‘Gezi hakiminin eşi FETÖ itirafçısı’ iddiası

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Gezi Davası kapsamında tutuklanan Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater Utku ve Mine Özerden’i Bakırköy Kadın Cezaevi’nde ziyaret etti. Özel burada yaptığı açıklamada, Gezi Davası’nın üye hâkiminin eşiyle ilgili, “FETÖ itirafçısı” iddiasında bulundu.

Özel görüşmeye ilişkin şunları söyledi: “Elbette kendilerinin ilk gün olmasından dolayı birtakım talepleri var, cezaevi yönetimine ilettik. Bu taleplerin sıkıntıya dönüşmeden çözüleceğini ümit ediyoruz. Mücella Yapıcı, ‘Şaşkınlık içindeyim’ dedi. 72 yaşında olduğunu, mimar olarak ömrü boyunca çalıştığını, kendisinin halihazırda kiralık evde oturduğunu, kendisinin daha önce yaptığı bazı görevlerin kritik görevler olduğunu, hayatı boyunca bu sınavlardan olumlu geçtiğini addettiğini söyledi. ‘Şaşkınlık içindeyim, Gezi’nin finansörü olarak söyleniyorum. Kendime mülküm yok, tapum yok. Tapusu olmayan birisi nasıl finansör oluyor’ diye sordu Mücella Yapıcı. Kendisi, aynı delillerle iki kez beraat ettiğini, bir tanesinde beraatının kesinleştiğini, ikincisinin bozulduğunu söyledi. Özellikle Kavala’nın kendilerine emir verdiğine ilişkin iddiaya şunu söylüyor. ’26 yıl boyunca Kavala ile sokakta bile karşılaşmadım, bir tane bile telefon görüşmesi yapmadım. Kavala bana nasıl emir vermiş, önce birisi bunu açıklasın. Elinizi vicdanınıza koyun. 26 yıl boyunca bir kez görüşmediğim birisiyle nasıl darbe planlamış olabilirim’ diye soruyor. Büyük bir haksızlığa uğradıklarını ama son derece haklı olduğunu, kimsenin kendilerini merak etmemesini, Gezi ruhunun kendilerini ayakta tuttuğunu söylüyorlar. ‘Nasıl dimdik girdiysek, dimdik de çıkarız’ diye ifade ediyor.” 

‘TAYYİP ERDOĞAN’IN TALİMATIYLA YARGILANDILAR’

Özel, “Mine Özerden de ‘Eninde sonunda çıkacağız. Hukuk işleyecek ve çıkacağız. Bu ülkeyi hukuka davet etmek gerekiyor. Savunmalarımızın okunması yeter. Haklıyız ama bunu anlatmak için biraz zamana ihtiyaç olduğumuz anlaşılıyor’ dedi. Defalarca beraat ettikleri bir suçtan sonra Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla yapılan bir yargılama söz konusu. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın açıklamaları olmuş. Ey Bekir Bozdağ, ‘Ben bu mahkemeyi tanımıyorum’ diyen Tayyip Erdoğan dururken biz mi yargıya müdahale ediyoruz. Mahkemeler görüşülmeden önce hâkimleri değiştiren sizler dururken biz mi müdahale ediyoruz. Akın Gürlek’i mahkeme mahkeme gezdirip, seyyar giyotin olarak herkese ceza verdiren sizler dururken biz mi müdahale ediyoruz. 2018 yılında AK Parti’den aday adayı olmuş birisini ağır ceza mahkemesine üye yapıp, birinci şikayetçi Tayyip Erdoğan iken, üç yıl önce ‘Reisim beni milletvekili yapar mısın’ diyen ve belki bir yıl sonra bunu bir daha talep edecek birini bu mahkemeye üye yapan sizler dururken biz mi yargıya müdahale etmiş oluyoruz” ifadesini kullandı.

‘3 YIL ÖNCE AK PARTİ ADAY ADAYI…’

Özel sözlerini şöyle sürdürdü: “Buradan çok önemli bir bilgiyi kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bu aslında Türkiye’yi sarsacak bir bilgi ama bakalım kamuoyu bu bilgiyle ne kadar meşgul olacak. Özellikle FETÖ ile mücadele konusunda çok konuşan AK Partili milletvekillere, yöneticilere, partiye yakın gazetecilere bu bilgiyi verelim bakalım. Dün mahkemede AK Parti’den aday adayı olduğu söylenen hâkimin durumu kesinleşti. Kendisi 3 yıl öncesine kadar AK Parti üyesi bir avukattı. AK Parti teşkilatından yargı teşkilatına devşirildi. Bu kişinin eşi Samsun Bafra’da hemşireydi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra hâkimin eşi tutuklandı.”

‘BOZDAĞ’IN BUNA AÇIKLIK GETİRMESİ LAZIM’

Özel şöyle devam etti: “3 ay süreyle hapishanede yattı, beraat etmedi, suçunu kabul etti. Fethullahçı örgütlenmede olduğu kabul etti ve Samsun Bafra’da 160 kişinin ismini vererek itirafçı oldu. İtirafçı olduğu için şartlı olarak tahliye oldu. Dün “Siz darbecisiniz” kararı veren hâkimin evli olduğu eşi, 15 Temmuz darbesini yapan cemaatin mensubu; bunu kabul ediyor, itirafçı oluyor ve 160 tane isim veriyor. Bu kişiye Osman Kavala’yı, Mücella Yapıcı’yı yargılattırıp “darbe” kararı verdirttiniz. Bu da Türkiye’nin siyasi tarihine, hukuk tarihine, dünya hukuk tarihine geçecek kara bir lekedir. Elinizde itirafçı olarak tuttuğunuz, adeta elinizde tutsak olmuş birisine bizim arkadaşlarımızı yargılattırıp onları tutsak ettiniz. Yazıklar olsun. “Yargıya müdahale ettiniz” diyen Bekir Bozdağ’ın buna açıklık getirmesi lazım.”

İSMAİL SAYMAZ: O HAKİMİN KARISI İTİRAFÇI

Halk TV’den İsmail Saymaz da yazısında bu iddiayı gündeme getirdi. Saymaz’a göre o tarihte AKP Bafra Yönetim Kurulu üyesi olan Hakim Murat Bircan’ın hemşire eşi Arzu Bircan’ın darbe girişiminden iki hafta sonra, 29 Temmuz 2016’da, Bafra Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ifadesi alındı.

İsmail Saymaz şunları yazdı:

“Görünen o ki, Bircan’a AK Partili eşinden ötürü ayrımcılık yapıldı. İfadesini Bafra Başsavcısı İbrahim Keskin aldı. Bircan, itiraflarda bulunduğu halde ‘müşteki-şikayetçi’ sıfatıyla dinlenerek, hukuken korundu.

Bafra Cumhuriyet Aile Sağlığı Merkezi’nde hemşire olarak görev yaptığını kaydeden Arzu Bircan, şunları söyledi:

“Ablamın kayınpederi H.A., Said Nursi’nin talebesi olduğu için küçüklüğümüzden beri aile cemaate yakındır. Ama ‘Paralel Yapı’ olarak adlandırılan kısmı ile hiç alakamız olmadı. Sağlık hizmetinde çalıştığım ve Bafralı olduğum için Bafra’yı ve camiayı iyi bilirim. Geçmişte cemaat sohbetlerine davet edildim. Bu sebeple birçok kişiyi tanırım. İyi niyetli şekilde 17-25 Aralık öncesinde sohbetlerde bulundum. Genelde bize sohbet yapanlar ‘Abla’ denilen, cemaatteki kişilerdi. Şu an Bafra Devlet Hastanesi’nde laborant G.G. önde gelen isimlerdendir. Eşi sağlık memuru E.G. de cemaat içerisindedir. Küçük kızı üniversitede okurken ev ablası idi. Hemşire S.R. ve eşi KOSGEB müdürü olan bey cemaatin içerisindedir.”

Bircan, yakın çevresindeki çok sayıda doktor, hemşire ve eşlerinin FETÖ ile ilişkili olduğunu iddia ederek, isim isim itirafta bulundu. Ayrıca ASELSAN intiharları hakkında bilgi vermek istediğini belirterek, şunları söyledi:

“Ablamın kayınpederi H.A.’nın torunu Binbaşı H.M., açığa alınmıştır. Samsunludur. H.M.’nin kız kardeşi kapalıydı. H.M.’nin arkadaşıyla evlendi ve açıldı. Kendisi Türkçe öğretmenidir. İsmi G.’dir. G. hanımın eşini tanımıyorum ama ASELSAN’da F-16 projesinde görev yaptığını ve isminin ‘K’ olduğunu duydum. K., kod adı olabilir. 11-12 yaşında oğlu vardır. B kişi paralel yapının aktif elemanlarındandır.”

GATA’dan bir binbaşının, Bafra Belediyesi’ndeki bazı müdür ve çalışanların FETÖ’cü olduğunu iddia ederek, “Zaman gazetesi aboneliklerinin olduğunu posta kutusunda gördüğüm kadarıyla biliyorum” dedi. Binada komşusu olan müteaahit E.B.’nin evinde 17-25 Aralık’tan sonra kadınların esnaf toplantısı yaptığını söyledi. Polislerin eski sorumlusunun bir restoran sahibi olduğunu anlattı. Eski Belediye Başkanı H.S.’nin ise örgütte aktif olduğunu anlatarak, “ABD’de Gülen’le görüştüğü bilinmektedir” dedi.

‘KUZEN VE EŞİ DE AKP’DEN DANIŞTAY’A GEÇMİŞ’

Bu arada, Hakim Murat Bircan’ın amcasının oğlu olan Adem Bircan’ın da kuzeni gibi AK Parti Bafra İlçe Örgütü’nde yöneticilik yaptığı, 2014’te avukatlıktan yargıya geçerek, Danıştay’a atandığı ortaya çıktı. 2016-2020 yıllarında Rekabet Kurulu üyesi olan Bircan, şimdi Danıştay Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapıyor. Bircan’ın eşi Safiye Bircan’ın da avukatlıktan yargıya geçtiği ve şu an Danıştay Tetkik Hakimi olduğu öğrenildi.”