ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, basın toplantısında, AA muhabirinin “Bugün Türkiye Dışişleri Bakanı, pazar günü Ankara’da terör saldırısı girişiminde bulunan iki PKK/YPG teröristinin Suriye’den geldiğini söyledi. Ayrıca Irak ve Suriye’deki PKK/YPG terör örgütü tesislerinin Türkiye’nin meşru hedefleri olduğunu söyledi. Bu konuda bir cevabınız var mı?” sorusunu yanıtladı.
Patel, konuya ilişkin cevabında, “ABD, NATO müttefikimiz Türkiye’nin ve Türk halkının, ABD tarafından Yabancı Terör Örgütü (FTO) olarak tanımlanan PKK’ya karşı mücadelesinde kararlılıkla yanındadır” ifadesini kullandı.
Öte yandan, Patel, PKK terör örgütünün Suriye kolu YPG ile bağlantısı hakkında yorum yapmaktan kaçındı.
Patel, “Bu detaylı iddiaların doğruluğunu teyit edebilecek yeterli bilgi sahip değiliz. Burada sunabileceğimiz hiçbir şey yok” dedi.
PKK ve YPG’nin Türkiye’ye ve ABD’ye oluşturduğu tehdidin ayrı durumlar olup olmadığı sorulduğunda, cevap vermekten kaçınan Patel, “Durum bu. Uzun zamandır süre gelen ABD politikasını değiştirmek için burada değilim” ifadesini kullandı.
Patel, “PKK’nın Türkiye için oluşturduğu güvenlik tehdidinin farkındayız” dedi.
YPG’nin Türkiye’ye tehdit oluşturup oluşturmadığı sorulduğunda ise Patel, “Bu konu hakkında sunabileceğim bir güvenlik değerlendirmesi yok.” karşılığını verdi.
Gazeteci Bedrettin Bölükbaşı’nın X hesabından yaptığı paylaşıma göre ayrıca 2 gazeteci ile Patel arasında şu diyaloglar yaşandı:
Gazeteci: “PKK’nın teşkil ettiği tehdit konusunda Türkiye’nin yanında olduğunuzu söylüyorsunuz. ABD hâlâ YPG ile PKK’nın ayrı olduğunu ve YPG’nin tehdit olmadığını mı düşünüyor?”
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Vedant Patel: “Evet, ABD’nin uzun süredir devam eden siyasetinde bir değişiklik yapmak için burada değilim.”
Gazeteci: “O zaman Türkiye’nin güçlü şekilde yanında değilsiniz yani?”
Patel: “Türkiye’nin yanındayız…”
Gazeteci: “PKK konusunda. Ama onların genel pozisyon itibariyle yanlarında değilsiniz, kabul etmiyorsunuz?” Patel: “Eminim burada bunu bir sürü farklı şekilde ele alabiliriz, ama…”
Gazeteci: “Ele alacak bir şey yok, ama bunu kabul etmiyorsunuz, Türkiye hem PKK hem de YPG’nin tehdit olduğunu söylüyor. İkinci kısmı kabul etmiyorsunuz.”
Patel: “PKK’nın oluşturduğu meşru ulusal güvenlik tehdidinin farkındayız, Türkiye’nin yanındayız.”
Gazeteci: “YPG’nin Türkiye için tehdit olduğunu düşünüyor musunuz?”
Patel: “Size sunabileceğim bu tür bir güvenlik değerlendirmesi yok.”
İkinci gazeteci: “Türkiye, YPG’nin tehdit teşkil ettiğini söylüyor ve siz onları destekliyorsunuz, neden?”
Patel: “Dediğim gibi, PKK konusunda çok açığız, onları yabancı terör örgütü olarak kabul ettik, Türk müttefiklerimizin yanındayız, teröristlerin Suriye’den çıktığı konusunda size verebileceğim bir şey yok.”
‘TÜM TESİS VE FAALİYETLERİ MEŞRU HEDEFİMİZ’
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Ankara’daki terör saldırısına ilişkin yaptığı açıklamada, “Suriye ve Irak’ta PKK/KCK, PYD/YPG’nin tüm tesis ve faaliyetlerinin, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da meşru hedefimiz olacağının herkes tarafından bilinmesini istiyoruz.” demişti.
Terör saldırısını akamete uğratan kahraman polislere şifa dileyen Güler, İçişleri Bakanlığı camiasına geçmiş olsun dileklerini de iletmişti.
‘TERÖRİSTLER SURİYE’DEN GELDİ’
KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile Dışişleri Bakanlığındaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ankara’daki terör saldırısının faili iki teröristin Suriye’den geldiğini belirterek “İstihbarat ve güvenlik güçlerimizin yaptığı çalışmalar neticesinde iki teröristin Suriye’den geldikleri, burada (Suriye’de) eğitim gördükleri açıklığa kavuşmuştur.” ifadesini kullanmıştı.
Bakan Fidan, “Özellikle Irak ve Suriye’de PKK/YPG’ye ait bütün altyapı, üstyapı tesisleri, enerji tesisleri bundan sonra güvenlik güçlerimizin, silahlı kuvvetlerimizin, istihbarat unsurlarımızın topyekûn meşru hedefidir. Üçüncü tarafların PKK/YPG’li tesislerden ve şahıslardan uzak durmasını tavsiye ediyorum.” diye konuşmuştu.
ERDOĞAN’DAN BİDEN’A: YENİ BİR SÜRECİ BAŞLATIYORUZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen aylarda Litvanya’da düzenlenen NATO zirvesinde ABD Başkanı Biden ile baş başa görüşmüş ve iki ülke arasında yeni sayfa mesajı vermişti.
Erdoğan, Biden’la görüşmesinde yaptığı açıklamada şöyle demişti:
“Stratejik mekanizma kapsamında sıranın artık devlet başkanları düzeyinde istişarelere geldiği kanaatindeyim. Bugün NATO marjında bu görüşmeyi bunun ilk adımı olarak görüyorum. Bundan önceki buluşmalarımız adeta ısınma turları gibiydi ama şimdi yeni bir süreci başlatıyoruz. Tabii benim için bu yeni süreç beş yıllık bir süreç, şimdi sizde de seçim hazırlıkları var. Bu seçim hazırlıklarıyla birlikte şimdiden başarılar diliyorum.”
