İktidar yazarları İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu İYİ Partililerle karşı karşıya getiren sosyal medya mesajının hedefini çözmeye çalışıyor!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun önceki gün Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle yaptığı paylaşım, büyük tartışmaları beraberinde getirdi.
İmamoğlu’nun mesajında İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile, HDP Eş Başkanı Pervin Buldan’ı yan yana kullanması, İYİ Partili birçok isim tarafından tepkiyle karşılandı.
Hatta İmamoğlu ve CHP teşkilatı ile gayet uyumlu bir görüntü veren İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu bile buna tepki gösterdi.
İMAMOĞLU BUNLARI DÜŞÜNMEMİŞ OLABİLİR Mİ?
Tartışmaların devamında, bu paylaşımla ilgili görüşleri sorulan Genel Başkan Akşener, “Arkadaşlarımız beğenmedi, haklılar” diyerek rahatsızlığını dışa vurdu.
Peki, Pervin Buldan ile Meral Akşener’i yan yana getiren, başka da kimsenin isminin kullanılmadığı böyle bir mesajın, sonuçları önceden hesap edilmeden, ortaya çıkaracağı tartışmaları öngörmeden, İYİ Parti’de nasıl karşılanacağı bilinmeden, plansız şekilde yapıldığını düşünebilir misiniz?
Yukarıdaki soru Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet‘e ait.
Çok sayıda iktidar yazarı iki gündür İmamoğlu’nun çıkışını tartışıyor.
Acet, “Ekrem İmamoğlu’nun dilinin altında ne var? O paylaşımı Akşener’i ekarte etmek için mi yaptı?” başlıklı yazısının satır başları şöyle:
İKİ RAKİP
“Akşener’i (İmamoğlu’nun mesajıyla ilgili) “Arkadaşlarımız beğenmedi, haklılar” dediği açıklamasını görüntülü olarak izledim.
‘Lisan-ı hâli’, kendisine bir‘hareket çekildiğinin farkında olduğu’ intibaını veriyordu.
Siyasi yelpazenin epeyce genişlediği, oyların aslanın midesine indiği bir ortamda, partisini ciddi bir aktör haline getiren, siyasi zekâsını ispat etmiş bir ismin, öyle bir mesajdan ‘işkillenmemesi’ mümkün olabilir mi?
Komplo teorisi peşinde falan değilim.
Sonuçta şöyle net bir veri var önümüzde.
Hem Akşener, hem İmamoğlu, muhalefetin ortak cumhurbaşkanı adayı olmak istiyor.
Bu anlamda şu anda aynı çatı altında birbirlerine rakip durumdalar.
O halde, İmamoğlu’nun tebrik mesajını kişisel siyasi hesaplarından bağımsız düşünmek mümkün mü?
Mesajın içeriğinden çok, İYİ Parti içinde kopardığı fırtınaya bakacak olursa, öyle bir mesajdan nasıl bir sonuç beklendiğini de anlamamız kolaylaşıyor.
İmamoğlu, kendisinin hem İYİ Parti seçmeninden, hem de HDP’den oy alabilecek yegâne aday olabileceğini ihsas ediyor.
Üç başlık halinde sıralayacak olursak bu paylaşımıyla;
-Akşener’in HDP yaklaşımı konusundaki ‘zayıf karnını’ hedef almış oluyor.
-Eğer Akşener aday olursa HDP’den benim kadar oy alamaz, işte Pervin Buldan ile isimleri yan yana gelince, neler oldu, nasıl zor duruma düştü, görüyorsunuz” demiş oluyor.
-Hâlbuki ben HDP fobisi olmayan birisiyim. Akşener değil, ben aday olayım, İYİ Parti seçmeni de bana oy versin demiş oluyor.
İmamoğlu ve ekibi, öyle bir tweetin Akşener’i zor duruma düşüreceğini, HDP karşısındaki ‘yumuşak karnını’ gün yüzüne çıkaracağını önceden hesap etmemiş olamazlar.
Günün sonunda da cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda karşılarındaki en güçlü rakiplerden birini ekarte etme niyeti içinde oldukları besbelli.
Ama bu durum, Meral Hanım’ın İmamoğlu karşısında elinin zayıf olduğu anlamına gelmiyor.
Onun da HDP karşısındaki tutumu, CHP’ye karşı elindeki en güçlü koz olarak duruyor.
“Aradan çekilirse” CHP’nin HDP ile baş başa kalacağını, bu senaryonun da en fazla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu korkutacağını biliyor.
Bu da adaylık yarışında İmamoğlu’nun en zayıf karnını oluşturuyor.
Kılıçdaroğlu, çeşitli seçenekler arasında İmamoğlu’nu memnun etmeyecek bir tercih yapmakta fazla zorlanmayabilir.
Ama tersi Akşener için pek geçerli değil gibi görünüyor.”
