Antalya’da işkence görüp, kendisini ölümle tehdit eden 12 yıllık eşi Ramazan İpek’i (36) öldüren Melek İpek (31), tutuklu kaldığı cezaevinde dün gece avukatıyla görüştü. İpek’in “Dışarıda en çok kızlarıma sarılıp uyumayı özledim. Burada 27 gündür hiç dayak yemedim ve ben burada olduğum için kızlarım dışarıda daha rahat” dediği öğrenildi.
Olay, 7 Ocak’ta Antalya’nın Döşemealtı ilçesinde meydana geldi. Servis şoförlüğü yapan Ramazan İpek ile 12 yıllık eşi Melek İpek arasında, yaşadıkları müstakil evde tartışma çıktı. Tartışma sonrası Ramazan İpek, eşini kelepçe takarak çıplak şekilde saatlerce dövdü. İşkence ve dayaktan gözleri şişen ve morluklar oluşan Melek İpek halsiz kalırken, eşi Ramazan İpek kendisini ve 2 çocuğunu öldüreceğini belirterek sabaha karşı evden ayrıldı. Birkaç saat sonra eve dönen Ramazan İpek, karşısında elleri kelepçeli halde av tüfeğiyle bekleyen Melek İpek’i buldu. İkili arasında çıkan arbede sırasında Melek İpek, tüfekle eşini vurup öldürdü, ardından 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak durumu bildirdi. İhbar üzerine adrese gelen sağlık ekipleri, Melek İpek’i çıplak vaziyette elleri kelepçeli buldu. Kelepçeleri açılan Melek İpek’e ambulansta müdahale edildi. Gözaltına alınan Melek İpek, çıkarıldığı sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.
‘KIZLARIMA SARILIP UYUMAYI ÖZLEDİM’
Döşemealtı L Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Melek İpek’i dün gece avukatı Ahmet Onaran ziyaret etti. Müvekkiliyle aralarında geçen konuşmaları anlatan Ahmet Onaran, Melek İpek’in “Gönderdiğiniz tüm mektupları ağlayarak okudum. Elimden geldiğince cevap veriyorum. Cevap yazamadıklarımdan benim için özür dile avukat bey, onlara selam söyle. Dışarıda en çok kızlarıma sarılıp uyumayı özledim, bir de patates kızartmasını. Ben devletime ve onun adaletine güveniyorum. Burada 27 gündür hiç dayak yemedim ve ben burada olduğum için kızlarım dışarıda daha rahat” dediğini aktardı.
VeryansınTv, lütfen bu çocuğun (ki kızım yaşında) taş duvarlar arkasında unutulup gitmesine birlikte engel olalım. İmza toplarız, bakanlığa baş vururuz.
Cok „adaletli“ partinin adalet Bakani: Bu kadinin magduriyeti karsisinda sizin ve zirt pirt reforme ettiginiz hukuk sisteminin bir diyecegi yok mu? Ben bu ülkenin adalet Bakani, Hakimi, Savcisi olsam, böyle bir durum karsisinda birakin sus pus oturmayi, gözüme uyku girmez, mideme kramplar girer. Sizin gözünüz kör, kulaklariniz sagir mi? Hemen hergün haberi yapilan bu kadina sahip cikacak, kol kanat gerecek devlet yok mu ortada? Bu haldeki bir kadini kotese tikmak da ne oluyor? Gec gelen adaletin adelet olmadigini bilmiyor musunuz? YAHU SIZ NE ISE YARARSINIZ?
Bu nasil bir adalettir anlamak zor. Her türlü üc kagitci terörist serefsiz mecliste oturup gün be gün türkienin altini oaaup türkiyeye düsmanlik eder, türkiyeyi soyup sogana cevrienler ortalikta gezerken bu kizcagiz nefsi müdafaa yaptigi icin cezaevlerinde süründürülüyor. Tam bir rezalet. Bu kizzcagiza madalya vermeleri gerekir. Allah kimseyi türk devletinin adalet(siz) sistemine düsürmesin.