir meydan okuma yapıyorum. Allah büyük, bakalım. Faşistin Allah’ı da sensin, diktatörün kralı da sensin Recep Tayyip Erdoğan. Mustafa Kemal Atatürk’e faşist deme makamı Cumhurbaşkanının işi olamaz. Mahkeme bir karar versin kardeşim faşist kim? Faşist kimmiş? Ne lan? Ağzınıza pelesenk yaptınız. Mustafa Kemal’e “faşist faşist”. Lan tüy olamazsın. Kapısında it olamazsın, it! Namuslu olun, namuslu! Sokağa çıkamazsınız kardeşim. Yemin ediyorum sokağa çıkacak yüzünüz olmayacak. Bu kadar inkâr, bu kadar vefasız, bu kadar haysiyetsiz bir şey olur mu ya? Faşizmin Allah’ı sensin kralı sensin hadi bakalım. Bak sana ne diyorum, faşist diyorum diktatör diyorum. Yazıklar olsun!” ifadeleriyle yanıt vermişti.

Serkan Öz’ün Erdoğan hakkındaki sözlerine soruşturma başlatan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, iddianameyi hazırladı.

“Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla hazırlanan iddianamede savcılık, Serkan Öz’ün Türk Ceza Kanunu’nun 299/1-2 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılmasını istedi.

Serkan Öz’ün yargılanacağı davanın ilk duruşması 29 Mayıs 2025’te görülecek.

SERKAN ÖZ’DEN AÇIKLAMA

İddianame hazırlanması sonrasında Veryansın Tv’ye konuşan Serkan Öz, Erdoğan’a yanıtını “Bir Türk çocuğunun vermesi gereken tepki” olarak anlattı.

“Faşizm, diktatörlük kapıya dayanmıştır” diyen CVP Genel Başkan Yardımcısı Öz, şu açıklamayı yaptı:

“Mustafa Kemal Atatürk’ü “faşist” olarak niteleyen Cumhurbaşkanıysa, faşizm ve diktatörlük kapıya dayanmıştır. Verilmesi gereken refleksi lafzi olarak yapmış bulunmaktayız.

Kendisini “cumhuriyetin kurucu partisi” diye tanımlayan CHP başta olmak üzere, tüm cumhuriyetçi, Atatürkçü kişi ve kurumların Türkiye Cumhuriyeti ve Mustafa Kemal Atatürk’e sahip çıkmasını beklemeksizin Türk milletinin evlatları vatanını ve cumhuriyetini savunmaya devam edecektir.”

NE OLMUŞTU?

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Mart 2024’te Şırnak’ta düzenlediği mitingde, PKK terör örgütü ile eş değer tuttuğu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Şef İsmet İnönü’yü “Bölücü terör örgütü, tek parti faşizmi ile bu topraklarda kurulmaya çalışılan zulüm düzeninin sürmesi için ülkemizin başına bela edilen bir araçtır. Devletin hataları elbette olmuştur. Ama bölücü örgüt aleni bir ihanetin hepimizi birden hedef alan karanlık bir senaryonun maşalığını yapmıştır. Son 21 yılda gerçekleştirdiğimiz demokrasi ve kalkınma devrimi ile içerideki ve dışarıdaki tüm unsurlarıyla biz işte bu sinsi oyunu bozduk. Şimdi de güney sınırlarımız boyunca oluşturduğumuz güvenlik koridoruyla etrafımızdaki ateşin ülkemize sıçramasını önlüyoruz. Bu seviyeye gelmek kolay olmadı. Çok fedakarlık yaptık. Yıllarca ülkemizi pazar, insanımızı ucuz insan gücü olarak görenler şimdi bizim pazarımız haline dönüştü. Oyunu tersine çevirdik. Kardeşliğimize sahip çıkarsak, fitne sokmak isteyenlere fırsat vermezsek, emin olun daha fazlasını gerçekleştireceğiz. Siz bakmayın felaket tellallığı yapanlara, Türkiye’nin önü de ufku da açıktır. Türkiye Yüzyılı güneşinin doğuşuna kimse mani olamayacaktır” sözleriyle hedef almıştı.

SERKAN ÖZ’DEN TARİHİ CEVAP

Serkan Öz, Erdoğan’a Veryansın Tv ekranından yanıt vererek, şu tarihi konuşmayı yapmıştı:

“Recep Tayyip Erdoğan dönüyor dönüyor, “tek parti faşizanlığı, tek parti faşizmi” diyerek, direkt Mustafa Kemal’e “faşist” diyor. Şimdi ben de şöyle bir meydan okuma yapıyorum. Allah büyük, bakalım. Faşistin Allah’ı da sensin, diktatörün kralı da sensin Recep Tayyip Erdoğan. Kim bu topraklarda kurucu iradeye, Cumhuriyete ve Mustafa Kemal’e faşist tanımlaması yapıyorsa, buradan çamur atma ve kirletmeye giriyorsa Cumhurbaşkanı değil memleketin neyi olursan ol, sana diyeceğim şudur: Türk mahkemeleri açık olsun. Bakın, bu Cumhurbaşkanı bir şey diyeni aldırttırıyor ya… Şimdi diyorum ki: Serkan Öz, kurumsal ilişkilerden bağımsız, hepsinden bağımsız… Faşistin kralı sensin Recep Tayyip Erdoğan. Diktatörün kralı sensin Recep Tayyip Erdoğan. Mustafa Kemal Atatürk’e “faşist” diyen adam, Türk topraklarının Türk kanını taşımayan adamdır.

‘SALDIRI YAPIYORSUN’

Niye faşist dersin biliyor musun? Senin zoruna giden hikaye nedir? Çünkü egemenlik Türk milletine geçmiştir o “tek parti” dediğin dönemde. Çünkü siyasal tarihten bağımsız, siyasal tarihten koparılmış, tüm dünya tarihinden koparılmış bir tanımlama yaparak Türk milletine takla attırmaya çalışıyorsun. Ne yapmaya çalışıyorsun? Zamanın Avrupa’sında, Almanya’sında, İtalya’sında, Portekiz’inde bilmem neyinde… Çok partili, demokratik, bilmem çağdaş hukuklar falan filan vardı o tarihlerde. 23-38 arası SSCB’de, Çin’de büyük demokrasiler vardı, Türkiye’de tek parti yönetimi, diktatörlük faşizmi vardı diyorsun değil mi? Zerre kadar tarihten haberi olmayacak bir insanın cümlesi olsa, derim ki: “Tamam, tarihten habersiz söylüyor.” Ama sen özellikle Cumhuriyete, Türk milletine ve Mustafa Kemal’e saldırı yapıyorsun.

‘CUMHURBAŞKANLIĞI CUMHURİYETE SALDIRI MAKAMI DEĞİLDİR’

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı makamını alıp da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına, Türkiye Cumhuriyeti’ne saldırı makamı değildir; Mustafa Kemal Atatürk’e faşist deme makamı Cumhurbaşkanının işi olamaz. AYM, Yargıtay, Başsavcısı… Burada dava açmayan başsavcılık önünde sonunda Türk mahkemelerinde yargılanacaktır. Mustafa Kemal’e faşist diyor, “tek parti faşizmi” bilmem ne. Dönüp dönüp bunu diyor. Hikayeyi buradan kuruyor. Senin ağababaların, padişahların, Vahdettinlerin, bilmem nelerin dünyada demokrasi dağıtıyordu da, o Osmanlı’da 1800’den sonraki yarı sömürge şekline giren Osmanlı’da bütün memleketin “tek partisi bilmem nesi” dediğin hikâye, elçiliklerin, elçilerin memlekette padişahtan daha güçlü olduğu yarı sömürge zamanına bir tane cümlen yok.

‘DÜNYA TARİHİNİN EN BÜYÜK DEVRİMLERİNDEN BİRİNİ YAPMIŞ MİLLETİ ‘FAŞİZM’LE SUÇLUYORSUN’

Halifelikten, krallıktan, padişahlıktan alıp da bir vatan yapan, Türk milletine beraber bir kader birliği, bir tarih, bir şanlı dünya tarihinin en büyük devrimlerinden birini yapmış bir milleti faşizmle suçluyorsun he… Faşizmin babaları, kralları, diktatörlüğün kralları senin taptığın adamlar “muteber”. Çünkü tarihsel olgudan kopuk söylüyorsun. Biz demiyoruz ki: “Osmanlı’nın şu şu padişahları faşistti.”

Devlet nereden kuruldu? Üretim araçları… Bir tarih, bir felsefe okur insan. “Adem Havva geldi, parlamento rejimi kuruldu, çok partili siyasal rejime geçtik” böyle mi tarih okudun? İnsanlık tarihinin ilkel, feodal dönemden kapitalist sisteme kadar gelen hikayesini hiç mi okumadın? Fransız Devrimi, Orta Çağ, İngiliz Devrimi bilmem ne… Nerelerden geldi bu hikaye? Bu hikayenin en büyük devrimci atılımını yapan ve Türk milletine egemenliği alan, her yerimizi borçlandırmış, esir etmiş Osmanlı’dan kopartıp millileştiren, kamulaştıran, demiryolundan fabrikasına kadar yapan, ayağa kaldıran ve seni de bugün kapı kulu olmaktan kurtarıp Cumhurbaşkanlığı yaptıran Cumhuriyete “faşizm” diyeceksin, he?

‘O MAHKEMEDE KONUŞACAĞIZ!’

Ve ben de sana açık açık söylüyorum: Türk mahkemeleri! Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MİT’ine mi, savcına mı söylüyorsun? Serkan Öz’ü aldırın, mahkeme bir karar versin. Faşist kim? Mustafa Kemal Atatürk mü, Recep Tayyip Erdoğan mı? Ve mahkeme kararına göre refleks verelim. Anayasal zemini koruyacak, meşruluğumuzu koruyacak. Türk mahkemesi çıksın, faşizmin tanımını yapsın ve rolünü koysun. Faşizm kimdir, diktatör kimdir? Kimler bu anayasaları, meclisleri çiğnemektedir, kimler buranın pazarını yapmaktadır? Çıkart beni mahkemeye ver! Bir telefonunla, bir adamınla olacak şekilde. Kapıdan çıkmadan aldırttır. Kudretin var. Bir çıkalım, Allah da bize nefes versin, o mahkemede konuşacağız.

‘HESAP VERECEKSİN’

Faşist kimmiş? Ne lan? Ağzınıza pelesenk yaptınız. Mustafa Kemal’e “faşist faşist”. Lan tüy olamazsın. Kapısında it olamazsın, it! Namuslu olun, namuslu! Milleti millet yapan ortak değerlere bugün milleti bütünleştiren temsil makamında oturan, Cumhuriyetin, Türk milletinin temsili olan yer. Mustafa Kemal’e kurucu önderliğe “faşizm” diyor ve buna hepimiz sessiz kalıp normalleştiriyoruz. Türk mahkemelerinde de tarih önünde hesap vereceksin. Ne sanıyorsun sen? Mustafa Kemal’in evlatları ne sanıyorsun? Senin etin, budun, gücün, tarikatın, cemaatin yeter mi Mustafa Kemal’i “faşist” tanımlamaya?

‘TÜRK ÇOCUKLARI KALKMAZ MI AYAĞA?’

O Türk çocukları kalkmaz mı ayağa? Hodri meydan Erdoğan! Faşizmi Türk mahkemeleri yargılasın. Mustafa Kemal’e faşist tanımlaması yapacak Türk mahkemesi olabilecek mi? Mahkeme çıkartsın Serkan Öz’ü mü tutuklayacak? Bunu söyleyen Erdoğan’a Türkiye Cumhuriyeti’ni çökertmekten bir dava mı açacak? Geldiğimiz yere bak… Mustafa Kemal’e durup durup “tek parti faşizmi, diktatörlük bilmem ne” iki saat konuş konuş bok at…

‘TÜRK’Ü ASLAN YAPMIŞ ÖNDERLİĞE ‘FAŞİZM’ DİYECEKSİN…’

Yeter lan size! Size hangi dilden konuşacağız? Bunları diyeceksiniz, biz de susup duymazdan, görmezden geleceğiz ya da bu restleri yapamayacağız. O zaman bizim adımız adam olmaz. Allah büyük! Avanelerinizle, bebelerinizle, torunlarınızla savaşacağız. Allah büyük! Cumhuriyete… Sen memleket açlıktan kırılırken, salgın hastalıklardan kırılırken oralardan çıkartmış, Türk’ü tarihin önünde aslan yapmış bir önderliğe, bir iradeye faşizm faşizm diyeceksin, he?

Onu da nerede? Şırnak’ta söyleyeceksin, he? Ne diline? Bölücü ve yıkıcı dile orada zemin hazırlayacaksın, he? Orada yaranacaksın. İzmir’de de desene, Ankara’da da desene, gelip de ya da bırak sokakta onları bir desene. Git en tutucu, en muhafazakâr köye git de köyün kahvesinde de: “Mustafa Kemal faşistti.” de! Orada bile vicdan sahibi Müslüman boğazına yapışır. Sen buraya nereden geldin? Hangi okullarda okudun, nereden çıkıp geldin diye.

‘BU TOPRAKLARDA OLAMAZ…’

Siz kimdiniz, neydiniz ya? Size daha ne söyleyeceğiz ya? Bu dil, bu üslup… Bizi bu kadar delirten, insanlıktan çıkartan bu üslubunuz, bu tarzınız. Yemeyeceğiz, yedirtmeyeceğiz. Allah büyük! Ne yaparsanız yapın. Savcınız var, mahkemeniz var, jandarmanız var, paşalarınız var. Bütün kuvvetler sizin, bak! Allah bir kalp vermiş, bir de millet vermiş bize, o tarih. Bakacağız, vallahi bakacağız. Büyük cümleler söylüyorum: Allah büyük! Türk milletini teslim alacak, Cumhuriyeti teslim alacak bir irade bu topraklarda olamaz, olamayacak!

‘SOKAĞA ÇIKACAK YÜZÜNÜZ OLMAYACAK’

Düşeriz, zayıflarız, birbirimizle kavga ederiz, bilmem ne… Ama iş öyle bir kemiğe gelir ki sokağa çıkamazsınız kardeşim. Yemin ediyorum sokağa çıkacak yüzünüz olmayacak. Bu kadar inkâr, bu kadar vefasız, bu kadar haysiyetsiz bir şey olur mu ya? Cumhurbaşkanlığı makamında, Cumhuriyete, Cumhuriyet tarihine, Türk tarihinin şanlı zaferlerine, şanlı devrimlerine faşizm diyorsun. Yazıklar olsun!

Varsa gücün de aldır hadi! Varsa gücün aldır hadi! Varsa gücün bu cümlelerden aldır! Sen faşizm dedin, ben de dedim ki faşistin Allah’ı sensin!”

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

6 Yorum

  1. Serkan artık kediye kedi denmiyor adalet yok hukuk yok insanlık yok hicbirsey yok ..ağır zulüm var ölümüne..

  2. yüreğimiz yanıyor, ciğerimiz kanıyor! memleketim kan revan içinde, silahsız, süngüsüz işgal edilmiş ,insanlarımız bin bir zorluk içinde ama medeni dünyanın da bir o kadar uzağında hala ve hala varlığını muhtaç olduğu değerlere küfür ediliyor bunu hiç bir memleket evladı kabul edemez

  3. Doğrusundan vazgeçmeyen, görevinde çelik gibi duran, eğilmeyen, taviz vermeyen gazetecilere de, sadece Türkiye’ de değil her ülkede, her yönetimde, ihtiyaç var.
    Tarihe bakınca, Dünya’da bir çok ülkede yönetimler, rejimler değişse de bu insanların yazdıkları halâ okunuyor.

  4. 28 Aralık 2024, 23:14

    Ekrem Ímaroğlu, Özgür Özel, Mansur Yavaş vs. Serkan Öz’ün tırnagının ucu olmaz. Niye? Haram yemekten semirdikleri için.

  5. Başın öne eğilmesin, aldırma gönül aldırma.
    Yanındayız Serkan Öz.

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!