Kavala davasında üç ağırlaştırılmış müebbet talebi

featured

Gezi davasında esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, davanın tek tutuklu sanığı Osman Kavala ile sanıklar Yiğit Aksakoğlu ve Mücella Yapıcı’nın ağırlaştırılmış müebbet hapsini istedi.

Gezi Parkı odaklı olaylara ilişkin, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala’nın da aralarında bulunduğu 16 sanığın yargılandığı davaya ilişkin mütalaada, tutuklu sanık Kavala ile sanıklar Yiğit Aksakoğlu ve Ayşe Mücella Yapıcı’nın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmaları istendi.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın esasına ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan mütalaa, celse arasında mahkemeye sunuldu.

‘MEVCUT YÖNETİMİ YIKMAK İÇİN ÇOK ÖNCEDEN EĞİTİM ALDILAR’ İDDİASI

Mütalaada, tüm sanıkların Gezi olaylarından çok önce ‘mevcut yönetimi yıkma amacıyla çeşitli eğitimlerden de geçerek uygun ortamı buldukları 2013 yılı Mayıs ayı itibarıyla planları devreye soktukları’ iddia edildi.

Bu aşamada ‘birbiri ile bağlantısız görünen legal, illegal ve legal görünümlü illegal yapıların aynı amaç etrafında birleşerek faaliyete başladıkları belirtilen mütalaada, şu ifadeler yer aldı:

”Vatandaşlarımıza şirin ve iyi niyetli gözüken, başta sözde şiddet içermeyen biçimde sahnelenen eylemlerle halkı sokağa dökmeye çalıştıkları, bu doğrultuda çok sayıda çağrı yaparak ve eylemlerine devlet birimlerinin sanki bir savaş anında imiş gibi müdahale ettiği yönünde de algı oluşturmak suretiyle kitlesel eylemlere katılımı artırmaya çalıştıkları, daha sonrasında ise oluşan bu karmaşada sahada her daim eylem yapmaya müsait marjinal sol terör örgütlerinin bu faaliyetlerine uygun ortam sağlamak suretiyle 1960 ve 1980 darbelerinde olduğu gibi toplumu ve devleti kaos ortamına sokarak, bu suretle de Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs ettikleri” kaydedildi.

‘GEZİ’DEN SONRA FETÖ AYNI HEDEFE ULAŞMAK İÇİN SAHNEYE ÇIKTI’

Mütalaada, sanıkların oluşan bu ortamda ‘en iyi ihtimalle hükümeti istifaya ve erken seçime zorlamak istedikleri, bu ihtimalin gerçekleşmemesi halinde ise bu defa Suriye ve Mısır örneklerinde olduğu üzere iç savaş ve darbe ortamına zemin hazırlamak gayretinde oldukları’ ileri sürüldü. Gezi olaylarından sonra FETÖ’nün aynı hedefe ulaşmak maksadıyla sahneye çıktığı iddia edildi.

SORUŞTURMAYI FETÖ’CÜLER BAŞLATTIĞI İDDİASI

Sanıkların söz konusu gerekçelerle dosyada mevcut tüm deliller uyarınca atılı suçu işledikleri öne sürüldü. Söz konusu soruşturmanın o dönem FETÖ’cüler tarafından başlatıldığı ve yönlendirildiği iddialarına ilişkin mütalaada şöyle denildi: ‘Cumhuriyet Başsavcılığımızın soruşturma safahatı sonunda soruşturmaya konu tüm delillerin ve özellikle de iletişimin tespitine yönelik kayıtların tamamının İstanbul Emniyet Müdürlüğü personelince yeniden incelenmesinin yapılarak dosyanın tekemmül ettirildiği hususunun da izahı zaruret arz etmiştir.”

İSTENEN CEZALAR

Haklarında yakalama kararı bulunan, aralarında Can Dündar ve Mehmet Ali Alabora’nın da olduğu 7 sanığın firari olmaları nedeniyle dosyasının ayrılması talep edilen mütalaada, tutuklu sanık Mehmet Osman Kavala, sanıklar Yiğit Aksakoğlu ve Ayşe Mücella Yapıcı’nın halen firari olan sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket etikleri iddiasıyla ”cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarına çarptırılmaları istendi. Osman Kavala’nın tutukluluk halinin de devamı talep edildi.

Mütalaada, sanıklar Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Şerafettin Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’nin de ”cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüse yardım etmek” suçundan ayrı ayrı 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi.

Kavala davasında üç ağırlaştırılmış müebbet talebi

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Kimse bilmez ve sorgulamaz bu kripto işadamı bozuntusunun ilk işinin ta 1989’da F-16’larımıza takılacak elektronik harp sistemlerinin tedariki için ABD’nin Loral şirketine neden ve nasıl %50 ortak olduğunu. İster palazlama deyin ister mankurtlaştırma. Bunların hiçbiri günyüzü görmemeli.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!