Farah Zeynep Abdullah, 10 Eylül’de şair-yazar Murathan Mungan’ın Yılmaz Güney’in ölüm yıl dönümü nedeniyle yaptığı paylaşımın altına “Sinemamızın en iyi yürüyen erkeği ve kadın döven ve şiddet türleri açısından zengin ve etkili silah kullanan diyelim“ şeklinde yorum yapmıştı.
Bu yorum sonrasında 17 Eylül’de gazeteci Nagehan Alçı da sosyal medya hesabından, “Şu konjonktürde Yılmaz Güney’e, Farah Zeynep’le başlayan saldırı kampanyasının sebebi Güney’in Kürt olması. Olayın özü bu” paylaşımını yapmıştı.
NAGEHAN ALÇI’NIN CEZALANDIRILMASINI TALEP ETTİ
Nagehan Alçı’nın paylaşımının ardından bölücü terör örgütü sempatizanlarının hedefi haline geldiği gerekçesiyle Farah Zeynep Abdullah avukatı Faruk Emre Akı aracılığıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Abdullah, provokatif açıklaması nedeniyle Nagehan Alçı’nın “İnternet Yoluyla Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama” suçundan hakkında dava açılarak cezalandırılmasını talep etti.
AVUKATI TEK TEK SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUYOR
Bu açıklamaların ardından Farah Zeynep Abdullah’ın telefonuna ve sosyal medya hesaplarına PKK adı altında tehdit mesajları gönderilmeye başlandı. Abdullah’ın avukatı, oyuncuya mesaj gönderenlerle ilgili tek tek suç duyurusunda bulunmaya başladı. Profilleri belirlenen kişiler hakkında şikayet dilekçeleri savcılığa gönderildi. Savcılık, olayla ilgili soruşturma başlattı. Sosyal medya hesapları bildirilen kişilere ilişkin peyderpey gönderilen şikayetler, soruşturması yapılmak üzere Bilişim Suçları Bürosuna gönderildi. (DHA)
Olayın Kürt olmasıyla ne alakası var? Kürt diye kadın dövmesi meşrulaştırılmalı mı? Ayrıştırıcı fitnenin cezası Allah’ın emriyle verilmediği sürece felaha eremeyeceksiniz.