AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, gençlik buluşması ve konferans etkinlikleri kapsamında 8. Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı’nda “Yerelden Evrensele Şehir Ufku: Kahramanmaraş Örneği” başlıklı konferansta konuştu.
‘EN SERT KÜLTÜREL DEVRİM TÜRKİYE’DE YAŞANMIŞTIR’
Ünal, “Tarihteki en sert kültürel devrim Türkiye’de yaşanmıştır. Mesela Fransız Devrimi her şeyi yıkmıştır ama lügate yani dile dokunmamıştır. Yine en sert devrimlerden bir tanesi MAO’nun Çin’de yaptığı kültürel devrimdir ve o da dile dokunmamıştır. Ama maalesef bir kültür devrimi olarak cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı bütün düşünmemizi yok etmiştir.”
Cemil Meriç’in kaleme aldığı ‘Bu Ülke’ adlı kitaptan alıntılar yaparak gençlere seslenen Mahir Ünal, “Bugün konuştuğumuz Türkçe’nin düşünce üretebilmesi mümkün değildir. Bugün konuştuğumuz Türkçe ile bir düşünce üretemeyiz sadece ihtiyaçlarımızı karşılayabiliriz, konuşma ihtiyacımızı karşılayabiliriz. Mesela melül, mahsun, inkisar, keder, hüzün, buhran bunların hepsini tek bir kelimeyle ifade ediyoruz; stresliyim” şeklinde konuştu.
‘BURADAN BİR DÜŞMANLIK ÇIKARAMAZSINIZ’
Ünal, sözlerine yönelik tepkiler üzerine sosyal medya hesabından bir açıklama yaparak, şu ifadeleri kullandı: “Bugün “Bir Kitap Okudum” etkinliğinde gençlerle Cemil Meriç’in Bu Ülkesini konuştuk. Kamus bir milletin hafızasıdır cümlesinden yola çıkarak yaptığım değerlendirme Cumhuriyet’e dönük değil kültür devrimi olarak yapılanlara dair bir tespittir. Buradan bir düşmanlık çıkaramazsınız.”
Bu kavga, AKP ile İYİ Parti kavgası değil, Vahdettin’in kayığına binenler ile Atatürk’ün vizyonuna sahip çıkanların kavgasıdır. Meral AKŞENER
Deveye sormuşlar neren eğri sözü buna tam da uyuyor.
Bu kadar cehalet olur mu? Olur, içleri kinle doluysa olur. Olmayan şeyleri de olmuş gibi söyler geçersin.
Fransızın kendi alfabesi vardı, Çinlinin kendi alfabesi vardı, Rusun kendi alfabesi vardı ya Türkün alfabesi? Türkün alfabesi Arabın zorla dayattığı kargacık burgacık Arap alfabesiydi. Türkün kendi alfabesi Asya bozkırında öksüz, yetim kaldı. Eli kanlı Arabın kılıcıyla öldürüldü. Kendi dillerini beğenmeyip başkalarının dillerine, kültürlerine aşık olan soysuzlar tarafından Türk diline, Arap Fars dili hakim edildi. Dinlerini değiştirdiler, dillerini değiştirdiler, isimlerini dahi değiştirdiler. İşte bu tam bir Arap emperyalizmidir. Ne mutlu ki Anadolu insanı diline sahip çıktı da bugünkü Türkçemiz varlığını sürdürüyor. Bir kez daha okuyunuz Falih Rıfkı Atay’ın Zeytindağı’nı…
Niyetleri hep belliydi..Halk görmek istemedi..
Senin alfabenide Arap sevdanında Allah belasını versin, müslüman olan her ülke Arap alfabesini kullanıyormu yada kullanmak zorundamı
Türkiye’nin değerlerini benimsemeyen insanların Türk siyasetin de yeri yok. Atatürk’ün icraatları sana en büyük cevap
Ne yaparsanız yapın Arabın töresine mahkum olmayacağız.
Akilsiz beyinsiz herif ülkeyi resmen bir ic savasa götürüyorlar ne dedikelrinden haberleri yok.
Siyasal islam’ın bilindik cehalet ve ayrıca determinist kötü niyete dayalı klasik düşmanlık söylemleri!.. Esasında Türk olmadıklarını itiraf ediyor ve dilimizi kaybettik diyor. Biz ise Büyük ATATÜRK’ün, Türk kültürünü merkeze alan aydınlanma devrimi sayesinde dilimizi kazandık ve onu “bilim dili” yaptık… Ayrıca, iktidar yetkilisi bu şahsın düşmanlık içeren bu söylemi sansür yasasına göre bir suç oluşturuyor mu diye analiz edilmeli…
“Tarihteki en sert kültürel devrim Türkiye’de yaşanmıştır. Mesela Fransız Devrimi her şeyi yıkmıştır ama lügate yani dile dokunmamıştır. Yine en sert devrimlerden bir tanesi Mao’nun Çin’de yaptığı kültürel devrimdir ve o da dile dokunmamıştır.” cümlelerini okuyunca güleyim mi ağlayayım mı bilemedim. Fransızca, tarihsel süreçte Kelt ve Germen dillerinden bir miktar etkilenmiş ama hiç bir zaman Fransızlar başka kavimlerin dillerini harman ederek kendi insanının anlamadığı uyduruk bir dili benimsemeye kalkışmamışlardır. Çin örneği de çok yanlış. Çünkü çok farklı diyalektlerden oluşan, neredeyse ayrı birer dil kabul edilebilecek kollar mevcuttur. Çince bir dil değil, dil ailesidir. Bu konuda eğer geçmiş sorgulanacaksa Gıyaseddin Keyhüsrev gibi isimler alan Anadolu Selçuklu sultanlarından başlayarak Osmanlının son dönemlerine kadar saray erbabının aslen Türk soyundan geldikleri halde Türkçeye neden sahip çıkmadıkları sorgulanmalıdır. Ayrıca, yirmi yıldır iktidarda olan bir partinin dil ve alfabe üzerinden Cumhuriyet ile didişmek yerine, bu günün sorunlarına el atması, örneğin “duyar kasmak, manyak olmak, atar yapmak, otlamak, ciks olmak, stalklamak, favlamak ” gibi kelimelerle konuşan gençlerimize Türkçemizi düzgün kullanmayı benimsetmesi daha iyi olmaz mı?
Geçerli ve isabetli yorum, bütünüyle katılıyorum… İyi dilekler.
Saygılar
Duyar kasmak, Türkçe kökenli, diğerleri kullanılmamalı. Türk öz Türkçe konuşmalı. Türkçemiz dil bayrağımızdır.
“Duyar kasmak” Türkçemizin bozuk kullanımına örnektir. Türk Milletinin her bireyi hem olabildiğince Türkçe sözcükler kullanmalı hem de Türkçemizi düzgün konuşup yazmalıdır. Benim yorumumda geçen cümle “Türkçemizi düzgün kullanmayı benimsetmesi” şeklinde. Saygılar.
Ortaliga yine sallamislar, maksat mangal yellensin. He kocum, devam et. Hep cumhuriyet yuzunden oldu. Oncesinde cok super asmis insanlardiniz cunku. Ancak padisahin takimlarini avuclarsiniz.
Düşünce üretememenin faturasını vasat aklıniza degil de cumhuriyete kesmeye çalışmanız da yine bu vasat aklınızın ürünü maalesef akıl tutulması, Düşünememe paradoksu böyle bir illet işte.
Cumhuriyet degil ama birileri bunu kesinlikle yapti!
Hiç bir işiniz doğru değil. Hiç bir sözünüz de doğru değil.
Hedefiniz ve hedefe ulaşmak için kullandığınız araçlar da doğru değil.
Ve dolayısıyla saçmalamayıp duruyorsunuz. Yalan ve saçmadan başka hiç bir seçeneğiniz yok.
Ahlaksiz terbiyesiz. Senin kulturun olabilir, benim hic degil. kendi adina konus, abd gemisine dogru seccadeni ser ve baskalari adina konusma sus. Rahatsizsan da cek git. Sonradan da kivir. Zerre omurga yok.
Bu arkadaşın eğitim düzeyi nedir bu kadar iddialı konuşabilecek bir backroundu varmidir yoksa bu ütopik düşüncelerini bir promterden mi okuyor.
Background
Atalarinin yuz sene once yazdigi hic bir seyi okuyamayan tek millet biziz bunu demek istedi bence
Çok meraklıysan öğren de oku o zaman. Bakalım kaç yılda okumayı ve yazmayı (ikisi de ayrı beceri gerektiriyor) öğreneceksiniz. Diğerini bir ayda öğrenmek varken Türkçeye hiç uymayan bir yazıda inat edeceksiniz. Siz umutsuz bir hastalığa kapıldınız. Düzelme şansınız yok.
Yüz sene önce Osmanlı’da okuma yazma oranı % 3 idi. Ve bu durum devam etseydi, bırak atalarının yazdığını, sen yoldaki tabelayı bile okuyup anlayamayacaktın.
Ayrıca biz atalarımızın yüz değil, ama binlerce yıl önce yazdıklarını gayet güzel okuyup anlıyoruz.
Atan okunabilecek ne yazdi ki? Anlatta bilelim. Divan edebiyatindan bahsediyorsan sadece saray ve cevresinin konustugu okudugu bir edebiyet kimin neyine yarar?
Askeriyede, hukukda , günlük hayatta, hatta isimlerimizde bile osmanlıca, arapça kelimeler cümleler var. Aslında bunları daha doğru öğrensek olmazmı. Arapça karşıtı bi amcam vardı dedimki amca senin adın bile arapça manası , hııhh diye kalmıştı.
Adlar bile Arapça’ymış. Ee ne yapalım o zaman? Türkçeyi, Osmanlı ve Selçuklu’nun yaptığı gibi yok sayıp Arapça mı konuşalım?! Giderek öz Türkçe, Türk ulusunun daha çok gündemine geliyor. İnanmazsan, 1920, 1950, 70 ve 2000’lerin gazetelerine bak ve öz Türkçeye gidiş nasıl gerçekleşmiş öğren. Daha da Türkçeleşmeli Arapçılara rağmen.
Dünya dilleri binlerce birbirleriyle etkileşim halindedir. Bu bakış açısıyla İngilizler Fransızca Fransızlar İspanyolca İspanyollar İtalyanca İtalyanlar Latince öğrenip resmi dillerini de değiştirmeleri gerekir. Bir millet olmak sizin düşündüğünüz gibi birşey değil maalesef. Dilin içindeki her yabanci kökenli etkilesimler için milli kimligimizi ve bilincimizi değiştirelim o halde. Türkcenin etimolojisini incelemenizi öneririm.
Ben çok kökenbilim inceyelen bir kişiyim. O yüzden de diyorum. Türk soylu sözcükler kullanalım. Bu konuda kaynak çok. Türk dili özünde çok yazılı kaynağa sahip. Buralardan açıp öğrenebilirsiniz.
Türkçe kelime Arapça, Farsça, Fransızca’dan daha çoktur, öğretmeyen eğitim sistemini sorgulamalısın zorla Arapça dayatmayı değil
Çıkarmışsınız…
Osmanlı oldunuz, fars oldunuz, arap oldunuz, ermeni, ingiliz, alman, fransız oldunuz da bir Türk olamadınız. Türk dili biz Türklerin namusudur. Elimizden alınan Türkçeyi bize geri kazandıran Atatürk’e ne kadar dua etsem azdır. Selçuklu Devleti’nde asli unsur olan Türkleri o kadar aşağılık konuma getirmişler ve devlet kademelerinde o kadar yok saymış ve yer vermemiş ki, Türkmen isyanları sırasında sarayda Sultan ile görüşecekken Türkçe bilen kimse olmayınca tercüman çağırılmıştır. Türk Devletinde Türkçe bilmemek ne demek! Sultan bile bilmiyor!
Konuşun konuşun da içinizdeki Türk düşmanlığı ortaya saçılsın…
Haklısınız. Anadolu Selçuklu Sultanları Gıyaseddin Keyhüsrev gibi isimler alacak kadar yozlaşmışlardır. Alfabe veya dil ile ilgili bir suçlu aranacaksa o dönemlerden başlayarak aranması lazımdır. Karamanoğlu Mehmet Bey gibi Türkçeye sahip çıksalardı bu tartışmaları yapmıyor olacaktık.
Tek kelimeye değmezsiniz.
O kadar laf edip sonra Cumhuriyet e düşmanlık değil demen toplumu ahmak yerine koymak demektir, lakin haklısın bu toplum iyice aptallasti.. ağzına geleni söyleyebilirsin, rahat ol..insanız maalesef aklını vicdanini ve hafızasını kaybetti..PKK yi, fetoyu Nusra yi başımıza bela eden siz, vatanı kurtaran sayısız devrimler yapan şehit olan ve hayatta kalan atalarımız, ancak yine üste çıkan da siz..👏👏
Neyse, az kaldı.