Kılıçdaroğlu ve Akşener’den İmamoğlu açıklaması

featured

CHP lideri Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti lideri Akşener, Beylikdüzü Belediyesi 2. Toplu Açılış Töreni’nde resmi kurumlardan kimsenin olmamasına tepki gösterdi. İBB Başkanı İmamoğlu’na yönelik suçlamaları eleştiren Kılıçdaroğlu, ‘Bütün dünya bu suçlamaların tamamının haksız olduğunu biliyor. Ama unuttukları bir şey var. Bu ülkenin ferasetine güveniyorum’ dedi. Akşener de, ‘Buradaki yapılan, alınan tutum… Gerçekten çok üzgünüm’ ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Adnan Kahveci Mahallesinde düzenlenen, Gürpınar Polis Merkezi Amirliği, Beylikdüzü Müftülüğü, Mevlana Camisi Kur’an kursu ve taziye evinin hizmete açıldığı “Beylikdüzü Belediyesi 2. Toplu Açılış Töreni”nde konuştu.

İki değerli partinin yöneticilerini, vatandaşları açılış töreninde görmekten mutlu olduklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, kendilerini mutlu etmeyenin ise bir kamu kuruluşu olan belediyenin yaptığı ve kendi devletine teslim etmek istediği binaları teslim alacak kişilerin burada olmaması olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, devletin sahibinin 84 milyon olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

‘KALKIP DEVLETİMİZİ ELEŞTİRMEYİZ’

“Kimse çıkıp da ‘Devletin sahibi benim.’ diyemez. 84 milyon devletine sahip çıkmak için yeri geldiği zaman şehit olur, yeri geldiği zaman alın teri döker, sadece kendi coğrafyamızda değil, dünyanın hangi coğrafyasında olursak olalım kendi ülkemizin geleceği için, bayrağımız için her türlü özveride bulunur. Hizmet yapıyorsunuz hizmet almak istemiyorlar. Teslim etmek istiyorsunuz teslim almaktan korkuyorlar. Eğer bir yönetim, bir kamu kuruluşunun kendileri için yaptığı bir binayı teslim almaktan korkuyorsa o ülkeyi sağlıklı ve tutarlı yönetemez. Yönetme gücünü kaybetmiştir. Biz toplumu kaynaştırmak istiyoruz, toplumu barıştırmak istiyoruz. Siyasiler elbet birbirlerini eleştirirler, bu işin doğasında var zaten. Ama biz kalkıp devletimizi eleştirmeyiz. Devlet bizim devletimiz, bayrak bizim bayrağımız, polis bizim polisimiz, belediye başkanları bizim belediye başkanlarımız. Gücü nereden alıyorlar? Halktan, milletten alıyorlar. Siz milletten güç alan kişiyi devre dışı bırakmak istiyorsunuz, ayrımcılık yapmak istiyorsunuz. Sayın Genel Başkanım inşallah bu ayrımcılıkların tamamını ortadan kaldıracağız. 84 milyonu barıştıracağız.”

Kemal Kılıçdaroğlu, polislerin büyük bir özveriyle görev yaptıklarını, vatandaşın evinde polisin güvenliği sağlamasından dolayı rahat uyuduğunu dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

‘ÇOCUKLAR DAHA AYDINLIK BİR ORTAMDA KENDİ DİNLERİNİ ÖĞRENEBİLSİNLER’

“Her gittiğim yerde, her yaptığım toplantıda polislerin olayını gündeme getirirken, onlara 3600 ek gösterge verilmesini her yerde, her ortamda savundum. Bir polis arkadaşımız şunu söylemişti, ‘Polisler şehit olmaktan korkmaz, vatanları için yeri geldiğinde şehit olurlar zaten ama emekli olmaktan korkuyorlar.’ dedi. Çünkü çalışırken aldığı aylığın, emekli olduğu zaman yüzde 50’sini kaybediyor. Bu insan hayatını koyuyor ortaya. Bu insan hayatını koyuyorsa bu devletin o polise sahip çıkması lazım. Sadece görevini yaparken değil, emekliyken de kendi yaşam standardında büyük bir düşüşün olmaması lazım, böyle bakmak gerekiyor. Aynı zamanda karakol yapılıyor teslim alan yok. Neyse belki teslim edilmiştir. Güzel bir müftülük binası da yapılmış, güzel bir Kur’an Kursu da yapılmış, güzel bir taziye evi de yapılmış. Kim istemez, çocuklar daha güzel, şık, daha aydınlık bir ortamda kendi dinlerini öğrenebilsinler. Hepimizin ortak arzusudur bu. Neden teslim almıyorsunuz, neden korkuyorsunuz? Ki Müslümanlık, inancımız insana değer veren, bilime, kadına değer veren bir inançtır. Bu inancın sahibi olanlar ayrımcılık yapmazlar. Bu inancın sahibi olanlar kul hakkı yemezler. Bu inancın sahibi olanlar fakirin fukaranın yanında dururlar. Bu inancın sahibi olanlar bilimin, bilginin peşinde koşarlar. Bu inancın sahibi olanlar bilirler ki cennet kadınların ayakları altındadır. Bu inancın sahibi olanlar bilirler ki eğer Dicle’nin kıyısında iki koyun kaybolmuşsa onun sorumlusunun devleti yöneten olduğunu bilirler. Bu inanca sahip olanlar bilirler ki devletin dini adalettir. Peki biz bunu nasıl anlatacağız? Hiçbir din insanı, din adamı ayrımcılık yapamaz, yapmamalıdır.”

‘HAKSIZ SUÇLAMALAR VAR’

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımıza yönelik yapılan haksız suçlamalar var. Bütün dünya bu suçlamaların tamamının haksız olduğunu biliyor. Ama unuttukları bir şey var. Bu ülkenin ferasetine güveniyorum. Vicdanına güveniyorum ve İstanbul Büyükşehir’i aldığımız zaman 13 bin küsur oy farkıyla alınmıştı. Hatırlarsınız, özellikle Hasan başkanın mahallesine yapılan baskınlar, evlere yapılan baskınlar, televizyonlardaki haberler efendim seçim kurulları bilmem neler sanki bir şeyler olmuş diyordu ya böyle garip bir yapılanma içinde nasıl İstanbul’u geri alabiliriz diye özel çabalar harcandı ama ben şunu söyledim. Ben bu ülkenin insanının ferasetine güveniyorum. Bu ülkenin insanı haksızlığa tahammül edemeyiz. İnsanın vicdanında adalet duygusu vardır ve adaletinde zedelenmesini istemez. İkinci kez seçim oldu, 13 binlik fark, 800 bine çıktı. Demek ki doğruyu yaptığımız zaman bütün engelleri aşabiliriz. Rahmetli babamın güzel bir vasiyeti vardır. Oğlum sen doğru dur, eğri belasını bulur. Biz doğru durmaya devam edeceğiz.”

‘GERÇEKTEN ÇOK ÜZGÜNÜM’

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de konuşmasında “Millet iradesinin üstünde hiçbir şey yoktur. Milletin parasıyla devletin kurumlarına tahsis edilen, siz aracısınız, orada birinci el, paranın sahibi, kaynağın sahibi milletimiz, siz aracısınız. Burada da teslim edilen yer milletin çocuklarının görev yaptığı, Anadolu’nun kavruk çocuklarının görev yaptığı, ister müftülük olsun ister karakol olsun, kavruk Anadolu çocuklarının görev yaptığı, devletin bir kurumu olan emniyet teşkilatına bir binanın teslimi” dedi.

Açılış törenine resmi kurumlardan hiçbir temsilcinin gelmemesinden üzüntü duyduğunu ifade eden Akşener, şunları söyledi:

“Buradaki yapılan, alınan tutum… Gerçekten çok üzgünüm. Samimiyetle üzgünüm. Siyasetçi siyasetçiyle rekabet edebilir, siyasetçi siyasetçinin eylemleri üzerinden tavır koyabilir, tutum alabilir, bunlara saygı duyarız. Zaman zaman ölçü kaçar, haksızlık da olur, ona da saygı duyarız ama şu eyleme, millet-devlet ve arada seçilmiş bir belediye var. Bu, bu… Ona karşı takınılan bu tavrın doğru olmadığını milletimiz görür. Ben bu bölgenin 4 defa milletvekilliğini yapmış bir vatandaşım. İnanılmazdır bu bölgenin insanı. Hayatta hiçbir şeyi unutmazlar, iyiliği de unutmazlar, gıcıklığı da unutmazlar.”

‘BURADA KAMU GÖREVLİLERİNİ BAŞ TACI EDELİM İSTEMEZ MİYDİK?’

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da kamusal hizmet noktasında en çok ihtiyaç duyulan ve emniyet teşkilatının hizmetine sunulan bina ile içerisinde Kur’an kursu ve taziye evi olan Beylikdüzü Müftülüğü binasını kamunun hizmetine sunduklarını söyledi.

Açılış törenine kamu görevlilerin katılmadığını dile getiren İmamoğlu, şöyle konuştu:

“Burada kamu görevlilerini baş tacı edelim istemez miydik? Bu benim üzüntüm. Bunu 5 yıl boyunca bu ilçeden yaşadım. 3 yıl boyunca da İstanbul’da yaşıyorum. 5 yıl boyunca Beylikdüzü’nde hiçbir kamuya dönük açılışımıza, etkinliğimize tek bir kez bir kamu görevlisi gelemedi. 2,5 yıldır da İBB’ye gelemiyorlar. Beni çağırdıkları her yere gidiyorum. Bir kızgınlıkla söyledim, ‘Beni çağırsalar giderim.’ dedim. Ben 2,5 yıldır hiçbir bakanlığın açılışına davet edilmedim. Bunu dedim, Atatürk Kültür Merkezi’nin açılışına davet edildim. Oraya da eşimle beraber gittim. Gayet güzel de olmuş, teşekkür de ettim.”

İmamoğlu, kimsenin devletin sahibi olmadığını, hiçbir hizmetin sahibinin bir parti olamayacağını, kurumların projeleri yapıp halka teslim ettiğini belirtti.

 

Kılıçdaroğlu ve Akşener’den İmamoğlu açıklaması

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!