Dünya Bankası’ndan borçlanmanın sadece ekonomik krizlere değil, toplumsal ve sosyal krizlere de kapı aralayacağını yazan Milli Gazete, “Bu metne göre Dünya Bankası, Türkiye’ye, “kırılgan gruplar” statüsünde meşrulaştırdığı LGBT gibi sapkın oluşumlar için yaşam şartlarının iyileştirilmesini şart olarak sunuyor” yorumunu yaptı.
Haberde, “Dünya Bankası’ndan alınacak kredinin şartlarına Millî Gazete ulaştı. Birbirinden skandal maddelerin içerisine LGBT’lilere destekten tutun da soframıza gelen gıdaların bozulmasına kadar bir sürü şartlar gizlenmiş” denildi.
TÜRKiYE’DEN NELER iSTENiYOR?
Habere göre, Dünya Bankası’ndan alınacak borç karşılığında Türkiye’nin atması istenen başka tehlikeli adımlar da var.
Buna göre, Dünya Bankası, Türkiye’den gıda güvencesi ve iklime uygun tarımın teşvik edilmesini de istiyor. Yani hibrit gıda, endüstriyel tarım, yapay (sahte) et ve gıdanın yaygınlaşması da talep ediliyor.
Yine Türkiye’den talep edilenler arasında Türkiye ekonomisinin küresel değerler zincirine entegre edilmesi de yer alıyor. Kısacası Türkiye’den, küresel kutuplu tek dünya devleti, dinler arası diyalog, DSÖ, FAO, HABİTAT ve UNICEF’e biat edilmesi isteniyor.
BAKANLIKTAN AÇIKLAMA
Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Dünya Bankası ve Türkiye arasındaki 5 yıllık iş birliğinin yol haritası niteliğindeki Ülke İşbirliği Çerçevesi dokümanına ilişkin sosyal medyada dolaşan iddialar asılsız ve mesnetsizdir. Programda geçen ‘kırılgan gruplar’ yeşil dönüşümden olumsuz etkilenecek meslek gruplarında çalışanlar ile finansmana erişimde zorluklarla karşılaşanları ifade etmektedir. Bu kredilerin İstanbul sözleşmesi ve LGBT ile ilişkisi yoktur” ifadelerine yer verildi.
Bakanlığın açıklaması şöyle:
Anlaşılan yoksulluğu kabul etmişler. Hatta bununla mücadele için dünya bankasından da yardim istiyorlar. Ahh…