İzmir’de, FETÖ’nün üst düzey yöneticileriyle telefonda irtibat kurduğu suçlamasıyla tutuklanıp, Urla Belediye Başkanlığı görevinden alınan CHP’li İbrahim Burak Oğuz’un ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan yargılanmasına devam edildi. Oğuz hakkındaki suçlamaları kabul etmezken; avukatlarının tahliye talebi ise reddedildi.
Urla Belediye Başkanı CHP’li İbrahim Burak Oğuz, FETÖ’ye yönelik soruşturma kapsamında, ‘mahrem imamlar’ ile telefonda görüştüğü iddiasıyla, 16 Aralık 2019’da ifadesi alınmak üzere adliyeye çağrıldı. Savcılık ifadesinin ardından tutuklanma talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edilen Oğuz, ‘FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan tutuklandı ve görevden alındı. Oğuz’un avukatı, müvekkilinin tutuklanması kararına itiraz etti. İtirazı inceleyen 6. Sulh Ceza Hakimliği, tutukluluğun usule ve yasaya aykırı olmaması ve sanık hakkında kuvvetli suç şüphesi bulunması gerekçesiyle tutukluluk halinin devamına karar verdi. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca İçişleri Bakanlığı’na gönderilen raporda, Oğuz’un telefonunda örgütün kriptolu haberleşme programı ‘ByLock’un olmadığı, örgüte ait bankada hesabının bulunduğu ve KHK ile kapatılan İzmir Genç İş Adamları Derneği ve hakkında FETÖ/PDY üyelerince kurulduğu yönünde beyan bulunan İzmir Kültürlerarası Diyalog Merkezi Derneği’nde üyeliklerinin bulunduğu belirtildi.
İbrahim Burak Oğuz hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan dava açıldı. Oğuz, İzmir 17’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde üçüncü kez hakim karşısına çıktı. CHP İzmir milletvekilleri Atilla Sertel ve Kamil Okyay Sındır, CHP İl Başkanı Deniz Yücel, sanığın eşi ve avukatları da duruşmada yer aldı. Oğuz, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Celsede iddia makamı, Oğuz’un tutukluluk halinin devamı yönünde mütalaa verdi. Oğuz ise savunmasında, hakkındaki suçlamaları ilk girdiği sorguda öğrendiğini savundu. Suçlamaları kabul etmeyen Oğuz, “Yaptığım faaliyetler ticari, resmi ve insani duygularla yaptığım faaliyetlerdir. Urlalıyım, bütün yerliler tanır beni. Mağduriyet yaşıyorum. Çalıştığım E.A., L.U. (İzmir Hava Kuvvetleri mahrem yapılanmasında sözde müdür yardımcısı pozisyonunda) ve H.G. ile kendi aramızda sözleşme yaptık. Teşvik sözleşmesiydi. Bu kişilerle yaptığım işlerden 179 bin lira kazandım. Bu, sürecin tamamen ticari olduğunu gösterir. Ticari olarak para kazanmak için yaptım. Tarafıma yöneltilen suçlamalar 10-15 yıl öncesine aittir. Yurt dışına gezileriyle suçlanıyorum. Ancak bunlar iş gezisiydi ve birçok iş adamı da katıldı. 21 tanıktan yalnızca 3’ü aleyhimde şahitlik yaptı. Büyük bir mağduriyet yaşıyorum. Ben Urlalıyım ve yerim yurdum bellidir. Kendimi bildim bileli Cumhuriyet Halk Partiliyim” dedi.
Ardından avukatları, Oğuz’un tahliye edilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına ve bazı tanıkların dinlenilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
