Hain darbe girişiminin 7. yılı: 15 Temmuz gecesi neler yaşanmıştı?

Amerikan destekli FETÖ’nün hain darbe girişiminin üzerinden 7 yıl geçti. Ergenekon, Balyoz gibi kumpaslarla TSK'da kritik konumlara gelen FETÖ'cü hainlerin darbe girişimi, Türk ordusu ve Türk milleti’nin kahraman duruşuyla püskürtüldü.

featured

15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin üzerinden 7 yıl geçti.

Geçen bunca yılda, darbeyi gerçekleştiren FETÖnün üst düzey kadroları ABD’de yaşamaya devam ederken, Washington’un Türkiye’yi karşısına alan adımları da artarak devam etti. NATO’nun göbeğinde olduğu darbe girişimi sonrası siyasi iktidar, ABD ve NATO’ya karşı tavır alsa da son dönemde Türkiye yine Batı bloku ile birlikte NATO ittifakını genişletecek projelere onay verdi.

15 Temmuz sonrası değeri hatırlanan laiklik ve Atatürk devrimleri ise zamanla yerini yine eskisi gibi dinin siyasete alet edilmesine bıraktı. FETÖ’den boşalan yerlere başka tarikat ve cemaatlerin gelmesi ’15 Temmuz’dan ders çıkarılmadı mı?’ sorularını gündeme getirdi.

FETÖ’nün siyasi ayağının ortaya çıkartılmaması, bazı varlıklı FETÖ’cülerin serbest kalmasını organize eden ‘FETÖ borsaları’, müebbet hapis cezası alanların bile Yargıtay kararları sonrası tahliye olması, FETÖ ile mücadelede soru işaretleri olarak karşımıza çıktı.

Bazı muhalefet unsurları ise 15 Temmuz’un “tiyatro” olduğu yalanını dile getirip FETÖ’den ihraç edilenlerin mağduriyetinin derdine düştü.

İşte o gece yaşananlar:

16 Temmuz saat 03.00’te yapmayı planladıkları darbe girişimini Genelkurmay’daki hareketliliği görüp panikleyerek 15 Temmuz 20.30’a çeken FETÖ’nün üniforma giymiş teröristlerinin ülkeye yaşattığı en kanlı gecenin merkezi başkent Ankara oldu.

Ankara’daki Akıncı Üssü’nden yönetilen darbe girişiminde tank ve zırhlı araçların kışla dışına çıktığı gecede, FETÖ üyesi pilotların kullandığı savaş uçakları TBMM, Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Emniyet ve TÜRKSAT’ı bombaladı.

8 BİN ASKER, 35 UÇAK, 3 GEMİ, 37 HELİKOPTER, 246 ZIRHLI…

Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmış FETÖ mensubu ve bu örgütün yönlendirdiği 8 binin üzerinde askeri personel, 35 uçak, 3 gemi, 37 helikopter, 74’ü tank 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silahın kullanıldığı darbe girişimi, Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak düştü.

Girişimin yönetim merkezi Akıncı Üssü’nün de bulunduğu başkentte 15 Temmuz 2016’da “kara” bir gece yaşandı.

Komutanlar derdest edildi. Şehrin semalarında alçak uçuş yapan savaş uçakları TBMM, Cumhurbaşkanlığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Özel Harekat Başkanlığı ve TÜRKSAT’ı bombaladı.

Ayrıca kentin farklı yerlerindeki birçok birlikteki tank ve zırhlı araçlar da kışla dışına çıktı.

Ertesi gün öğle saatlerine kadar süren olaylara Türk milleti kahramanca direndi.

DARBE PLANI ÖNE ÇEKİLDİ

Darbe girişimi günü saat 16.16’da MİT Müsteşarlığına giden Kara Havacılık Komutanlığında görevli bir subay, FETÖ üyesi askerlerin Müsteşar Hakan Fidan’ı almak üzere kuruma saldırıda bulunacağını ihbar etti. MİT yetkililerinin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’i telefonla bilgilendirmesinin ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve bir yardımcısı ayrı ayrı Genelkurmay Başkanlığına geldi.

FETÖ’cüler karargahtaki hareketliliği görüp paniğe kapılarak, gece saat 03.00’te başlamasını planladıkları girişimi 15 Temmuz saat 20.30’a çekmeyi kararlaştırdı.

‘TABURLAR, TUGAYLAR YOLA ÇIKTI’

MİT Müsteşarı Fidan’ın Genelkurmay’dan ayrıldığı dakikalarda, karargahtan yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığında darbe hazırlıkları için toplanan 33 Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) personeli Genelkurmay’a doğru otobüsle yola çıktı.

Dönemin Genelkurmay Stratejik Daire Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, saat 21.00’de makam odasına girdiği Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar’a, “Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız, taburlar, tugaylar yola çıktı” sözleriyle darbeyi tebliğ etti. Ardından Akar’ı derdest ettiler.

Karargaha dönen Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, beraberindeki Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar ve emir subayı Yunus Can, Akıncı Üssü’nden gelen darbeci ÖKK personelince derdest edildi. Çolak’ın koruma astsubayı Piyade Başçavuş Bülent Aydın, olaya müdahale etmeye çalışırken şehit düştü.

ALÇAK UÇUŞA BAŞLADILAR

Bu sırada FETÖ’cü pilotların havalandırdığı uçaklar, Ankara semalarında alçak uçuşa başladı. Polatlı 58. Topçu Er Eğitim Tugayı ve Topçu Füze Okulu, Mamak 28. Mekanize Piyade Tugayı, Beytepe Jandarma Eğitim ve Okullar Komutanlığı, Kara Havacılık Komutanlığı, Harp Okulları Komutanlığı, Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı, Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki darbeciler de harekete geçti. Birçok tank, zırhlı personel taşıyıcı ve diğer araçlarla binlerce asker kışlaların dışına çıktı. Kuvvet Komutanlıklarındaki FETÖ’cüler de hareketlendi.

DERDEST EDİLENLER AKINCI ÜSSÜ’NE

Dönemin Başbakanı Binali Yıldırım, saat 23.02’de televizyon kanallarına bağlanarak, bir kalkışma ihtimali üzerinde durduklarını söyledi.

Dönemin Genelkurmay Başkanı Akar, saat 23.03’te Genelkurmay Başkanlığı bahçesinde bulunan helikopterle Akıncı Üssü’ne götürüldü. Derdest edilen Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar, Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu’nun da aralarında bulunduğu birçok general Ankara, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve bazı komutanlar ise İstanbul’dan alınarak Akıncı Üssü’ne götürüldü.

TSK içinde hareketlilik olup olmadığını öğrenmek için akşam saatlerinde Jandarma Genel Komutanlığına giden Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan ve koruması ise derdest edilerek komutanlıkta tutuldu.

GÖLBAŞI VURULDU: 44 ŞEHİT

Şehir merkezinde bu olaylar yaşanırken FETÖ mensubu darbecilerin kullandığı F-16 savaş uçağı, saat 23.18’de Gölbaşı’ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığına bomba attı, 7 kişi şehit oldu, 5 kişi yaralandı.

16 Temmuz’un ilk saniyelerinde Gölbaşı’ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Başkanlığı da bombalandı, 44 polis şehit oldu, 36 kişi yaralandı.

Darbecilerin bulunduğu helikopterler, Yenimahalle’deki MİT yerleşkesini ateş altına aldı, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’ndan TRT’ye giden darbeciler saat 00.13’te canlı yayında zorla darbe bildirisi okuttu.

HALK MEYDANLARA İNDİ

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan saat 00.24’te CNN Türk televizyonuna bağlandı. Görüntülü telefon aramasıyla kurulan bağlantıda Erdoğan, “Bu gelişme gerçekten Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içindeki bir azınlığın ne yazık ki kalkışma hareketidir ve bu malum yapıya ait paralel yapılanmanın teşvik ettiği üst akıl olarak onların kullandığı bir harekettir” dedi.

Vatandaşlar Genelkurmay Başkanlığının çevresindeki İnönü Bulvarı ve Milli Müdafaa Caddesi ile Kızılay Meydanı, Cumhurbaşkanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı civarı başta olmak üzere meydan ve caddelerde toplanmaya başladı.

AKINCI ÜSSÜ’NDE TOPLANMALAR

Polatlı’da kışlalarından çıkarak Ankara’ya doğru hareket eden askeri araçların önünü kesen vatandaşlar, araçların bir kısmının kışlalarına dönmesini sağladı. Kazan halkı da Akıncı Üssü çevresinde toplandı. Bu sırada 8 vatandaş FETÖ’cülerce şehit edildi.

Darbenin yönetim merkezi Akıncı Üssü’nden mühimmat yüklü halde kalkan uçaklar, sonik patlamalarla vatandaşları ürkütmek için ses hızının üzerinde seyretmeyi sürdürdü. FETÖ’cüler bir yandan da Kara Harp Okulunda eğitim gören kursiyer askerleri helikopterlerle Genelkurmay Başkanlığına taşıdı.

Bu sıralarda, uydu yayınlarını durdurmak isteyen ve aralarında sivillerin de olduğu darbeci grup, helikopterle TÜRKSAT’ın Gölbaşı’ndaki tesislerine hareket etti. Tedbir amacıyla kuruma gelen 2 TÜRKSAT görevlisi, FETÖ mensubu darbecilerce ateş açılması sonucu şehit düştü.

Yenimahalle’deki Ankara Emniyet Müdürlüğü binasına saat 00.56’da 2, 01.08’de ise bir bomba daha atıldı. Saldırıda 2 vatandaş şehit düştü, 39 kişi yaralandı. Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde zırhlı araçlarda bulunan darbecilerin eylemlerinde 8 vatandaş şehit oldu.

HALİSDEMİR’E TARİHİ GÖREV

ÖKK Grup Komutanı Tuğgeneral Semih Terzi ve beraberindeki ÖKK askerlerini Diyarbakır’dan taşıyan uçak, darbe girişimine destek vermek amacıyla saat 01.13’te Etimesgut Havalimanı’na indi. Terzi ve ekibi, buradan helikopterlerle Gölbaşı’ndaki ÖKK karargahına hareket etti.

Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı’nın, “Sana tarihi bir görev veriyorum. Semih Terzi darbeci bir haindir, vatan ve millet adına Semih Terzi’yi öldür. Bunun sonunda şehadet var. Hakkını helal et.” dediği ÖKK’de görevli Astsubay Ömer Halisdemir, ÖKK karargahına gelen Tuğgeneral Terzi’yi vurarak öldürdü. Ancak Halisdemir de Terzi’nin ekibindeki darbeci askerlerce şehit edildi.

GENELKURMAY’DA ÇATIŞMA

TBMM’de temsil edilen tüm siyasi partilerden milletvekilleri, demokrasi ve Meclise sahip çıkmak üzere TBMM Genel Kurul Salonu’nda saat 01.39’da toplandı.

Genelkurmay önünde toplanan, tanklar ve zırhlı araçların önünü kesen ve üstlerine çıkan vatandaşlar, saat 02.21’de Genelkurmay’a girdi. Ancak darbeciler, vatandaşlara ateş açtı.

Genelkurmay Başkanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı civarında seyreden helikopterlerden de vatandaşlara ateş açıldı. Genelkurmay Başkanlığının içi ile karargah çevresinde darbecilere karşı koymaya çalışan 38 kişi ateşli silah ve helikopter saldırıları sonucu şehit oldu.

Ayrıca Akay Kavşağı’nda tankın üzerinden düşen 2, Dikimevi’nde ise ateşli silahla vurulan bir vatandaş hayatını kaybetti.

MECLİS’E BOMBA

Havada bulunan F-16’ların birinden saat 02.35’te Genelkurmay’a birkaç yüz metre mesafedeki TBMM’ye bomba atıldı.

Aynı dakikalarda, TRT Genel Müdürlüğü binasını ele geçirmeye çalışan FETÖ mensubu askerler gözaltına alınmaya başlandı. Kurumun yayını saat 03.00’te normale döndü.

Darbeci pilotlarlar Gölbaşı’ndaki TÜRKSAT tesislerine 4, TBMM’ye 2 bomba daha attı. TBMM’ye atılan bombalar 32 kişiyi yaraladı. Darbe girişiminin ardından yapılan tespite göre, Meclis’te yaklaşık 20 milyon liralık hasar meydana geldi.

Jandarma Genel Komutanlığı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve AKP Genel Merkezi civarındaki eylemler sırasında biri tankın üzerinden düşen, diğerleri ateşli silahlarla vurulan 14 vatandaş şehit oldu.

Darbeci askerlerden bir kısmı gözaltına alınırken darbenin idare merkezi konumundaki Akıncı Üssü’nün elektrikleri saat 04.29’da kesildi.

PİSTLER VURULDU

Darbeciler günün aydınlanmasıyla Cumhurbaşkanlığı Sarayını hedef aldı. Darbe girişimi içinde yer alan pilotların kullandığı F-16’ların birinden saat 06.19’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki köprülü kavşak ve otoparka 2 bomba atıldı. Burada 15 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi yaralandı.

Darbeci pilotların Ankara üzerindeki uçuşlarının sabah saatlerinde de devam etmesi üzerine darbe girişiminde yer almayan uçaklar, üsteki çeşitli noktaları vurarak darbecilerin uçaklarının kalkışının önüne geçti.

FETÖ’cülerin başarısızlığının belli olmasının ardından Akıncı Üssü’nde tutulan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, Mehmet Dişli ile birlikte saat 08.26’da helikoptere binerek Çankaya Köşkü’ne hareket etti.

Özel harekat polisleri, sabah saatlerinde Jandarma Genel Komutanlığını ele geçirdi. Ancak bundan kısa süre önce, akşam saatlerinden o saate kadar burada alıkonulan TEM Daire Başkanı Turgut Aslan ve koruması Hasan Gülhan, yemekhane bölgesinin arka tarafında başlarından vuruldu. Gülhan şehit olurken, Aslan ağır yaralandı.

Darbe girişiminin başarısız olacağını anlayan askerler, sabah saatlerinde Genelkurmay karargahından çıkarak polise teslim olmaya başladı. Kısa süre sonra özel harekat polisleri de Genelkurmay kışlasına girdi.

Başbakan Binali Yıldırım, saat 12.57’de Çankaya Köşkü’ne geldi. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile kameraların karşısına geçen Yıldırım, teşebbüsün bastırıldığını resmen duyurdu.

KARA GECEDE İSTANBUL

Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri, Atatürk Havalimanı, Taksim Meydanı, İstanbul Valiliği başta olmak üzere birçok yeri işgal etmeye çalışan FETÖ’cü askerler, meydanlara çıkan ve canlarını hiçe sayarak tankların üzerine çıkan vatandaşların cesaretiyle bertaraf edildi.

İstanbul’da stratejik bölgeleri hedef alan darbeciler önce şehrin 2 yakasını bağlayan Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerini saat 22.00 sıralarında tek taraflı trafiğe kapattı.

Sosyal medyada Ankara ve İstanbul başta olmak bazı şehirlerde patlama ve silah sesleri duyulduğu haberleri yer aldı.

Halk Boğaziçi Köprüsü’ne akın etti. Köprüyü geçmeye çalışan vatandaşlara darbeci askerlerce ateş açıldı. Tankın da kullanıldığı saldırılarda, aralarında polis memurları Münür Alkan, Kemal Tosun’un da olduğu 34 kişi şehit oldu.

FETÖ’cüler, halkın direnişini kıramadı, sabaha karşı teslim olmak zorunda kaldı.

 Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün Anadolu Yakası tarafı giriş kısmında ise 3 vatandaş hayatını kaybetti.

ASKERİ LİSEDE ALARM

Kuleli Askeri Lisesi’nde saat 20.00 sıralarında alarm verildi. Hazırlıkların ardından askeri kamyonlar Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprüleri ile Kandilli-Beykoz istikametine hareket etti. Okul önündeki bazı yayalar da derdest edildi.

İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, kolluk kuvvetlerine bulundukları noktaları korumaları, darbecilere direnç göstermeleri konusunda talimat verdi. Bunun üzerine Çengelköy Polis Merkezi Amirliğinde görevli polisler, polis otolarıyla karakolun kapısını kapatacak ve yolu kesecek şekilde park ederek tertibat aldı. Bölgeye gelen darbeciler, sıkıyönetim ilan edildiğini ileri sürerek, yolun açılmasını istedi.

Halkın ve polisin direnç göstermesi üzerine darbeciler havaya ateş açarak Kuleli Askeri Lisesine kaçtı. Darbeciler daha sonra kalabalık bir şekilde Çengelköy Polis Karakolu önüne yaya olarak gitti. Darbecilerin Çengelköy Polis Merkezine doğru intikal ettiklerinin öğrenilmesi üzerine vatandaşlar Aya Yorgi Kilisesi Vakfı binası önünde toplandı. Darbeciler, vatandaşlardan dağılmalarını istedi. Topluluğun dağılmaması üzerine darbecilere “Yere yat ve hedef gözetmeksizin ateş serbest” emri verildi. Bir kısım rütbeli emre uyarak sivil vatandaş topluğunun üzerine doğru uzun namlulu piyade tüfekleriyle etkili mesafeden ateş etmeye başladı. Ateş sonucu bazı vatandaşlar yaralandı ve topluluk Polis Merkezi istikametine yöneldi.

Çengelköy Polis Merkezinden kalkışmanın hukuksuz olduğu yönündeki çağrılara rağmen çöp konteynerlerini siper alan darbeciler, ihtilal yaptıklarını savunarak polislerden teslim olmalarını isteyip ateş açtı. Polisler de ateşe karşılık verdi.

 Çıkan silahlı çatışma sonrasında Çengelköy Polis Merkezi önünde toplanan vatandaşların bir kısmı ara sokaklara, bir kısmı ise Çengelköy Işıklar mevkisine doğru gitti. Polisler sayıca az olmalarına karşın FETÖ’cüleri merkeze sokmadı. Darbeciler ise vatandaşlara ateş etmeyi sürdürürken, bazı vatandaşları kelepçeledi.

SABAHA KARŞI GERİ ÇEKİLDİLER

Darbeciler, Çengelköy Işıklar Bölgesi’nde sivil vatandaşlara uzun namlulu silahlarla etkili mesafeden ateş etmeyi sürdürdü. Polis ve vatandaşın direnciyle, girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlandığını anlayınca saat 05.48 sıralarında geri çekilme kararı aldı. Kelepçelenen vatandaşlar polisler tarafından serbest bırakıldı. Olaylar sonucunda gazeteci Mustafa Cambaz, Kader Sivri, Burak Cantürk, Fatih Dalgıç, Gökhan Esen, Halil Kantarcı ve Osman Yılmaz hayatını kaybetti, 62 kişi yaralandı.

İSTANBUL VALİLİĞİNE GİRDİLER

Kurmay Albay Nizamettin Aydın komutasındaki 90 asker, 22.30’da İstanbul Valiliğine gitti. Valilik önünde bulunan nöbetçi kulübesindeki polislere, “Ordu adına geliyoruz. Silahlarınızı teslim edin.” diyen askerlere polisler, “Bize böyle bir emir gelmedi.” karşılığını verdi.

Albay Nizamettin Aydın’ın, polisin elindeki MP5 silahı almasıyla polisler buradan ayrıldı. Askerler binaya girdi.

İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Cengiz Demircan, halkın valilik önünde toplanmasını sağladı. Kalabalığın artması üzerine darbeci askerler binayı terk etmek zorunda kaldı. Haliç Köprüsü’nde polis tarafından önü kesilen darbeciler gözaltına alındı.

KULEYİ ELE GEÇİRDİLER

Darbeci askerler, Atatürk Havalimanı’nı da ele geçirmek istedi. Havalimanına giriş çıkışlar saat 22.15 itibarıyla kapatıldı. Uçuş kontrol kulesini ele geçiren darbeciler, tüm uçuşları durdurdu. F-16 savaş jetleri ile havalimanı üzerinde alçak uçuş yapılarak yolcu uçaklarının iniş-kalkış yapmaları engellendi.

Erdoğan’ın çağrısıyla havalimanına gelen binlerce kişinin üzerine ateş açıldı. Pistte bulunan 17 yaşındaki Mahir Ayabak hayatını kaybederken, onlarca kişi yaralandı. Halkın direnişi karşısında askerler burayı terk etmek zorunda kaldı.

Atatürk Havalimanı’nda yaşananlara ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 1 üsteğmen, 3 uzman ve 7 er gözaltına alındı.

DARBEYE KARŞI İLK SORUŞTURMA

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 00.34’te askeri kalkışmayı yapanlara karşı ”darbeye teşebbüs” suçundan soruşturma başlatıldığı duyuruldu. Küçükçekmece Başsavcısı Ali Doğan, darbe girişiminde bulunan askerlerle ilgili soruşturma başlattığını ve askerlerin görüldükleri yerde tutuklanacaklarını bildirdi.

1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, 01.00 sıralarında bir televizyon kanalına bağlanarak askeri kalkışmaya ilişkin “Bu, TSK tarafından desteklenen bir hareket değildir. Bu olaylar meydana geldiği andan itibaren Sayın Valimizle bir araya gelip İstanbul üzerine yoğunlaştık. Buradaki problemi çözmek için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Darbeci askerlerin işgal etmek istedikleri Borsa İstanbul’da, polis memuru Mehmet Şevket Uzun ile Fatih Satır adlı vatandaş şehit düştü.

Darbeci askerlerin yolları işgal ettikleri Esenler Eski Hal Yolu Edirne İstikameti ve İSTOÇ civarı TEM Otoyolu üzerinde meydana gelen olaylarda askerlere karşı koyan Ahmet Kocabay vurularak, Hüseyin Kısa, Türkmen Tekin, Muhammet Aksu ve Mehmet Şefik Şefkatlıoğlu da tank tarafından ezilerek hayatını kaybetti, 30 kişi yaralandı.

Gaziosmanpaşa bölgesi TEM Otoyolu’nda meydana gelen olaylarda Servet Asmaz yaşamını yitirdi.

ÇEVİK KUVVET’İ İŞGAL GİRİŞİMİ

FETÖ’cülerin polise yönelik İstanbul’daki ilk hedef noktası Bayrampaşa’daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü oldu. Buraya saat 22.20 civarında ulaşan sözde askerler, polise “teslim olun” çağrısı yaptı, polis teslim olmadı. Saat 00.30’dan itibaren burada toplanmaya başlayan vatandaşlar askerlere tepki gösterdi. Askerler havaya ateş açarken vatandaşların tepkileri daha da arttı. Olaylarda Ümit Yolcu can verirken, 16 kişi yaralandı. Askerler, vatandaşların artan tepkisi üzerine burayı terk etmek durumunda kaldı.

Vatan Yerleşkesi’ne ulaşan FETÖ’cüler, polis ve halkın direnişi karşısında başarılı olamadı. Vatan Yerleşkesi’ne darbeci askerlerce hava desteği istenmesi üzerine gelen helikopter, eski lunapark olarak adlandırılan noktaya inmek istedi. Polisin yerden atışla karşılık vermesi üzerine helikopter Vakıf Gureba Hastanesinin arkasındaki okulun bahçesine indi. Vatandaşların tepki göstermesi üzerine buradan da kalkmak zorunda kalan helikopter, Topkule Kışlası’na döndü.

Darbeci askerler, zırhlı araçları çevreleyen vatandaşların da sayesinde polis tarafından gözaltına alındı. Tanklardan birinin içinden vatandaşlarca çıkarılan ve FETÖ’cü askerlerle birlikte hareket ettiği anlaşılan 4. Sınıf Emniyet Müdürü Mithat Aynacı da yakalandı.

Vatan Caddesi’nde AKP Fatih İlçe Başkanlığı önünde meydana gelen olaylarda Mehmet Güder hayatını kaybetti.

İSTANBUL İŞGALLERİ

47. Piyade Alayından tam teçhizatlı ve mühimmatlı olarak saat 22.00-22.15 sıralarında hareket eden askerler, saat 23.15 sıralarında AKP İstanbul İl Başkanlığına ulaştı.

Polisleri “Bundan sonra buranın güvenliğini biz alacağız.” diyerek uzaklaştıran darbeci askerler, daha sonra binayı işgal etti. Darbecilerle güvenlikçiler arasında tartışma yaşandı. Bir süre sonra halk, bina önünde toplanmaya başladı. Bazı askerler de havaya ateş etti. Askerler sabaha doğru olay yerine getirtilen otobüslerle kışlalarına gönderildi. Olay yerinde bir vatandaş itiş kakış sırasında yaralandı.

İstanbul’da önemli yerleri işgal girişiminde bulunan darbecilerin Vatan Caddesi’ndeki işgal girişimi başarıya ulaşamayınca polis anonslarla halkı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) önüne yönlendirdi. Vatandaşlar belediye binasını işgale gelen darbeci askerleri protesto etti. Halkın üzerine ateş açan darbeciler, Prof. Dr. İlhan Varank’ın da aralarında bulunduğu 14 kişiyi katletti.

İstanbul’un kalbi Taksim Meydanı’na Hasdal Kışlası’ndan bir grup asker geldi. Anıt ve çevresini, daha sonra Taksim Meydanı’na gelen noktaları kontrole başlayan askerler burada da halkın tepkisiyle karşılaştı.

Taksim Meydanı’nda halk ve polisle karşı karşıya gelen darbeci askerler, 39 kişiyi yaraladı.

AKOM BASKINI

İstanbul’un birçok noktasını 3 bine yakın kamerayla kayıt altına alan ve anlık olarak MİT’e ileten İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) de FETÖ’cülerin hedefi oldu.

Saat 21.15 sıralarında AKOM’a giren darbeciler, görevlileri etkisiz hale getirip dışarı çıkardı, binada kilitli odaların kapılarını kırarak arama yaptı. Darbeciler, bilgisayar ve elektronik eşyaların fişlerini çekti, server odalarına girerek sistemi engellemeye, kamera ve ekranları devre dışı bırakmaya çalıştı. Bunu başaramayan askerler, teknik ekip çağırdı.

Vatandaşlar AKOM binası çevresinde de toplanmaya başladı. Darbeci kurmay yarbay Mustafa Kubilay’ın emriyle askerler, vatandaşların girişini engellemek amacıyla bina kapısına barikat oluşturdu. Vatandaşlar buradan ayrılmayınca darbeci askerler hedef gözetmeksizin halka doğru ateş etti. Açılan ateş sonucu 6 kişi yaralandı.

BELGELERİ YAKTILAR

AKOM yetkilileri, kritik öneme haiz AKOM binasına darbecilerce zarar verilmesini engellemek ve üzerlerinde psikolojik baskı kurmak amacıyla AKOM binasına itfaiye araçlarını çağırdı. Gelen itfaiye araçlarından yaklaşık bir saat boyunca telkin edici anonslarda bulunuldu.

Eyüp İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, saat 06.00 sıralarında AKOM’a geldi. İlçe Emniyet Müdürü İsmail Dinçer Öğüt megafonla “teslim olun” anonsu yaptı. Darbeciler teslim olmayacaklarını beyan ederken keskin nişancılar çatıya yerleştirilerek operasyon hazırlıkları yapıldı. Bu görüşmelerin akabinde Mustafa Kubilay ve diğer subaylar ellerinde bulunan A4 kağıdı ebatındaki belgeleri yakarak imha etti. Kubilay, askerleri binanın alt katında topladı ve erlere de terasa çıkmaları emrini verdi. Akabinde emniyet personeli olan keskin nişancıların çatılara yerleştirilmesi üzerine umudunu yitiren Kubilay, “Gururumuzu kırmadan teslim alırsanız mutlu oluruz.” dedi. FETÖ’cüler, yanlarında getirdikleri çantalardaki sivil kıyafetlerini giyerek, silahsız, elleri başlarının üzerinde, binaya doğru diz çökmüş vaziyette emniyet güçlerine teslim olmak zorunda kaldı.

TELEKOM BASKINI

Acıbadem’deki Türk Telekom Hizmet Binası’nın önüne saat 22.30 civarında gelen darbeci kurmay yüzbaşı Mehmet Karabekir yönetimindeki askeri birlik, binanın önünde, etrafındaki yol ve caddenin köşelerinde konuşlanarak giriş-çıkışı durdurdu. Acıbadem Türk Telekom binasını darbecilerin ele geçirdiğini öğrenen vatandaşlar, kısa bir süre sonra Türk Telekom civarında toplanmaya başladı. Kolluk görevlileri de olay yeri ve civarına gelerek, darbecilere müdahale etmeye çalıştı.

Karabekir, bölgeye ulaşan ya da tesadüfen oradan geçen vatandaşlara, “Asker yönetime el koydu haberiniz yok mu? Evlerinize gidin.” diyerek tehditte bulundu. Karabekir, buradan ayrılmayan vatandaşlara ateş açtı.

Üsküdar ilçesi Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş, Türk Telekom Bölge Müdürlüğü önüne geldi. Askerleri sakinleştirmeye çalışan Sertbaş, bunda başarılı olamadı. Karabekir’in silahını kendisine doğrultması üzerine Sertbaş, “Beni mi vuracaksın?” diye sordu. Karabekir de “Evet seni vuracağım.” diyerek yakın mesafeden Sertbaş’a ateş etti. Vatandaşların karnından yaralanan Sertbaş’a müdahalesine de havaya ateş ederek izin vermeyen Karabekir, askerlere, “Böyle olacaksınız, af yok. Birini vurdum, diğerleri dağıldı.” şeklinde sözler söyledi.

Yaklaşık 45 dakika kadar sonra doktor olduğunu söyleyen bir kişi Sertbaş’ın yanına giderek müdahalede bulundu. Vatandaşların bir araçla Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürdüğü Sertbaş, hastaneye varamadan hayatını kaybetti.

Olaylarda Murat Mertel, Muhammet Fazlı Demir, Orhun Göytan, Şirin Diril ve Murat Naiboğlu da hayatını kaybederken, 18 kişi yaralandı. Darbeci Karabekir, güvenlik kuvvetlerince etkisiz hale getirildi.

Darbe girişiminin başarısız olduğunu anlayan bazı darbeciler, zırhlı araçlarla buradan kaçarken bazıları da teslim oldu.

SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI

Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanlığından 8 zırhlı araçla çıkan darbeci askerler, saat 23.30 sıralarında Sabiha Gökçen Havalimanı yakınlarına ulaştı. Buradaki trafik yoğunluğu ve halkın toplanmaya başlaması üzerine zırhlı araçların bir kısmı bariyerleri aşarak karşı şeride geçti ve buradan ilerlemeye devam etti. Emniyet güçleri tarafından havalimanı nizamiyesine 100 metre kala zırhlı araçlar durduruldu. Vatandaşlar, darbeci askerlere müdahale etti. Polis tarafından teslim olmaları yönünde uyarı yapıldı. Tanklarda bulunan darbecilerden bir kısmı havaya ateş açtı. Güvenlik koridoru oluşturularak ve müdahale edilerek zırhlı araçlardaki darbeci askerler saat 03.00 sıralarında yakalandı.

Tuzla ilçesi Orhanlı gişeleri üzerinde meydana gelen olaylarda da Ozan Özen, Mustafa Direkli, Yalçın Aran, Erdem Diker, İhsan Yıldız, Vahit Kaşçıoğlu hayatını kaybetti.

ERDOĞAN: ENİŞTEMDEN ÖĞRENDİM

Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişiminden sonra yaptığı açıklama FETÖ’cülerin kalkışmasını eniştesinden öğrendiğini söylemişti. Erdoğan, “Tabii burada bir istihbarat zaafı olduğu ne yazık ki ortada. Çünkü güçlü bir istihbarat maalesef olsaydı böyle bir imkân bu Fethullahçı Terör Örgütü’ne doğmazdı” demişti.

“Beylerbeyi Sarayı’nın orada bir hareketlilik var diyor. Bu haberi aldıktan sonra ben inanamadım. Ziya dalga mı geçiyorsun, ne alakası var dedim. Daha sonra MİT Müsteşarı’nı, Genelkurmay Başkanı’nı aradım, ulaşamadım. Sayın Fidan’a ulaşabildiğimde kendisinden bilgileri aldım. Arada özellikle Başbakanımızla irtibat halindeyiz. 10’a doğru Fidan’a ulaşma fırsatım oldu. Böyle bir durum olduğunu, kendisinin Genelkurmay’a gittiğini, Genelkurmay’dayken böyle bir durum olmadığını 20.30 gibi gelmiş. MİT’e geldiğinde orası da bombalanmaya başlamış. Bilgileri o anda kendilerinden kaba taslak aldık. Bu süreç içinde maalesef bir gerçeği tespit ettik ki burada ciddi bir istihbarat zafiyeti var. Bu saate kadar bu olmazdı. Bir iki saatin çok büyük önemi var. Bütün bunlara rağmen anında bazı müdahaleler yapılabildi. Uçuşu yapanlara karşı bazı karşı tedbirler alınabildi.”

‘ALLAH DEDİKLERİ İÇİN MÜSAMAHA GÖSTERDİK’

Erdoğan darbe girişiminden yaklaşık bir ay sonra yaptığı konuşmada ise şunları söylemişti:

“Bu hain örgütün yüzünü ortaya dökememenin üzüntüsü içindeyim. Hem Rabbime, hem milletimize verecek hesabımız olduğunu biliyorum. Rabbim de, milletim de bizi affetsin.

Rahmetli Özal, Ecevit hatta biz de bu yapıya zamanında iyi niyetle destek olduk. Ben de katılmadığım pek çok yönleri olmasına rağmen herkes gibi yardımcı oldum. Bu kesimin de istifade etmesini sağladık. Yapının başındaki kişi üzerindeki tereddütlerimize rağmen, eğitim, yardım, dayanışma faaliyetleri için müsamaha gösterdik. Allah dedikleri için müsamaha gösterdik. ‘Bir ortak yanımız var’ dedik. Aslında bu yapının bambaşka niyetleri olduğunu uzun süre görmedik, göremedik.”

İşte 15 Temmuz darbe girişiminde vatandaşların şehit düştükleri yerlerin video grafikle anlatımı…

Hain darbe girişiminin 7. yılı: 15 Temmuz gecesi neler yaşanmıştı?

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. Yapana değil, yaptırana bakacaksın. Mustehak Lut kavmine. Olan şehitlerimize, gazilerimize ve sevdiklerine oldu, kriptolara ve siyasi ayaklarına hicbirsey olmadı. Üstüne terfi aldılar. Mustehak Lut kavmine.

  2. Hiç bir ders almamışlar ki şimdi de Süleymancılsr menzilciler gibi diğer mikroplar destekleniyor

  3. 15 Temmuz 2022, 04:46

    Aynı tas, aynı hamam! Millete karşı suç işleyip de ‘Rabbinden’ af dileyenlerin canı cehenneme!

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!