Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla’da “Sivil Toplum Kuruluşları ve Kanaat Önderleri Buluşması”nda açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, “bu süreçte üreten, ihracat yapan, çalışan, ekonomiye katkı veren herkesin yanında olmayı sürdüreceklerini” iddia ederek, “Türkiye olarak son yıllarda elde edilen kazanımların arka planında siyasi istikrar ve güven ortamının” olduğunu öne sürdü.
Geri bırakılan 21 yıl içerisinde “terör saldırılarından, darbe girişimine, sokak olaylarından tabii afetlere kadar pek çok sıkıntı” yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Bir başka ülkenin başına gelse yerle yeksan olmasına yol açacak nice sınamayla nice badireyle karşı karşıya kaldık. Birileri bizim daha önceki dönemlerde ülkeyi yönetenlerin başına geldiği gibi tökezleyeceğimizi, hedeflerimizden vazgeçeceğimizi, statükoya teslim olacağımızı düşündü ama biz tüm bu zorlukların üstesinden alnımızın akıyla gelmeyi başardık. Son olarak 14-28 Mayıs seçimleriyle ülkemizin güven ve istikrarını hedef alan bir senaryoyu daha yırtıp attık.
Daha düne kadar Türkiye’yi birlikte yönetmekten bahsedenlerin, ülkemize güya, barış, huzur ve demokrasi getirmeyi vadedenlerin, ‘Halil İbrahim Sofrası kurduk’ diyerek, milletin gözünü boyayanların, velhasıl kendi içlerindeki kavgayı, çekişmeyi ve rekabeti örtmek için hayal satanların ne hallere düştüklerini hepimiz görüyoruz. Ortak değer ve prensipler yerine şahsi çıkarları üzerinde ittifak yapanlar, esen ilk rüzgarda darmadağın oldular. Dün bizim kendileriyle ilgili olarak dile getirdiğimiz eleştirilerin, çok daha fazlasını bugün eski ittifak ortaklarına bizzat kendileri söylüyor. Ne diyelim, demek ki milletimizin verilmiş sadakası varmış.”
‘SIKINTILARIN FARKINDAYIZ’
Ekonomi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’yi büyütme stratejimizi kararlı şekilde uyguluyoruz. Şubat ayında ihracatımız yüzde 13,6 artarak 21 milyar doları aştı. Büyüme tarafında da olumlu tablo devam ediyor. Yüzde 4,5 oranında büyüme ile Avrupa ülkeleri arasında yerimizi aldık.
Piyasa gerçeklerinden kopuk bir şekilde fahiş fiyat arttırarak insanımızın lokmasına göz dikenlerle mücadelemiz sürecektir. Fiyat istikrarı ve anti enflasyonist yaklaşımdan taviz vermeden büyüme odaklı ekonomi programımız doğrultusunda gerekli adımları atıyoruz, atacağız. Yıl sonuna doğru uyguladığımız politikaların olumlu etkilerini hissetmeye başlayacağız.
Enflasyon hususunda vatandaşlarımızın karşılaştığı sıkıntıların farkındayız. Bu sorunu mutlaka çözeceğiz.
Bir taraftan 6 Şubat’ta yaşadığımız büyük felaketin izlerini silerken şehirlerimizi daha dayanıklı hale getirmemiz önemlidir. Ülkemizin afetlere karşı hazırlıklarını süratle tamamlamak istiyoruz. Ülkemizi bir an önce depreme hazırlayalım derken yerel yönetimler aksi istikamette çaba gösterirse kaybeden şehirlerimiz ve vatandaşlarımız olur. Halil İbrahim sofrası kuranların, hayal satanların ne hale düştüklerini görüyoruz.”