TBMM Anayasa Komisyonu, AKP Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt başkanlığında toplandı. AKP Grup Başkanı İsmet Yılmaz ve 336 milletvekilinin imzası bulunan Anayasa değişiklik teklifinin görüşmelerine AKP’li, MHP’li, CHP’li ve İYİ Partili komisyon üyeleri katılırken HDP’li üyeler katılmadı. Komisyona ayrıca aile ve sosyal hizmetler ile milli eğitim bakan yardımcıları, bakanlık temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de katıldı.
Teklif sahibi olarak komisyona bilgi veren AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, “Bugün bu masa etrafından hayır başörtüsü yasak olsun diyen birisinin olmadığını düşünüyorum. Özgürlükleri isteyen insanların sayısı çoktu ama bu masalarda oturan insanların sayısı azdı. Eğer bu masada oturuyorsak her şeye66 rağmen çözemediğimiz bir şey var demektir” diye konuştu.
‘KADIN VE ERKEK ARASINDAKİ MÜESSESE’
Zengin, “Türkiye’de bir kadın ve bir erkek ancak evlilik birliği gerçekleştirebilir. 41’inci maddeye baktığınızda bu hükmün altının çizildiğini söylüyoruz. Çokça kamuoyunda söylenen bir şey var. Sanki aile yeniden tarif ediliyor gibi anlatılıyor. Burada aslanda ifade edilen şey evlilik birliğinin tanımı aslında ifade edilmiş oluyor. Evlilik kadın ve erkek arasında olan bir müessese olduğunun altı çizilmiş oluyor” dedi.
‘AK PARTİ DİŞİ BİR KELİME OLURDU’
Zengin, kelimelerin dişisi ve erkeği olması halinde AKP’nin dişi olacağını dile getirerek, “Bazı dillerde kelimelerin dişisi erkeği vardır. Türkçede olsaydı, bu kelimelerin dişisi ve erkeği, AK Parti dişi bir kelime olurdu. Dişi bir kelime, her şeyiyle” diye düşüncesini açıkladı.
‘BİZİM İÇİN İMANİDİR’
Zengin, CHP’nin kanun teklifine ilişkin “Bu kanun teklifi zaten kanunla yapıyor olmak anlaşılmadığını gösteriyor ama içerik daha da anlaşılmadığını bize gösteriyor” diye eleştiride bulundu. Zengin, “Başörtüsü meselesi bizim için hayati meseledir, bizim için imanidir. Siyaset nedir? Bizi buraya getiren inancımızdır, siyaset bunun yanında esamesi okunamayacak bir şeydir” diye konuştu.
Bu sırada CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Zengin’den konuşmasını tamamlamasını istedi. Zengin ise Altay’a, “Yetmez, devam edeceğiz. İnsaf, 60 sene beklemişiz.” karşılığını verdi.
Altay, “Sayemizde oluyor. 60 sene beklediniz, cesaret edemediniz, bizim sayemizde bugün hep beraber buradayız.” dedi.
MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, “Anayasa değişikliği teklifinin 400’den fazla oyla geçeceğini anlıyorum.” ifadesini kullandı.
Özlem Zengin’in, “Sayın Altay, buradan anlıyoruz ki siz bizim teklifimize ‘evet’ diyeceksiniz.” sözlerine Altay, “Belki siz bizimkine dersiniz.” karşılığını verdi.
Zengin ise,”Sizin daha bir Anayasa değişikliği teklifiniz yok. Kanun değişikliğine ‘hayır’ diyoruz.” dedi.
İYİ PARTİ: DEĞİŞİKLİK TEKLİFLERİ KABUL EDİLİRSE DESTEK VERECEĞİZ
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, komisyonunda gerçekleştirdiği konuşmasında, başörtüsüyle ilgili değişiklik tekliflerinin kabul edilmesi durumunda destek vereceklerini belirtti.
Erhan Usta, AKP’nin başörtü meselesini istismar ettiğini iddia ederek, “Şu anda da Ak Partili arkadaşlarımız, ellerine eksik bir metni almışlar ve mutabakat arıyorlar. Madem bu konu, yeniden siyasetin gündeminde, madem bu konu, yeniden masada; o zaman, Anayasaysa anayasa, mutabakatsa mutabakat, biz varız” dedi. İyi Parti ve CHP olarak kendilerinin meselenin çözülmesi noktasında var olduklarını ifade eden Usta, “Çalışmamız burada. Biz buradayız. Eksikleri gideren, özgürlük alanlarını genişleten ve milletimizin ekseriyetini ortak bir noktada buluşturacak, teklifimiz hazır. Biz hazırız” dedi.
AKP’nin teklifinin yazım dili ve kanun tekniği açısından çelişkiler ve gereksiz tekrarlar içerdiğini de savunan Usta, şöyle devam etti:
‘BAŞÖRTÜSÜNÜN DİNİ İNANCA BAĞLANMASI SAKINCALIDIR’
“Teklif metninden gidildiğinde, en azından hiçbir kadın ya da kişinin dini inancının gereğini yerine getirme/getirmeme noktasında ayrımcılığa tabi tutulamayacağı, özellikle vurgulanmalıdır. Kimse inancını açıklamak ya da ispatlamak zorunda bırakılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki devlet tarafsızdır ve bu ancak kamu görevlilerinin tarafsızlığı ile sağlanabilecektir. Başörtüsünün dini inanca bağlanması her şeyden önce başörtülü kadınlar açısından sakıncalıdır. Bir kadının niye başını örttüğüyle ilgilenilmesinin bir gereği yoktur. Başörtüsünün dini inanca bağlanması, başka birisine bunun dinin inanç çerçevesinde olup-olmadığı hususunda değerlendirme yapmasına imkan verecektir. Bu durum da en fazla mütedeyyin kesimi yaralayacaktır. Başörtülü kadınlar, neden kapandığına dair belgeyle mi gezecekler? Böyle bir belgeyi kim verecek? Böyle saçmalık olur mu? Bizim hazırladığımız öneride, kadınların başını örtme ya da örtmeme özgürlüğü ve giyim tercihleri anayasal güvence altına alınmaktadır. Başörtüsü üzerinden kadınların hiçbir baskı ya da dayatmayla karşılaşmamaları sağlanmaktadır. Ayrıca 24. Maddenin son cümlesinde yaptığımız değişiklikle, yapılan görevin gerektirdiği şekilde giyinme konusundaki tereddütler giderilmektedir. Toplumda sağlık, askerlik, hosteslik, polislik, adalet gibi belli hizmetler için öngörülen kıyafetlerle ilgili olarak da, başörtüsü tercihiyle ilgili bir engelleme olmaksızın, sıkıntı yaşanmaması sağlanmaktadır.”
‘BAŞINI ÖRTEN VE ÖRTMEYEN KADINLARA TAM BİR GÜVENCE’
Usta, “Özetle; başörtüsü ile ilgili getirdiğiniz teklife, başını örten ve örtmeyen kadınlara tam bir güvence getirecek olan önerimizle destek veriyoruz. 24’üncü maddeye ilişkin önergemize tavrınız sizin için samimiyet testi olacaktır. 41’inci maddeyle ilgili olarak da, bir değişikliği gerektirecek toplumsal bir talep veya anayasal bir boşluk görmemekteyiz. Anayasanın 24’üncü ve 41’inci maddeleri birbirinden tamamen ayrı hususlardır. Birlikte değerlendirilmesinin bir anlamı ve gereği yoktur. Konunun ortaya çıkışı da başörtüsüyle olmuştur ve bununla da sınırlıdır. Toplumsal uzlaşmanın en geniş kapsamıyla oluşması amaçlanmalıdır.” diye konuştu.
İYİ Parti’nin Anayasa komisyonunda görüşmeler sırasında hazırladığı değişiklik önergesinde, şu ifadelerin eklenmesi istendi:
“Hiçbir kadın; başını örtmesi de dahil olmak üzere tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğrenim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girme ile diğer herhangi bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiçbir surette yoksun bırakılamaz.”
Teklifin maddelerinin görüşmeleri sıralarında İYİ Parti önergeleri komisyon başkanlığına sunulacak ve komisyonca oylanacak.
Hiçbir kadın veya erkek tercih ettiği kıyafetinden dolayı kamu hizmetlerinden yararlanmaktan yoksun bırakılamaz vs vs ”
Anayasa teklifi “görüşmeler sırasında” İYİ Parti tarafından kafadan atılarak yazılırsa olacağı budur. TBMM meclis toplantısına bikini ve/veyâ mayo gibi plaj kıyâfeti ile gelmek vatandaşın anayasal hakkı olur. Kime oy verecegimize çok dikkat etmeliyiz.
Bu Basortusu meselesi Anayasal guvence altina alinmasi tamamen Siyasi Islamin bir baskisidir. Basortusunu guvenceye alirsan, minicupude, bikiniyide, mayoyuda vs. , vs. , guvence altina almak zorundasin. Yoksa esitsizlik konusunda Anayasaya aykiri olacaktir.
Ve vatandas isterse Kamu Binasinada, Meclisede bikini ile, mayo ile girme hakki olmasi gerekir. Basortusune izin verirsen, mayoya da izin vermek zorundasin. Esit olacaksan bu boyle olur.
Yobaz kafasida farkli dusunur. Siyasi Islamin simgesi Basortusunu guvenceye alacaksin, digerlerini ayrimcilik yapacaksin. Iste bundan dolayi AKPyi bu millet sandiga gommeli. Bu secim son sanslari. Ve erken secime, yani 14 Mayis oyununa bu Muhalefet gelmemeli. Erdoganin normal secim yapilirsa aday olmasi Anayasaya aykiri olup aday olamaz.