Yeni dönemde en büyük önceliklerinin makro finansal istikrarın pekiştirilmesi olduğunu kaydeden Şimşek, “Bunun için, bildiğiniz gibi para politikasında rasyonelleşmeye gidiyoruz” dedi.
“Maliye politikasında deprem etkisi ki bir kerelik etkidir, onun dışında kalan alanda yine Türkiye’nin bütçeden gelirini Maastricht kriterleri ölçüsünde şekillendiriyoruz” diyen Şimşek, “Dolayısıyla bir yandan mali disiplini tesis ediyoruz, bir taraftan para politikasında enflasyonu tek haneye düşürecek bir çaba içerisine girmiş bulunmaktayız” diye konuştu.
EYLÜL AYININ ORTASINDA OVP AÇIKLANACAK
Tüm bunları desteklemek için yapısal reform gündemlerinin olduğuna dikkat çeken Şimşek, “Eylülün başında orta vadeli programı açıklayacağız” dedi.
“Orta vadeli programda biz yapısal reformlar noktasında da yol haritamızı paylaşacağız” diyen Şimşek, şöyle devam etti:
“Dolayısıyla orta vadeli program hem özel sektör için, hem kamu için önemli bir rehber, yol haritası fonksiyonunu ifa edecek.
Enflasyon patikasını Merkez Bankası paylaştı. 2024 ve sonrasında gerek para politikasını, gerek maliye politikasını, gerekse gelirler politikasını biz bu çerçevede şekillendireceğiz.”
‘BÜTÜN POLİTİKA ARAÇLARINI KULLANACAĞIZ’
Şimşek ayrıca, enflasyonu tekrar tek hanelere düşürmek için bütün politika araçlarını kullanacaklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
“Fiyat istikrarı sağlandığında, ülkemizin çok daha hızlı büyüyeceğini geçmişte gösterdik.
2022’ye kadar, yani 1923 ve 2002 arası ortalama büyümeye oranla son 20 yıldaki ortalama büyüme oranını karşılaştırdığınız zaman, 1 puan daha yukarıdayız. Çünkü uzun bir süre enflasyonu tek hanede tutabildik. O, büyüme performansımızı arttırdı. 1 puan diye geçiştirip durmayın, 100 yıllık bir perspektifle baktınız zaman, Türkiye ekonomisi ölçeğinde 1 puan, 1 trilyon dolara denk geliyor.
Dolayısıyla ekonomimizi eğer biz fiyat istikrarını sağlayabilirsek ki bu konuda kararlıyız ve büyümemizi yukarıya çekebiliriz. Bu Türkiye’nin gelişmiş ülkelerle arayı daha hızlı kapatmasını sağlayacak.” (DHA)