İmamoğlu konuştu: Kayak, zil takıp oynamak değil!

featured

Ekrem İmamoğlu, eleştirilere neden olan kayak tatilinin son gününde ziyaret ettiği CHP İl Başkanlığı’nda konuştu. İmamoğlu, ‘Kayak, zil takıp, oynamak değil. Eşim ve çocuklarımla spor yaptım, dertleştik, paylaştık. Elazığ’daki sorumluluklarımı yerine getirdim’ dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu, her kesimden gelen tepki ve eleştirilere rağmen sürdürdüğü Palandöken Kayak Merkezi’ndeki tatilinin son gününde, saat 10.20’de otelinden çıktı. Özel araçla kent merkezine hareket eden İmamoğlu, merkez Yakutiye ilçesine bağlı Gez Mahallesi’ndeki CHP İl Başkanlığı’na geçti. Bina önünde kendisini alkışlarla karşılayan partililerle tek tek tokalaşan İmamoğlu, salonda bekleyenlerle de sohbet etti. Burada açıklamalarda bulunan İmamoğlu, İstanbul’a dönüş günü olduğunu, 3 gün boyunca çocukları ve eşi ile birlikte olduğunu söyledi.

İmamoğlu, “Her zamanki dobralığımız, titiz ve temiz ruhumla anlatacağım. Yetmezse basın mensupları soru sorarlar. Son 400 günde aileme, bu tatil dahil 8 gün ayırabildim. Şimdi ben anlıyorum, Ekrem İmamoğlu 1 gün de tatil yapsa konuşacaklar, 2 gün de. Canı yananlar var. İstanbul Belediyesi’ni kaybetmenin bazı insanlara verdiği rahatsızlık var” diye konuştu.

‘AİLEM, BENİM KUTSALIM’

Herkesin olduğu gibi kendisinin de değer verdiği kutsalları olduğunu belirten İmamoğlu, “Vatanım, bayrağım, inancım ve ailem. Ailem, benim kutsalım. Aileme başka bir değer veririm. Ailemle bir arada olmamanın, olamamanın üzüntüsünü yaşarım. Çocuklarımı siyasi manzarama sokmam. Zaten 1 kişi var siyasette, kendisini adamış, koşuyor. Eşim, çocuklarım, kendi varlıklarını sürdürsün isterim. Benim çocuklarıma vakit ayırmam lazım. Hayat gelip, geçiyor. 8 yaşındaki kızımın çocukluğunu ıskalayamam. Ergenlik çağını yaşayan oğlumun bu çağlarını ıskalayamam. O çocuğun ruhunda bu eksikliği yaşatan baba olmak istemem. Bir arada olmak, 2- 3 gün buluşmak baba olarak sorumluluğum” dedi.

‘ERZURUM TATİLİNİ 25 GÜN ÖNCE PLANLADIK’

Tatiliyle ilgili yapılan eleştirilere yanıt veren İBB Başkanı İmamoğlu, şunları söyledi:

“Deprem konusuna gelince ‘Deprem oldu, geçerken depreme uğradı’ gibi komik, anlaşılmaz, üzücü ifadeler oldu. Ben yas tutmanın ne demek olduğunu çok iyi bilen insanım. İnsanların acısını paylaşmanın ne demek olduğunu bilen insanım. Herkes kendini bilsin. Depremin haberini alır almaz, ilk koşup AFAD’a giden biriyim. Ben gittiğimde vali bey ordaydı tek başına. Ne yapmamız gerekir noktasında, 4- 5 saatini AFAD’da geçiren belediye başkanıyım. 200’ün üzerinde personel, 27 aracı hemen yola çıkardık. Ben de ertesi sabah Elazığ’a geldim. O gün eşim ve çocuklarımla 25 gün önce planladığımız Erzurum tatiline başlayacaktık. Eşim de benimle beraber geldi. O günü Elazığ’da geçirdik. Ekiplerimiz nerede, nasıl çalışıyorlar; onu inceledik. İnsanların acısını hissetmeye çalıştık. Saat 23.00’e kadar sahadaydık. Gece Elazığ’da kaldım. Ertesi sabah ayrılıp, Pertek ilçesine ve Tunceli’ye gittim. Orada bir süredir kayıp olan Gülistan kızımızın ailesini ziyaret ettim, acılarını paylaştım. Tunceli Belediye Başkanı’nı ziyaret ettim. Pülümür’e gittim, akşamında da Erzurum’a vardım. 26 Ocak gecesi Erzurum’a geldi. 27, 28, 29 Ocak’ı Erzurum’da, Palandöken’de geçirdim. Ben yürümek gibi koşmak gibi kayağın da spor olduğunu biliyorum. Kayak, zil takıp, oynamak değil. 3 gün boyunca eşim ve çocuklarımla spor yaptım, sohbet ettim, dertleştik, paylaştık. 3 günümü çocuklarımla beraber geçirdim. Ben Elazığ’daki sorumluluklarımı yerine getirdim.”

Palandöken’deki tatilini paylaşmak istemediğini; ancak kendisiyle fotoğraf çektirenlere yönelik çirkin yorumlar ve tepkiler üzerine Erzurum’da olduğunu paylaştığını anlatan İmamoğlu, son gününde de başta Kongre Binası olmak üzere tarihi ve turistik yerleri gezeceğini söyledi.

‘CUMHURBAŞKANI’NDAN RANDEVU İSTİYORUM’

Bugün akşam saatlerinde görevinin başında olacağını kaydeden İBB Başkanı İmamoğlu, İstanbul’un önemli sorunları olduğunu ve konuşmak için de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan randevu istediğini söyledi. İstanbul’un deprem gibi bir sorunu olduğunu belirten İmamoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı’ndan randevu istiyorum. Depremi konuşacağım, demiştim. İstanbul’un deprem sorunu var. Seçildiğimin ikinci haftasından itibaren bunu istiyorum. Başkaları kanal konuşmak istiyor, ben hala depremi konuşmak istiyorum.

100 BİNLERCE İNSANIN CANI TEHDİT ALTINDA

100 binlerce insanımızın canı tehdit altındadır. İstanbul depremiyle ilgili sayın İlhan Kesici güzel dedi; ’60- 70 milyar dolar maliyeti var’ dedi. Ben 500- 600 milyar dolar İstanbul depreminin Türkiye’ye bedeli olur, diyorum. Ekonomik etkileri, moralsizlik, motivasyon, bütün ticari unsunlar, turizm yıllara sarih etkileri 500- 600 milyar doları bulur. Sayın Cumhurbaşkanı çağıracak bizi bir masanın etrafına; sağdan, soldan laf yetiştiren parti sözcülerini değil bizi çağıracak. Sayın Cumhurbaşkanı’na milyonlarca Türkiye insanı oy verdi, bana da milyonlarca İstanbullu oy verdi. Deprem işini 5 yılda çözeriz. Bütün kaynakları seferber edersek ülkem adına ben hazırım. Samimiyetle siyasi beklentisi olmadan depremi bir milli mesele haline getirip, seferberlik ilan ederek, çözüme hazırız” dedi.

Basın açıklamasından sonra bir süre partililerle sohbet eden İBB Başkanı İmamoğlu, ardından 23 Temmuz Kongre Binası’na gitti.

CAĞ KEBABI KESTİ

İmamoğlu, 23 Temmuz Kongre Binası’ndan sonra Oltu taşı ürünlerinin satıldığı Rüstempaşa Bedesteni’ne geçti. Buradaki esnafı tek tek dolaşarak sohbet eden İmamoğlu, girdiği bir iş yerinden kendisine Oltu taşı tespih alırken, eşine ve çocuklarına da kolye, bileklik aldı. İmamoğlu, 650 lira ödeme yaptı.

Buradan tarihi Çifte Minareli Medrese’ye giden İmamoğlu, yanındaki Ulu Cami’de öğle namazını kıldı. Namazdan sonra İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu, çocukları Mehmet Selim, Semih ve Beren ile lokantada buluştu. Burada Erzurum’un meşhur cağ kebabını tadan İmamoğlu, ocak başına geçerek, kendi de et kesti.

İmamoğlu, cağ kebabı ziyafetinden sonra Erzurum gezisini tamamlayarak, İstanbul’a dönmek üzere havalimanına gitti. İmamoğlu, Erzurum’dan ayrılırken, geride eleştirilere rağmen sürdürdüğü tatiliyle ilgili tartışmalar bıraktı.

İmamoğlu konuştu: Kayak, zil takıp oynamak değil!

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. 31 Ocak 2020, 08:22

    Elazığ’a, Tunceli’ye kadar gitmişken Diyarbakır’a uğrasaydın anlamlı olurdu. Sahiplerin kızardı ama değil mi?

  2. Bazı değerlerden yoksun zengin şımarık inşaatçı. İnsanın vicdani değerleri yoksa,mensup olduğu milletle empati kuramayacak kadar duygu yoksunu ise, yukarılara çıkabilmek için milleti de vatanı da harcar. Senin milletle aranda bağ yok milletin cumhurbaşkanı mı olacaksın bi de?

  3. 30 Ocak 2020, 11:34

    Tabı canım dogru bır tek onun alesı var.
    mazerette su; 20 gun onceden yer ayırtmıstık. ben bu gezıyı ıptal edeyım deprem soz konusu sımdı benı topa tutarlar demeyı hıc aklından gecırmedın mımaksat goz boyamak . tıpışlar bak tam ataturkcu(!) ıste kayak fılan yapıyor desınler.

  4. Bundan sonraki secimde… hadi güle güle…imamoglu pankartiyla karsilanmasi… hak ettigi cevabi olacaktir..

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!