Erdoğan’dan ’20 yıldır ne yapıldı’ eleştirilerine yanıt: Depremi durdurma şansımız var mı?

featured

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Elazığ depremiyle ilgili yaptığı açıklamada ‘Sosyal medyada insanı tahrik eden bazı mesajlar var ki onlar çok ahlaksızca. 20 yıldır bu hükümet depreme yönelik ne yapmış diyecek kadar. Depremi durdurma şansınız var mı?’ ifadelerini kullandı. 

Cezayir’e hareketi öncesi Atatürk Havalimanı’nda basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, önceki gece saat 20.55’te yaşanan Elazığ Sivrice merkezli 6,8 şiddetindeki deprem için bölge halkına ve tüm millete geçmiş olsun dileklerini iletti. Erdoğan, “Yerin 7 kilometre derinliğinde meydana gelen depremde şu ana kadar 31 vatandaşımız hayatını kaybetti, bin 607 vatandaşımız da yaralandı. Enkaz altından kurtarılan vatandaşlarımızın sayısı ise 45’tir. Hayatını kaybeden kardeşlerime Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılarımıza Rabbimden acil şifalar diliyorum” ifadelerini kullandı.

İçişleri, Sağlık, Çevre ve Şehircilik bakanlarının hemen bölgeye giderek çalışmalara nezaret ettiğini hatırlatan ve devletin deprem anından itibaren tüm kurumları ve imkanlarıyla vatandaşların yanına koştuğunu söyleyen Erdoğan, “İhtiyaç duyulan her türlü personel, araç, gereç ve teçhizat çok kısa sürede deprem bölgesine ulaştırılmıştır. Hem arama ve kurtarma çalışmaları hem yaralıların tahliyesi ve tedavisi hem de evleri yıkılan vatandaşlarımızın iaşe, ibatesi konusunda gereken tüm tedbirler süratle alınmıştır” diye konuştu.

‘TÜRKİYE KENETLENDİ’

Dün Elazığ ve Malatya’ya giderek çalışmaları yerinden izlediğini ve yaralıları ziyaret ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başkan Yardımcısı Fuat Bey, Aile Sosyal Çalışma Bakanımız Zehra Hanımla birlikte orada olduk. Bunun yanında gerek Kızılay, gerek AFAD yoğun bir çalışmayla zaten imkanlarını seferber etmiş durumda. Kış günü evleri yıkılan veya hasar gören vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için her türlü çabayı gösteriyoruz. Türkiye bu büyük felaketin yaralarını birlik, beraberlik ve kenetlenme içinde sarmaya başlamıştır. 7’den 70’e milletimizin tüm fertlerinin deprem bölgesindeki kardeşleriyle sergilediği dayanışma her türlü takdirin üzerindedir. Gerek Elazığ’da gerek Malatya’da bu tabloyu bizzat yerinde görerek müşahede ettim. Aynı şekilde dünyadaki dost ve kardeş ülkelerden de pek çok dayanışma mesajları aldık. Bir kez daha Elazığ ve Malatya başta olmak üzere depremi hisseden tüm vatandaşlarımız ile milletimize geçmiş olsun diyorum. Yaklaşık 36 saattir büyük bir fedakarlıkla insanlarımıza yardım eden AFAD, Kızılay, Silahlı Kuvvetler, Jandarma tüm kamu görevlilerimize şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Rabbim bizi her türlü afetten muhafaza buyursun diye de dua ediyorum” şeklinde konuştu.

‘HASAR TESPİTİNİ YAPIP SÜRATLE YENİDEN İNŞA ÇALIŞMALARINI BAŞLATACAĞIZ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazetecilerin deprem bölgesinde hasarlı binalar için de çalışma yürütülüp yürütülmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine, “İlk etapta zaten hasar tespit çalışmalarını Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız sürdürüyor, sürdürecek. Malatya için hangi mahallede binaların hasarları ne durumdadır, Elazığ’da da daha çok köylerde sıkıntılar var, oralardaki binaların durumu nedir, bunların hasar tespitini yapıp süratle buralardaki yeniden inşa çalışmalarını başlatacağız. Bunların içerisinde yıkılması gerekenler varsa onları da yıkmak durumundayız” dedi.

Dün akşam Malatya’da 5,1 şiddetinde bir sarsıntıya şahit olduğunu söyleyen Erdoğan, “Gecikmeye lüksümüz yok, gecikemeyiz, geciktiremeyiz. Şu anda 3 bakanımız orada, tüm milletvekillerimiz orada. Bakanlarımız orada tüm ekipleriyle hasar tespit çalışmalarını sürdürüyor” diye konuştu.

‘DEPREMİ DURDURMA ŞANSIMIZ VAR MI?’

Sosyal medyadaki provokatif paylaşımlarla ilgili soruya Erdoğan şöyle yanıt verdi:

“Her şeyden önce bu birlik, berberliğe gerçekten destek veren halkımız, vatandaşımız varken bir diğer taraftan da bunun gerek siyasi istismar vesilesi yapan, gerekse orada, ‘millet can derdinde bunlar ise mal derdinde’ anlayışı ile ne yazık ki ‘acaba biz buradan nasıl bir fırsat devşiririz, nasıl bir imkan devşiririz’ bunun için de bir karalama kampanyasını sürdürüyorlar. Hele hele sosyal medyada insanı tahrik eden bazı mesajlar var ki onlar çok çok beter, berbat, ahlaksızca. Örneğin, ’20 yıldır bu hükümet depreme yönelik ne yapmış?’ diyecek kadar. Depremi durdurma şansınız var mı? Böyle bir imkan zaten söz konusu değil. Bunu dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir ülkenin yapması mümkün değil.”

Erdoğan, başbakanlığı döneminde ve sonrasında meydana gelen depremleri hatırlatarak, “Bunlardan bir tanesi Bingöl depremidir. Bingöl depreminde biz anında deprem bölgesine gittik, dahil olduk ve orada adeta Bingöl’ü yeniden inşa ettik. Van depremi, Türkiye’nin Erzincan depreminden sonra ki belki Erzincan depreminden daha da büyük bir deprem. Biz Van’ı yeniden inşa ettik. Van’ın merkezinden tutun Edremitine, Ercişine varıncaya kadar bütün oraları biz yeniden inşa etmek suretiyle sosyal donatı alanlarıyla bütün Vanlı kardeşlerimize yeni bir Van inşa ve ihya ederek yaşam koşullarını düzenledik” ifadelerini kullandı.

‘1.503’Ü TABURCU EDİLDİ, 104’ÜNÜN TEDAVİSİ DEVAM EDİYOR’

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Burada da böyle bir depremle karşı karşıyayız. Şundan çok çok memnunum, artık kurumlarımız bu tür olaylar karşısında gerçekten çok ciddi yeteneklere sahip oldu. Zaten Kızılayımızın durumu malum, özellikle yardımda, iaşe, ibate, bu konularda gayet başarılı. AFAD aynı şekilde. Kurtarma olayında da AFAD’ın çok ciddi başarılarının olduğunu gördük. Jandarmanın çok ciddi başarılarının olduğunu gördük. Silahlı Kuvvetlerimizin özellikle başarılı olduğunu gördük. Bunlar bizi memnun ediyor. Niye? Bu kadar sıkıntılı bir anda bu kuruluşlarımızın oraya müdahale edişi ve müdahaledeki kabiliyetleri, buradan aldıkları netice, en azından, kurtarılan vatandaşlarımız çocuk, anne, baba 45. Nereden çıkardılar? Artık umutların kesildiği yerden çıkardılar. Bu tabii insanı gerçekten mutlu ediyor. Bir diğer taraftan umudu kaybetmiş olanların, anne, baba, yakın, hepsinin umudu yaşaması bizleri yöneticiler olarak ayrıca sevindiriyor. Doğrusu her ne kadar 31 vatandaşımız hayatını kaybettiyse de Allah rahmet eylesin, bütün yakınlarına sabırlar diliyoruz, milletimiz başı sağ olsun, ama öbür tarafta 1.607 yaralı çıkarıldı buralardan. Bunların 1.503’ü taburcu edildi, 104’ünün tedavisi devam ediyor. Onları da hastanede ziyaret etme imkanım oldu. Hastane ziyaretinde de kendilerinin ilgi, alakadan mutluluğunu gördük. Bu da bizi ayrıca memnun etti.”

‘HAFTER DARBECİDİR’

Hafter’in Libya’daki saldırıları ve İdlib’deki son durumla ilgili soruya Erdoğan, cuma günü Almanya Şansölyesi Angela Merkel’le Berlin sürecini tekrar değerlendirme şansı bulduklarını ve Libya konusunu ele aldıklarını belirterek, şu yanıtı verdi:

“Bir defa Hafter darbecidir. Darbeci Hafter’e niçin bu kadar omuz verdiklerini, destek verdiklerini ben Şansölye Merkel’e de söyledim. ‘Bakın’ dedim ‘şımartıyorsunuz’, kendisi de kabul ediyor. Şımarttığınız bu darbeci adam ne yazık ki Libya’da bir bölünmeye ve Libya’da sürekli olarak ateşkes ihlallerine neden oluyor. Hafter şu ana kadar hazırlanan gerek Moskova sürecine destek vermemiştir ki Sayın Putin ‘Ben Hafter’i halledeceğim, sen de Serrac’ı hallet demiştir’ Sağ olsun Sayın Serrac bizim ricamızı kırmamıştır ve ne dediysek ona uymuştur. Hem Moskova’da hem de Berlin’de uymuştur ama Hafter ne Moskova’da bu sürece uymuştur ne Berlin’de uymuştur. Moskova’dan kaçmıştır adeta. Berlin’de gidip otelde gizlenmiştir. Şimdi bu noktada tabii ki Hafter’in kimlik ve kişilik noktasında ne olduğunu ki bunu geçmişte de kendi yöneticilerine ihanet etmiş olan birisidir ve böyle birisinden hala ateşkes noktasında merhamet beklemek mümkün değil.”

Erdoğan sözlerine, “Yanında Wagner var. Tabii bu Wagner’le beraber aldığı destek, onlara olan güveni sebebiyle kalkıp şu anda her türlü elindeki imkanlarla saldırılarına devam ediyor. Fakat tabii bu işte başarılı olamayacak. Şimdi işte 5+5 bu noktada asker vermek suretiyle bir süreç başlatılıyor. Şimdi bu sürece 5 isim verdiği için şimdi bunu yine el bebek gül bebek saklıyorlar. Biz oradan bir şey beklemiyoruz” diye devam etti.

IDLİB AÇIKLAMASI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdlib konusuyla ilgili de şunları söyledi: “Maalesef rejim hala ihanetini devam ettiriyor. Hala sivil halkı bombalamak suretiyle öldürüyor. Rejimin bu konudaki duyarsızlığını görmemek mümkün değil. Bu konuda bizler sürekli Sayın Putin’le ve görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız muhataplarıyla görüşmek suretiyle bu sivil halkı güvence altına almak istiyoruz. Bütün bunların yanında şu anda kış mevsimine girmiş bulunmaktayız. Özellikle de sınırımızdan Suriye tarafında 30-40 kilometre derinlikte bir bölgede adeta çadırkent türü değil de briketten inşa edilmiş konutlar veya briket konut şeklinde yapmayı planladık ve şu anda bunun inşası başladı. Süratle bunları yapıp 25-30 metrekare ebadında ve bu kış mevsiminde istiyoruz ki İdlibli kardeşlerimizi buralarda barınsınlar ve daha ideal olanına vardığımızda inşallah onları ciddi manada koruma altına almış oluruz.”

ERDOĞAN, ATATÜRK HAVALİMANI’NDAN AYRILARAK CEZAYİR’E GİTTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, basın toplantısının ardından “TC-TUR” uçağıyla Atatürk Havalimanı’ndan ayrılarak, saat 10.00’da Cezayir’e hareket etti. Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, MİT Başkanı Hakan Fidan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da Cezayir’e gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cezayir’i ziyareti, Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’un geçen yıl aralık ayında göreve gelmesinin ardından bu ülkeye Devlet Başkanı seviyesindeki ilk resmi ziyaret olma özelliğini taşıyor. Erdoğan, Cezayir’in ardından Gambiya ve Senegal’i de ziyaret edecek.

Erdoğan’dan ’20 yıldır ne yapıldı’ eleştirilerine yanıt: Depremi durdurma şansımız var mı?

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Şimdi iç işleri bakanını arıyorsun Türkiye içidki tüm binaların çalışmasını yapıyorsun, gerekli olanları yıkıyorsun yerlerine daha dayanıklı binaları bedava veya çok daha kolay ödenebilir veriyorsun, sosyologları topluyorsun örnek köy ve mahalle yapıyorsun bahçeli mahçeli vsvsvs hani suriyelilere yapacaksın ya, depremi önleme şansın var kısacası….

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!