Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüştü. Trump’ın Erdoğan’ı ABD’ye davet ettiği belirtildi.
TSK’nın Fırat’ın doğusuna yönelik Barış Pınarı Hareketi’nin düğmesine basılmadan hemen önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasında telefon görüşmesi yapıldı. Görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada, ikilinin meselelerin yanı sıra Fırat’ın doğusunda kurulması planlanan güvenli bölge hakkında fikir alışverişinde bulunulduğu belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Trump, önümüzdeki ay Washington’da bir görüşme yapmayı kararlaştırdı.
Erdoğan-Trump görüşmesinde, Suriye’de IŞİD terör örgütüne karşı mücadeleyi sürdürmeye kararlı olan Türkiye’nin, bölgede bir daha böyle bir sorun yaşanmaması için her türlü tedbiri alacağı vurgulandı.
ABD’DEN OPERASYON AÇIKLAMASI
Görüşmenin ardından Fırat’ın doğusuna yönelik Barış Pınar Harekatı’na saatler kala ABD’den açıklama geldi.
Beyaz Saray’ın açıklamasında, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında telefon görüşmesi yapıldığı belirtilerek, “Türkiye, yakın zamanda Suriye’nin kuzeyine uzun süredir planladığı operasyon için harekete geçecek. ABD Silahlı Kuvvetleri, bu operasyonu desteklemeyecek ya da bu operasyona dahil olmayacak.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, IŞİD’i yenen ABD kuvvetlerinin, artık doğrudan bu bölgelerde olmayacağı vurgulandı.
ABD hükümetinin, Suriye’de tutuklanan IŞİD mensubu vatandaşlarını geri almaları için Fransa, Almanya ve diğer AB ülkelerine baskı yaptığına ancak bu ülkelerin bu teröristleri almak istemediği belirtilen açıklamada, ABD’nin bu kişileri yıllarca elinde tutmayacağına işaret edildi.
Açıklamada, “Türkiye bundan böyle, ABD’nin son iki yıldır, bölgede yakaladığı IŞİD savaşçılarından sorumlu olacak” denildi.
Danisikli bir harekat oldugu her halinden belli. Bu konuda Albay Mustafa Önsel’e katiliyorum. Turkiye’nin ciddi bir hamle yapmasi neredeyse imkansiz. Yapsa dahi bu ABDnin izni ve oluru olmadan yapilamaz. Ne yazik ki Turkiye Nato’ya dahil oldugundan beridir yari-somurge bir ulke ve bu su ana kadar degismedi. ABD ile kopruleri ciddi bicimde atmadiktan sonra (bu su anki dunya jeopolitigi olarak cok guc ve hatta imkansiz) bir sonuc almak imkansiz. Ne Firat’in dogusunda, ne Menbic’te ve nede Dogu Akdeniz ve Kibrista tek bir hamle yapabiliriz. Ne yazik ki Kurt devleti (Buyuk Israil) kurulacak gibi ve resmi olarak BMde taninacaktir. Supheniz olmasin, Rusya’da bu devleti taniyacaktir, cunku Israil’in Rusya uzerindeki etkisi buyuktur (ABD kadar olmasa bile). Perinceklerin gorunuse gore destek verdigi Rus Ortadogu modeli (ROP) Turkiye icin tuzaklarla dolu olabilir. Perincek’in boyle bir aymazliga yakin durmasi, bircok ulusalci aydini rahatsiz etmistir. Bunuda yeri gelmisken belirtmek gerekir. ABDden kacarken Rusya’ya tutulmak olur. Turkiye’nin tek bir alternatifi vardir o da Suriye ile baris ve beraberce olusturulan Kurt devletine karsi durmaktir. Iki muttefik olarak. Yani Turkiye Iran kadar bagimsiz olmazsa yari somurge olmaya devam edecektir. Gerisi hava civadir. Istenilirse ABD ile saatlerce konusulsun, hicbir sey degismez. Elimizde kola ve patlamis misirla sinemada hollywood filmi izler gibi Kurdistan’in kurulmasini izleriz.