İran’da bu yıl düzenlenen aşure törenleri esnasında Devrim Muhafızları Ordusuna bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’ye suikast düzenlenmek istendiği açıklandı. Açıklamanın Süleymani’nin 20 yıl aradan sonra ilk verdiği röportajın devlet televizyonunda yayınlanmasından iki gün sonra yapılması dikkat çekti.
Başkent Tahran‘da askeri yetkililerin katılımıyla düzenlenen programda konuşan, Devrim Muhafızları İstihbaratı Başkanı Hüseyin Taib, 10 Eylül’de düzenlenen aşure törenleri esnasında Süleymani’ye suikast hazırlığı yapıldığını söyledi.
Süleymani’ye yönelik suikast girişiminin İsrail ve Arap ülkelerinin istihbarat örgütleri tarafından planlandığını ileri süren Taib, bunu etkisiz hale getirdiklerini ve konuyla ilgili bir grubu yakalandıklarını kaydetti.
Taib, Kirman kentinde Süleymani’nin Aşure törenleri için gittiği hüseyniyeye yakın bir evin satın alındığını dile getirerek, orada hazırlanan yaklaşık 500 kilo patlayıcının açılacak kanal vasıtasıyla hüseyniyeye yerleştirilmesi ve Süleymani’nin buraya gittiği esnada patlatılmasının planlandığını aktardı.
20 YIL SONRA İLK KEZ KAMERALAR KARŞISINDA
İran’ın dış operasyonlardan sorumlu Devrim Muhafızları Kudüs Güçleri Komutanı Kasım Süleymani’nin 20 yıl aradan sonra ilk kez bir televizyon kanalına röportaj vermesi dikkati çekti. Süleymani 2015 yılında nükleer anlaşmanın imzalanmasından sonra medyada nadiren görünürdü. Kamera karşısında ne konuşacağı merakla beklenen Süleymani’nin yaklaşık bir buçuk saat süren konuşmasında 2006 yazında 33 gün süren İsrail-Lübnan savaşını anlattığı bölümler ülke medyasında geniş yankı uyandırdı.
Dün akşam saatlerinde yayınlanan konuşmasında Süleymani, İsrail-Hizbullah arasında gerçekleşen 33 günlük savaş üzerinden çeşitli mesajlar verdi. Lübnan’daki savaşın Tahran’dan yönetildiğini, hangi gizli yollardan Lübnan’a girdiğini, Lübnanlı İmad Muğniye ve Hizbullah örgütü lideri Hasan Nasrallah’la savaşı nasıl idare ettiklerini anlattı. Savaş boyunca Lübnan’da bulunduğunu dile getiren Süleymani, Arapların deyimiyle “ve kıs ala haza” (buna kıyas et) dercesine Batı’ya mesaj gönderdi. Lübnan’da yaptıklarının bir benzerini Yemen, Suriye ve bir kez daha Lübnan’da yapabileceklerinin işaretlerini verdi.
