‘Kız okulu’ eğitime ‘tarikat’ ayarıdır… ‘Cumhuriyeti yıkmak için birleştiler!’

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, "kız okulları" çıkışını değerlendiren ilahiyatçı Prof. Dr. Şahin Filiz, halka şirin görünmek için 'Kızlar okula gidemiyor' gerekçesine sığınıldığını belirtip, "Destekledikleri tarikat ve cemaatler kızların okumasını istemiyor." dedi. Bazı muhalefet partilerinden söz konusu açıklamaya tepki gelmediğini hatırlatan Filiz, "Hedef cumhuriyet!" uyarısında bulundu. 

featured

MERVE DUMAN/ VERYANSIN TV

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, laikliği ve karma eğitimi hedef alankız okulları” çıkışı tartışma konusu olmuştu. Söz konusu açıklamaları Veryansın Tv’ye değerlendiren İlahiyatçı Prof. Dr. Şahin Filiz’den Bakan Tekin’in “kız okulları” önerisine itiraz geldi.

Harem-selamlık eğitimin İslam diniyle bir ilgisinin olmadığını söyleyen Prof. Dr. Filiz, “Aslında bu cemaat ve tarikatların nasıl devlet içerisinde etkili bir güce hatta otoriter bir baskı yapabilecek duruma geldiğini gösteriyor.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Biz Taliban gibi düşünüyoruz” açıklamasını hatırlatan Filiz, “Kızlar okula karma eğitimden dolayı gönderilmiyor” gerekçesinin doğru olmadığını belirtip, kız okullarıyla ilgili “Eğitimden, okumaktan, yazmaktan, düşünmekten alıkoymaya yönelik bir adım” değerlendirmesinde bulundu.

Bazı muhalefet partilerinden Bakan Tekin’in “kız okulları” çıkışına tepki gelmediğini hatırlatan Filiz, “İslam’a iftira atanların da cumhuriyete iftira atanların aynı kulvarda olduğunu görüyoruz.” dedi. Filiz, “Hedef cumhuriyet!” uyarısında bulundu.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ve Hizbullah bağlantılı Hüda Parlı isimlerden gelen destek açıklamalarındaki “Karşı çıkanların asıl niyetlerinin inanç-din düşmanlığı” ifadelerini de değerlendiren Filiz, “Cahillik ve art niyetin birleştiği bir açıklama tipidir.” dedi. 

KIZ OKULLARI ÇIKIŞINDAN ‘TARİKAT VE CEMAATLER’ ÇIKTI

Prof. Dr. Şahin Filiz’e sorduğumuz sorular ve yanıtları şöyle:

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in velilerin ‘Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum’ dediğini belirtip kız okulları kurulabileceğini açıklamasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

“İlkokuldan üniversiteye kadar erkek ve kız öğrencilerin okuma oranı neredeyse birbirine çok yakın. Yani rakamlar arasında neredeyse aynı diyebileceğimiz bir eşitlik var. Erkek de kız da okula aynı oranlarda devam ediyor. Kesinlikle rakamlarla ilgili bir sorun değil. Kız öğrencilerin okula gitmelerini veya velilerinin onları okula göndermeleri engelleyen süreç karma eğitim değil. Böyle bir gerekçe yok. Zaten normalde eskiden imam hatip liselerinde bile kız ve erkek öğrenciler beraber okuyorlardı. İlahiyatlarda da öyleydi, şimdi ayırdıar. Kendileri cinsiyeti sorun gibi göstererek haremlik- selamlık eğitim düzenini kurmaya çalışıyorlar. Böyle bir eğitimin hiçbir şekilde bilimsel, pedagojik, insani, hukuki bir açıklaması yok.

Biliyorum ki bunlar cemaat ve tarikatların baskısıyla, başka gerekçe göstererek, onların dediklerini laik eğitim kurumlarına uygulamaya çalışıyorlar. Gerekçesi saklanarak güya veliler kız öğrencileri karma eğitimden dolayı okula göndermiyor bahanesinin arkasına sığınıyorlar. Aslında bu cemaat ve tarikatların nasıl devlet içerisinde etkili bir güce hatta otoriter bir baskı yapabilecek duruma geldiğini gösteriyor.

‘HALKA ŞİRİN GÖZÜKMEK İÇİN ‘KIZLAR OKULA GİDEMİYOR’ GEREKÇESİNE SIĞINIYORLAR’

Bu ilk aşama. İkinci aşamada şunu söyleyecekler; kızların ayrı okullarını açtık, bundan sonra bu okullara da gerek yok, kızların okumasına gerek yok. Çünkü sahada bunu görüyoruz. Merdiven altı Kuran kurslarında pek çok kız çocuğunun orada ömürlerini tüketerek, eğitimden uzak kalmalarını sağlıyorlar zaten. Şu anda milyonları aşan kız çocuğu var. Neden Kuran kurslarında tutuyorsunuz onları?

Mesela 4+4+4 sistemini getirerek zaten kız çocuklarını eğitimden uzaklaştıran kendileri. Hem kendileri eğitimden uzaklaştırıyorlar, diğer taraftan cemaat ve tarikatlar kadının dışarıya çıkmaması, kocasına itaat etmesi, okumasının gerekli olmadığı, üniversiteye kız öğrencilerini gönderen velilerin ahirette cehennemde hesaba çekileceği gibi bir sürü korkutmalarla kız öğrencilerin okula gitmelerini engelliyor.

Destekledikleri tarikat ve cemaatler kızların okumasını istemiyor. Hem halka şirin görünmek için ‘Kızlar okula gidemiyor’ gerekçesine sığınıyorlar hem de bu haremlik-selamlık uygulaması ileride kızları eğitim öğretimden uzaklaştırmaya yönelik ilk adımdır.

ERDOĞAN’A ‘TALİBAN’ HATIRLATMASI

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerikan ordusu Afganistan’dan çıkarken ‘Biz Taliban gibi düşünüyoruz’ demişti. Taliban gibi düşünüyorsak, eğer devletin tepesindeki en yetkili kişi Taliban gibi düşündüğümüzü söylüyorsa… Taliban kızların okutulmasına göz yumuyor mu? Hayır. Taliban kızların okumasını engelliyor, yasakladılar. Önce bir ayırdılar. Kadın- erkek ayrılsınlar, eğitim öğretimi ayrı ayrı görsünler gibi dünyaya göstermelik bir manzara sundular. Ondan sonra da üniversiteye gitmelerini engelledi Taliban. Taliban gibi düşünüyorsak o zaman demek ki bu, ‘Kızlar okula karma eğitimden dolayı gönderilmiyor’ gerekçesinin doğru olmadığını, bunun ileriki aşamada tamamen Cumhuriyet Türkiyesinde eğitimden, okumaktan, yazmaktan, düşünmekten alıkoymaya yönelik bir adım olduğunu düşünüyorum. Bu çok tehlikeli bir adımdır.

‘EŞCİNSEL DUYGULARI KÖRÜKLER’

Bu durum eşcinsel ilişkileri de beraberinde getirir. LGBT’yi eleştiriyoruz. Neden? Aynı cinsiyetten insanların aynı okulu paylaşmaları, aynı sıralarda okumaları, özellikle de okul döneminde diğer cinsle alakalarının kesilmesi hem erkeklerde hem de kadınlarda eşcinsel duyguları körükler.

Yeryüzünde eğer haremlik-selamlık olmamız gerekiyorduysa Allah, kadınları ayrı bir gezegende erkekleri ayrı bir gezegende yaratırdı. Kimse kimseyi görmez, herkes kendi eğitim sistemini kurar, kendi sınıflarında erkek erkeğe veya kadın  kadına okurdu. Bu bir kere Allah’ın yasalarına da ters.

‘TÜRK KÜLTÜR VE TÖRESİNE DE AYKIRI’

Mısır’da kızlar okulu, kadın otobüsleri var. Böyle uygulamalar da karma eğitim de var orada. Ama mesela kızların ayrı üniversitelerde, okullarda veya otobüslerde izole edilmesi, kadınların toplumdan soyutlanması kadınlara karşı çok büyük bir haksızlıktır. İnsanları mezheplerine, dinlerine, ırklarına göre ayırdığımız yetmiyormuş gibi şimdi de cinsiyetlerine göre ayırıyoruz. Bu ayrımın sonu yok.

Bu da Türk aile yapısını parçalamaya yöneliktir. Türk kültüründe kadın- erkek ayrımı yoktur. Eğitimde, öğretimde, sokakta, pratik hayatta, dergâhta, hangâhta, devlet dairelerinde kadın- erkek ayrımı yoktur. Türk töresi çok köklü bir töredir. Bu aynı zamanda Türk kültür ve töresine de aykırıdır. Laikliğe, sosyal hukuk devletine, cumhuriyetin eşitlik ilkelerine de aykırıdır.

DESTİCİ VE HÜDA PAR’A ‘DİN KARŞITLIĞI’ YANITI

– BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve Hüda Parlı isimlerden gelen destek açıklamalarında karma eğitimin gerici olduğu ve kız okullarına karşı çıkılması din karşıtlığı olarak değerlendiriliyor. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir?

Bu tamamen iftiradır ve koyu cehaletin göstergesidir. Dünyanın bütün ülkelerinde her dinden, her mezhepten birçok milletler, devletler, ülkeler var ve büyük çoğunluğunda karma eğitim uygulanıyor. Bunlar gerici mi? Amerika, Avrupa gerici mi? Amerika, Avrupa eğitimde geride kaldı, biz onları da geçip uzay seviyesinde bir eğitim modeli mi çiziyoruz. Bu tamamen aldatmaca. Cahillik ve art niyetin birleştiği bir açıklama tipidir. Bunu söyleyen hiçbir şey bilmiyor bunu söyleyen kişi. Ne İslam dinini biliyor, ne Türk kültürünü biliyor, ne Türkiye Cumhuriyeti’nin şartlarını biliyor.

‘ERKEĞE DE KADINA DA UYGULANAN TECRİTTİR’

Gericilik, erkeği-kadını birbirinden ayırmak ve düşman etmektir. Asıl gericilik budur. Bu erkeğe de kadına da uygulanan tecrittir. Sadece kadına uygulanan tecrit değil bu. Erkeğe de tecrit uygulanmaktadır. Bu aynı zamanda yan yana geldiklerinde sanki belgesellerdeki gibi birbirlerine saldıracaklarını düşünecek kadar, her iki cinse de güvenmediklerini gösterir. Peki onlara kim güvenecek?

‘DESTİCİ GİBİ İNSANLAR BİLGİSİZLİĞİNİ BARİ İFŞA ETMESİN’

Dinde, Hz. Muhammed’in uygulamalarında kadın ve erkeğin ayrı ayrı eğitildiği, tecrit edildiği iddia edilebilir mi? Yok böyle bir şey. Hz. Muhammed’in sünnetinde de yok bu. Kuran’da zaten yok. Biz sizi bir dişi ve bir erkekten yarattık, diyor. Dişiyi ayrı, erkeği ayrı yarattık, bunlar birbilerini göremezler, bunların arasında duvar vardır, sakın ola hiçbir şekilde bir araya gelmeyin diyen bir ayet var mıymış? Bu bir yalandır. Din adına söylenen bir yalandır. Bu işe dini karıştırmasınlar. Mustafa Destici gibi insanlar bilgisizliğini bari ifşa etmesinler. Bir şey bilmiyorlar, bilmiyorlarsa bari konuşmasınlar. Bu kadınlara yapılan haksızlık ve saygısızlıktır. En nihai noktada Türkiye Cumhuriyeti devletine, Türk insanına, Atatürk Türkiyesine de taban tabana zıt, insanlıkla hiç ilgisi olmayan bir uygulamadır.

‘CUMHURİYETE İFTİRA ATANLARLA İSLAM’A İFTİRA ATANLAR AYNI KULVARDA’

Karma eğitimin haram olduğu söyleyen varsa İslam’a iftira atıyordur. İslam’a iftira atanların da cumhuriyete iftira atanların aynı kulvarda olduğunu görüyoruz. Hüda Par’ın, Deva’nın, Gelecek’in, Yeniden Refah’ın hepsinin de aynı noktada nasıl birleştiklerini görüyoruz. Demek ki bunlar muhalefet değil, AKP’nin alt kollarıymış.

Burada özgürlük, eşitlik, barış naraları atan HDP gibi etnikçi propagandistlerle, gerici dincilerin aynı noktada birleştiklerini, ses çıkarmadıklarını görüyoruz. Çünkü HDP, Hüda Par ve diğer saydığım muhalefetin ortak noktası ‘Cumhuriyeti yıkalım da nasıl yıkarsak yıkalım.’ Bunun tek yolu da insanları mezheplere, meşreplere, dinlere, ırklara hatta cinsiyetlerine göre ayırmak.

‘HEDEF CUMHURİYET’

LGBT’yi savunan HDP ile karma eğitimi İslami bulmayan Destici’nin söylediği söz arasında fark var mı? İkisi de ayırıyor. Demek ki bir yerde birleşiyor bunlar. Etnikçi yobazlarla, etnikçi bölücülerle dini kullanan yobazların aynı noktada birleştiğini görüyoruz. Hedef cumhuriyettir, Atatürk Cumhuriyetidir, çağdaşlıktır, laikliktir ve Türk erkeği ve kadınına çok büyük bir saygısızlıktır. Buradan bilim, ilim çıkmaz.

Tarikat ve cemaatlerde mahremiyet var mı? Var. Görünüşte karma olarak bir araya gelmiyorlar. Seni destekleyen tarikat ve cemaatlerde bunun en sert şekilde uygulandığını görüyorsun, peki bir milim ilerleme var mı? Yok, gerileme var. Daha kötüsü ahlak erozyonu vardır. Tarikat ve cemaatlerde çocuklara, kadınlara, erkeklere nasıl cinsel tasallutta bulunulduğunu, hatta canlarına bile kastedildiğine dait örnekler gördük.

Tarikatların uygulamalarında örneklendirildiği üzere insanlık dışı olduğunu görüyoruz. Bunu sen gel, bir ulusun eğitim- öğretimine bir model olarak getir. Tarikatlarda olup biten cehalet, taciz, her türlü yobazlığın eğitim sistemine aktarılması demektir.

‘DİNLE HİÇ İLGİSİ YOK’

İslam dinini öne sürerek karma eğitimi eleştirmesinler. Kimse İslam dinini karanlığın, cehaletin, yobazlığın diniymiş gibi göstermesin. Hiç ilgilisi yok dinle diyanetle. Kadın ve erkeğin nasıl eğitileceğini, bir araya geleceğini kesin olarak söyleyen ayet yok.

Hatta Hz. Muhammed’in sağlığında camilerde kadınlar, erkekler ve hünsa dediğimiz ne erkek ne kadın yani bugünkü eşcinsel dediğimiz, hepsinin bir arada namaz kıldığını biliyoruz. Örnekleri var bunun. Camide bile bunu ayırt edemiyorsun. Şimdi perde çekiyorlar camiye. Camide ayırmadığın kadın erkeği eğitimde nasıl birbirinden ayırıyorsun. Aynı eğitimi vereceksen kadın ve erkeğin bir arada bulunmasının ne sakıncası var? Haremlik selamlık uygulaması tamamen Yahudi yobazlığının İslam’a sonradan girmiş etkisidir. İslam’da böyle haremlik- selamlık yok. Temel ahlak ilkeleri vardır. İnsanlar sadece karşı cinse değil, kendi cinslerine de saygı ve sevgi duymak zorundadır. Bir suç olduğu zaman bunun erkeği- kadını olmaz. Suç oranının artması karma eğitimden dolayı değil. Bu yanlış bir algı oluşturmaktır.

‘FETÖ ÖRNEĞİNDE DE GÖRDÜK, BUNU MU ÖRNEK ALIYORLAR?’

Dolayısıyla hiçbir şekilde bunu onaylamak mümkün değil. Bundan Türkiye için verim çıkmaz. İslam’ı daha iyi öğretseydi tarikatlar İslam alimleri yetiştirirdi. Eğer harem-selamlık eğitim, İslam eğitimi için de çağdaş eğitim için de faydalı olsaydı tarikatlar ahlaklı adamlardan geçilmezdi. Tam tersi! Çöküş, ahlaksızlık, cehalet, fakirlik, yoksulluk bölücülük çıktı. FETÖ örneğinde de bunu gördük. Fetullah’ta da haremlik-selamlık vardı. Kaç tane kadın bilgin yetiştirdi? Sadece darbeci yetiştirdi. bunu mu örnek alıyorlar?”

NE OLMUŞTU?

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, katıldığı bir televizyon programındaki laikliği ve karma eğitimi hedef alan “kız okulları” çıkışı tartışma konusu olmuştu.

Tekin, “Kız çocuklarını okula göndermeyen ailelerin en baştaki argümanı, ‘Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum’ oluyor. Veliyi ikna etmek için gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz. Veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli” ifadelerini kullanmıştı.

Tekin’in tepki çeken sözlerine destek, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve Hizbullah bağlantılı Hüda Parlı isimlerden geldi. Destici, “Kadın üniversiteleri”nin de açılması gerektiğini belirtip “Laiklik adı altında buna karşı çıkanların asıl niyetlerinin inanç-din düşmanlığı olduğunu biliyoruz” demişti.

Seçime AKP listelerinden girerek Meclis’te koltuk sahibi olan Hüda-Par’ın Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir ise “Kimse çocuklarını karma eğitim veren kurumlara göndermeye zorlanmasın” diye konuşmuştu.

‘Kız okulu’ eğitime ‘tarikat’ ayarıdır… ‘Cumhuriyeti yıkmak için birleştiler!’

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 6 yasindaki kizlarini evlendirmek icin koskoca minareye bin türlü kilif uydurmaktan zerre kadar arlanmayan hilkati garibe güruhun, el alemin erkek cocuguna potansiyel tecavüzcü gözüyle bakmasi en hafif ifade ile igrenc ikiyüzlügün ve mürailigin daniskasidir. Devlet devletligini yapip, bu tiplerin elinden kiz cocuklarini cekip almalidir.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!